Trabzonspor için bu hafta itibarıyla çok kritik bir süreç başlamıştı. Zor dört deplasman ve sahasında ligin zirvesini şekillendirecek Başakşehirspor karşılaşması vardı menüde.
Tökezlemek istemeyeceğiniz bir korku tüneli gibi. Ama ilk darbeyi aldı Karadeniz ekibi.
Son söyleyeceğimi baştan yazayım. Sörloth bu takımın yarısı. Akıllı teknik adamlar Norveçli’ye önlem alırsa, en etkili silahını kaybedersin.
Gaziantepspor teknik direktörü Sumudica, cezası nedeniyle tribünde olsa da, rakibi iyi analiz etmiş, öğrencileri dersine iyi çalışmıştı.
Şifre “Sörloth” olunca, doksan dakika başına iki adam dikersen sorunu çözersin. Einstein olmana gerek yok.
Peki, B planı var mıydı Trabzonspor’un? Hüseyin hoca bu konuda bir strateji geliştirmiş miydi?
Gördük ki hayır! Teknik direktör meziyeti bu tarz maçlarda ortaya çıkar. Hoca üzerine katacaksa, daha fazla kafa soracak saha içine!
Sörloth etkisiz ise Nwakaeme devreye girer. Ekuban daha fazla pasla beslenir, pozisyon alır. Sosa duran topları etkili kullanır. Ndiaye kilit çözücü olur.
Hangisini yapabildi Trabzonspor? Şu sorulara doğru yanıt bulamazsanız, yarınlarınız sıkıntıya girer.
Yarısını Kamil Ahmet’e diğer bölümünü Ekuban’a yazdığım golün dışında, ofansif yönüyle güçlü olduğu söynenen Trabzonspor, VAR’a gideren Halis Özkahya’nın izleyip iptal ettiği son dakika pozisyonu dışında, kazanmak için ne yaptı?
Trabzonspor’un kötü oynayıp kazandığı maçlarda testinin kırılmaması için uyarıda bulunurken, bugünlere işaret ediyorduk. Ama birileri gerçekleri görmezden geliyordu. İllaki tekere çomak girecekti, girdi.
İki puan yitirmek, yarışın dışında kalmak değil elbette. Ancak yanlışları tespit edip önlem almak şart. Bu da Hüseyin Çimşir’in görevi.
Kim iyi, kimler kötü idi diye sormak maçın genelinde doğru bir saptama olmaz. Bana göre kazanmayı daha çok isteyen Gaziantepspor’un galibiyetini engelleyen yine kaleci Uğurcan oldu. Yediği golde hatası yoktu, kurtardıkları puan getirdi.
Topa daha çok sahip olmak meziyet değil. Geçin istatistikleri, rakamlar karın doyurmuyor. Doğru oyuncu tercihleri önemli. Hazır bir Abdülkadir Ömür’ün kulübede başlaması, eli belinde dolaşan Obi Mikel’in sahada olması sorgulanmalı. Neden bu ısrar? Veya galibiyet istiyorsanız, Ekuban neden oyundan çıkar?
Ucunu kaçırırsanız, gerisi çorap söküğü gibi gelir. Aman dikkat Hüseyin hocam!