İşte Nwakaeme, işte Poyraz Efe!
Trabzonspor bu sezon yanlış transfer planlamasının bedelini ödüyor.
Başkan Ertuğrul Doğan kusura bakmasın. Kulüp için yaptığı fedakarlık ve özveri bir yana; takımın bugün yaşadığı krizde eski teknik direktör Abdullah Avcı kadar sorumluluğu var.
Basit bir örnek; Nwakaeme transferi. Sırf taraftar istedi diye, onların gönlünü hoş tutmak için geri getirilen Nijeryalı oyuncunun durumu içler acısı. Bir hafta oynuyorsa iki hafta sakat. Üstelik iki yıllık sözleşmesi var. Ve yıllık 1.5 milyon euro ödeniyor. Asgari ücretin 17 bin lira olduğu ülkede altını çizerek yazıyorum; 55 milyon Türk lirası. Yazık değil mi bu kulübün parasına, günah değil mi memleketin dövizine?..
Yıllardır altyapısı ile övünen bu kulüpte ne cevherler var ama onları cesaretle oynatacak, güvenecek irade yok. Nwakaeme ile bağlantılı bir örnek daha vereyim; Engin Poyraz Efe Yıldırım’ı henüz tanımadı futbol kamuoyu. Trabzonspor’un UEFA Gençlik liginde mücadele eden takımında forma giyiyor. Önceki gün temsilcimizin Buducnost Podgorica’yı 5-2 yendiği maçta tam üç gol attı. Henüz 19 yaşında fiziği güçlü, müthiş bir yetenek. Üstelik yalnız değil, onlarca arkadaşı aslanlar gibi sıra bekliyor.
Şenol Güneş neden bu çocuğa yeteri kadar şans tanımaz merak ediyorum? Nwakaeme’den eksiği yok, fazlası var. Geleceğe yatırım ise buyrun!
Diğeri Muhammad Cham; sadece bonservisine 4 milyon euro ödendi. İstenen performansın çok uzağında. İlk on bir oyuncusu olamadı. 13 yeni transferden “işte aradığımız kan bu” diyebileceğiniz kaç kişi var?.. Bence üç değil.
Şenol hocaya saygısızlık olmasın ama U19 takımının yarısını A takıma koysanız bugünden daha başarılı olurdu.
Çıtayı yüksek tutmak zorunda olan kulüplerin, yani dört büyüklerin ekonomik hali ortada. Trabzonspor aralarından sıyrılmak için ciddi hamleler yaptı. Takdir ediyorum.
Ancak devre arasında yeni transferler ile durumu kurtarma hatasına düşmemesi gerek. Maddi olarak böyle bir lüksü yok.
Acı gerçek şu; Trabzonspor efsane başkanının adı verilen sezonu kaybetmiş görünüyor.
Karadeniz ekibinin odaklanması gereken tek hedef Türkiye kupası. Ligi idare edebilirsiniz, lakin bu kulvara da havlu atarsanız, ödeyeyeceğiniz bir hesapla karşı karşıya kalırsınız...
Büyük lokma ye...
Futbol Federasyonu başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu ilk olarak 18 Temmuz’daki seçimli genel kurulda dile getirdi konuyu. Sonra yaz seminerinde hakemlere yönelik yaptığı konuşmada.
Ne demişti Hacıosmanoğlu?
“Kulüp başkanlarının disiplin kuruluna sevk edilmesini yasakladım. Onlar artık istediği gibi konuşacak. Bu sözü size, hakemlere güvenerek verdim.”
“Büyük lokma ye, büyük söz verme” demiş atasözü.
Hacıosmanoğlu döneminde, yani 3.5 ay içinde liglerde tam 25 kulüp başkanı Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu’na sevk edildi ve çeşitli cezalar verildi.
Diyecekler ki, “Bunların bazıları söylem değil, eylemlerden sevk edildi.”
Hadi yarısı öyle olsun. Son ve çarpıcı örnek Trabzonspor kulübü başkanı Ertuğrul Doğan’a uygulanan yaptırım.
Fenerbahçe maçından sonra yaptığı açıklamalar ve kullandığı ağır ifadeler nedeniyle 465 bin lira para cezasına çarptırıldı.
Bırakın cezayı, hani kulüp başkanları PFDK’ya sevk edilmeyecekti.
TFF başkanı yerine getiremeyeceği bir söz verdi, sonuç ortada.
Şimdi hakemler düşünsün. Hacıosmanoğlu bu sözü hakemlere güvenerek vermişti ya!..
Hesabını da onlardan sormaya kalkarsa şaşırmam elbette!