Pandemi sürecinde seyircisiz de olsa kendi stadında oynamak, psikolojik bir avantajdır. Maçtan çıkıp bir saat sonra akşam yemeğinde evinde, ailenle olacaksın. Kazanmak için başka motivasyona gerek yok. Hele ki haftayı bay geçiyor ve ekstra izni hak etmek istiyorsan, al sana fırsat. Bordo-mavili oyuncular son yirmi dakika epey zorlansa da bu şansı geri çevirmedi.
Trabzonspor’un geçen haftaki deplasman galibiyetinden sonra ihtiyacı olan tek şey Göztepe engelini kayıpsız geçmekti. Abdullah Avcı kazanan kadroya tek dokunuş yaptı. Abdülkadir Ömür’ün dönüşüne kayıtsız kalamazdı, Flavio’nun yerine onu tercih etti. Ancak şunu net biçimde gözlemledik; Ömür tedavi sürecinden yeni çıktı ve fiziksel olarak beklenen düzeyde değil. Daha çok oyunun içinde kalması için güçlenmesi gerekiyor. Formunu bulduğunda takımı adına büyük kazanç olacak. Bir de Avcı’nın son haftalarda ısrar ettiği Djaniny’den söz etmek gerek. Her hafta üzerine koyarak ilerliyor, etkili performansı ile üçüncü bölgede olumlu işler yapmasının yanı sıra, takım savunmasına desteği de önemliydi. Ve Hosseini; Hugo’nun yokluğunda neler yapabileceği konuşuluyordu. Doğrusu onu hiç aratmadı. Avcı’nın gönlü rahat olsun. İranlı, iyi bir yedeğin yanı sıra her an göreve hazır bir profesyonel.
İlk yarıda gole kadar çok istekli, golden sonra kontrollü oyunu seçen bordo-mavililer, topa daha çok sahip olarak rakibine ağırlığını hissettirdi. Bu bölümde Göztepe’ye isabetli şut şansı tanımadı, tehlikeyi kalesinden uzak tuttu. Sürekli eleştirdiğimiz orta sahanın iki yönlü oynama isteği ve alan daraltma becerisi de etkili oldu. Baker ile Abdülkadir Parmak geçen haftaya oranla daha olumlu bir görüntü verdi.
Trabzonspor aynı disiplinle başladığı ikinci yarıda farkı artıracak pozisyonları üretmekte zorlanmazken, son vuruşlardaki yetersizliği ve rakip kaleci İrfan Can’ın yerinde müdahaleleri, Göztepe’nin dirençli kalmasını sağladı. Nwakaeme’nin yakaladığı üç net fırsat ile ilgili ne düşündüğünü merak ediyorum. Birini gol yapabilse, kendisi ve skora katkısı konuşuluyor olacaktı kuşkusuz. Ekuban’ın yoktan var ettiği pozisyonda doğru köşeyi bulmasına rağmen İrfan Can’ın uzayan ayağı, mucize gibi idi. Sonrasında dengeler Trabzonspor için endişe verici boyutta değişti.
Nitekim 70. dakikadan sonra konuk ekip yaptığı oyuncu değişiklikleri ile en az bir puan talebini sahaya yansıttı. Çok zorladı Trabzonspor kalesini. Bu kez de Uğurcan çıktı sahneye. Evet, uzun süre kendisine iş düşmedi ama düştüğünde de bu takımın en önemli parçası olduğunu anlattı genç file bekçisi.
Düşündürü olan, Karadeniz temsilcisinin maçın ilerleyen bölümlerinde zaman zaman panik yapması. Avcı da bunun farkında olmalı ki, yaptığı oyuncu değişiklikleri ile rakibin baskısını kırmayı düşündü. Başarılı oldu mu? Skoru koruduğuna göre, oldu.
İstatistikleri konuşmaya devam edeceğim. Dokuz maçta yirmi puandan söz ediyoruz. Avcı’nın takımı kısır skorlarla da olsa yükselişini sürdürüyorsa, hoca kafasındaki süreci en az hasarla atlatmak adına doğru yapıyor demektir. Fantezi aramıyor, haddini biliyor ve tedbiri elden bırakmıyor.
Son olarak; haftayı bay geçmesi, devre arası molası gibi iyi gelecek Trabzonspor’a. Yeni isimlerin katılımı ve uyum sürecininin kısalması ile Avcı’nın eli güçlenecek. Kazanırken lezzet verecek bir takımın emarelerini görüyorum ben.