300 gün sonra üç golle deplasman galibiyeti

Haberin Devamı

Uğurcan Çakır, Piotek’ten gol yememeye yeminliydi adeta! İlk yarının hemen başında Piotek’in deyim yerindeyse boğayı yere serecek, isabet edeni devirecek kafa topuna öyle bir uçuş yaptı ki, izleyenler izlemeyenlere THY’nin en büyük rakibinin Trabzonspor kaptanı Uğurcan Çakır’ın olduğunu söyleyebilirler!
Ya ikinci yarının hemen başında yine Piotek’in ayağından çıkan penaltı vuruşuna yaptığı çifte kavrulmuş kurtarışına ne demeli? Trabzonspor kaptanı önce soluna kedi çevikliğiyle zıpladı, sonra da sekip rakibin önüne düşen topa panter kesildi!
Trabzonspor aleyhine verilen penaltıya bir parantez açmak gerekirse; oyuncuların kramponlarının ucunun birbirine değmesi bir yana, Umut Güneş, Trabzonsporlu oyuncunun rüzgarından etkilenmiş olacak ki yuvarlandıkça yuvarlandı. Trabzonspor maçlarında alışık olduğumuz için penaltı verilmesine çok da şaşırmadık, alıştık artık!
Açıkçası kaptan şampiyon oldukları sezondan kesitler sundu. Ne diyelim Allah nazardan, sakatlıklardan korusun!
Leyla’nın Mecnun’a, Ferhat’ın Şirin’e kavuşmak istediği gibi yıllar sonra Trabzonspor hayalleri gerçekleşen çiçeği burnunda Fatih Tekke, oyuncularına önce defans güvenliği diyerek bekleyerek oynamalarını istemiş.
Her ne kadar ilk yarının ve ikinci yarının başlarında kanatları devreye sokarak oynayan, ısrarla oynamaya çalışan Başakşehir karşısında zor anlar yaşamış olsalar da kademeli savunma anlayışıyla ve de Uğurcan’ın kalesinde devleşmesiyle başlarına gelmesini istemedikleri durumla karşılaşmadılar.
Edin Vişça, hakikaten inanılmaz bir oyuncu. Hem sağda hem solda gerek topla gerek topsuz oyunda göz kamaştırdı desek abartmış olmayız. Banza’nın ilk golde topu iğnenin deliğinden geçirdiği pozisyonun başlangıç noktasında Bosnalı oyuncu vardı yine. Golün asistini yapan Malheiro’ya attığı pası gördünüz mü?
Banza da dün gece de ele avuca sığmayanlardandı. Kimsenin tahmin edemeyeceği biçimde su gibi araya sızarak attığı golün yanı sıra Ozan Tufan’ın kendine gelmesini, moral bulmasını sağlayacak golün asist sahibiydi. Tıpkı başkası olsa, nasıl olsa skor 0-2 diyerek topun köşe vuruşu olmasını beklerdi, ancak hiç beklemeyerek meşin yuvarlak dışarı çıkmadan üçüncü golün mühendisi olan Zubkov’un, Cham’ı ödüllendirmesi gibi.
Maçın en büyük kırılma anlarından biri; Deniz’in kırmızı kart ile oyundan atılması idi. Evet, Trabzonspor iki farklı öndeydi ama son yarım saati sezon başından bu yana en rahat oyunlarını oynayarak geçirdiler. Aksi halde zaman zaman inanılmaz hata yapan Trabzonspor defansı, Trabzonsporlulara bildikleri duayı ettirirdi!
Uzun lafın kısası, hafta içi göreve gelmesiyle bir anda karabulutları dağıtan Fatih Tekke, hafta içinde oyuncularıyla yapmış olduğu mental çalışmanın karşılığını almış oldu. Bordo-mavili oyuncular canını dişine takarak çok iyi mücadele ettiler, zaman zaman iyi oynadılar. 300 gün önce tek golle geçtikleri Başakşehir’e 300 gün sonra attıkları üç golle sezonun ilk galibiyetini almış oldular. Sonunda oyuncular da camia da derin bir ‘oh!’’ çekti.