Tamam, iki takımın da önemli eksikleri vardı. Lakin sakat ve cezalı oyuncuların yokluğunda ibre, Trabzonspor’un lehine görünüyordu dün akşam. Bu anlamda Fenerbahçe teknik direktörü Aykut Kocaman daha çaresizdi. Ciddi sıkıntıları vardı. Trabzonspor’un derdi ise savunmanın göbeğindeki Hubocan’a ve yeni sol bek Novak’a alternatif yaratmaktı. Rıza hoca Uğur ve Kamil ile çözmeye çalıştı bu sorunu. Ama olmayacağı gün gibi ortada idi. Fenerbahçe’nin girdiği pozisyonlarda kimler vardı? İki savunmacı İsmail Köybaşı ve Mehmet Topal. Golde ise Souza! Anlatılması da zor, anlaşılması da. Kaleci Onur’un kritik müdahaleleri olmasa, Fenerbahçe daha o vakit fişi çekip, işi bitirebilirdi!
Seyirci ve kadro üstünlüğünü rakibine kabul ettirmeyi başaramayan, onu baskı altına almayı beceremeyen bir Trabzonspor vardı sahada uzun süre. İnisiyatif alması gereken Olcay, Yusuf, Kucka gibi isimler de devreye girmeyince, ilk yarıda berbat bir Trabzonspor izledik.
Trabzonspor’u harekete geçirecek, rehavet ve kendi yarattığı gerilimden uyandıracak bir kıvılcım gerekiyordu. Kimin aklına gelirdi Sosa’nın bu görevi üstleneceği? Rıza hoca ikinci yarıya ilginç bir değişiklikle başladı. Yusuf Yazıcı’yı çıkarıp Arjantinliyi oyuna alması, o durgun, sıkıcı giden maça hareket getirdi. Bir taraf istekli olunca, karşısındaki de ona ayak uyduruyor. Burak’ın nefis golünden sonra kaybedecek şeyi kalmayan Aykut Kocaman, tüm kozlarını oynadı. Eljif, Valbuena ve Soldado ile bu kez o takımını ateşlemek istedi. Aslında maçın kırılma anı 66. dakika idi. Burak çok uygun pozisyonda son hamlede geç kalmasa, bu kez teslim bayrağını çeken taraf Fenerbahçe olacaktı. Sonrasında istekli, sürekli topu üçüncü bölgeye taşıma arzusunda bir Fenerbahçe vardı. Kanatları etkili kullandı. Rakibin savunma zaaflarını fark etti, özellikle göbekte. Aykut Kocaman oyuna Valbuena ile başlasa, daha cesur bir oyun planı kurgulasa, şu kadro ile bile galibiyete ulaşabilirdi. Çünkü karşısında aynı taktik ve psikolojik hataları yapan bir meslektaşı vardı. Ben sahadaki futbolcuları değil, onları yönlendirenleri eleştiriyorum bu maçta.
Şimdi bu skor kime yaradı? Elbette iki takıma da değil. Korkmayacaksın, iddialı isen risk alacaksın. O zaman kazanacakların, yitirdiklerinden fazla olabilir. Ancak düşündürücü olan şu ki, şampiyonluk iddiasındaki bu ekipler, tüm olumsuzluklara karşın bu kadar alt düzey futbolla amaçlarına nasıl ulaşabilir, tartışılır.