SiyasetTerörle mücadele teklifi kabul edildi

Terörle mücadele teklifi kabul edildi

21.07.2018 - 01:30 | Son Güncellenme:

OHAL sonrası terörle mücadelede yeni düzenlemeler içeren, Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, Adalet Komisyonu’nda kabul edildi. Teklif, pazartesi günü Meclis Genel Kurulu’nda ele alınacak.

Terörle mücadele teklifi kabul edildi

TBMM Adalet Komisyonu, iki günlük mesaisi sonucu Ak Parti’nin OHAL’de geçerli bazı tedbir ve uygulamaların 3 yıl daha devamını sağlayan, gözaltı süresini uzatan, valililerin yetkilerini artıran yasa teklifini bazı değişikliklerle kabul etti.

Haberin Devamı

Bu çerçevede, yargının görevine iade edilmesine karar verdiği, ancak ilgili bakanca aynı kadro ve pozisyonuna dönmesi uygun görülmeyenlerin, “Araştırma Merkezi”nde istihdam edilmesini düzenleyen madde kapsamına, asker personel ve emniyet personelinin yanı sıra Dışişleri Bakanlığı diplomatik kariyer memurları da alındı. Yapılan bir başka değişikliğe göre ise, şirketlere kayyum atananlara, OHAL kararnamesiyle görevleriyle ilgili getirilen bir çeşit dokunulmazlık, kayyum atandıkları şirketle ilgili soruşturma ya da kovuşturma kesinleşene veya şirket tasfiye ya da satılana kadar devam edecek.

‘En tehlikeli madde’

Komisyon, önceki günkü 13,5 saatlik mesaisiyle ilk 13 maddesini kabul ettiği teklif üzerine görüşmelerini dün de sürdürdü. Soruşturmalarda, şüphelinin kullandığı bilgisayar programları ile bilgisayar kütüklerinde arama yapılmasını, bilgisayar kayıtlarından kopya çıkarılmasına hakim kararı olmadan cumhuriyet savcısı tarafından da karar verilebilmesini düzenleyen 14. madde komisyonda uzun süre tartışıldı. HDP’li Ahmet Şık, “Kendi yargılamalarımdan biliyorum. Bu yetkinin kötüye kullanılma durumu söz konusu. Ağır bir yaptırıma bağlanmalı. Aksi takdirde düzenlemenin kötüye kullanılacağını düşünüyorum” dedi. CHP’li Turan Aydoğan, düzenlemenin anayasaya aykırı olduğunu belirterek, “Yarın olacak şudur; herhangi bir yerde arama yapılırken, bilgilere ulaşamadığında alıp götürecek. Kolluğun eline özel hayatın en gizli kısımlarını terk edeceğiz. Teklifin en tehlikeli maddelerinden biri budur. Avrupa liginde karşılığı yoktur” diye konuştu.

Haberin Devamı

CHP’li İbrahim Kaboğlu da el koyma ile kopyalanma aşamasını birbirinden ayırmak gerektiğine işaret ederek, “Verilerin çözümlenmesi, metin haline getirilmesi, hakim güvencesi altında olmalı. Bu şekilde geçerse, 10 yıl öncesini hatırlayalım, en büyük yakınma nasıl oluyordu? Ergenekon’da, bir veri geliyor, bu verilerin incelenmesi, araştırılması mümkün olmadığı için hemen tutuklama kararı veriyoruz. Onların araştırılması için zaman geçiyor ve adil yargılanma hakkı da ihlal edilmiş oluyor. Bu maddenin bu şekilde düzenlenmesi adil yargılanma hakkının da ihlali anlamına gelecektir” görüşünü dile getirdi.

Haberin Devamı

‘Telafisi yok’

Kamu görevinden çıkarılan askerlerin rütbelerinin mahkeme kararı aranmaksızın karar tarihinden itibaren geri alınmasını düzenleyen maddenin görüşmelerinde ise CHP’li Aydoğan Ergenekon ve Balyoz davaları sürecini anımsattı. FETÖ kumpasıyla ordudan atılınca intihar eden Üsteğmen Nazlıgül Daştanoğlu’nu örnek gösteren Aydoğan, “Bu merhumun avukatıyım ben. Aşağılık çetenin neler yaptığını biliyorum” diyerek, hak arama hürriyetine aykırı olduğu gerekçesiyle maddenin tekliften çıkarılmasını istedi. Kaboğlu da “telafisi mümkün olmayacak hak ihlalleri doğacaktır” ifadesini kullandı. CHP’li Zeynel Emre ise, “Bunlar ihraç edildikten sonra nasıl bir tehlike arz edecek? Yanlış karar verilir, geri dönüş oluyor Orgeneral rütbesi mi takılacak?” diye sordu.

Atama aleştirisi

OHAL İnceleme Komisyonu’nun göreve iadesine karar verdiği kamu görevlileri ile öğretim elemanlarının, yeniden atanmalarını düzenleyen madde de yoğun şekilde eleştirildi. Maddeye göre, müdür yardımcısı ve üstü pozisyondayken ihraç edilip, haklarında iade kararı verilenler yöneticilik görevlerinden önce bulundukları kadro ve pozisyonla işe başlatılacak. İşe dönüş kararı aldıran akademisyenler ise, eski kadrolarına değil, Ankara, İstanbul, İzmir dışında ve 2006’dan sonra kurulmuş yükseköğretim kurumlarına öncelik verilerek YÖK’ün uygun gördüğü yüksek öğretim kurumlarında, önceki kadro unvanlarına uygun olarak yerleştirilecek. Atama emri ilgili kurum ve kuruluşça tebliğ edildikten sonraki 15 gün içinde göreve başlamayanların atanma hakkı ve mali hakları ortadan kalkacak. Bu şekilde göreve başlayanlara görevden çıkarıldıkları tarihten, göreve başladıkları tarihe kadar geçen süreye karşılık mali ve sosyal hakları ödenecek. Göreve başlayanlar kamu görevinden çıkarılmalarından dolayı tazminat talebinde bulunamayacak.

Haberin Devamı

Kendini örnek verdi

KHK ile ihraç edilen CHP’li Kaboğlu, kendi yaşadıklarını da örnek göstererek, “Bu son 2 yılda yapılan hukuk-anayasa dışı uygulamaların, yargısız infazları meşrulaştıran, hak kayıplarını sürekli hale getiren bir düzenleme. Bu ve benzeri hükümler kanunlaşacaksa, mesai harcamayalım” dedi.

Haberin Devamı

CHP temsilcileri düzenlemeyle devletin bir anlamda kişilere “Ey devlet memuru biz hata yaptık, kamuya geri aldık, sus otur işine devam et” dediğini savunarak, anayasal hak arama özgürlüğünü kısatlayan maddenin tekliften çıkarılmasını talep etti. Teklifin mahkeme kararıyla görevlerine iade edilmesine karar verilen TSK ve emniyet mensuplarından, eski kadro ve rütbelerine atanmaları ilgili bakanca uygun görülmeyenlerin, Milli Savunma Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı bünyesinde kurulan araştırma merkezlerinde istihdam edilmelerini düzenleyen maddesi de Ak Parti önergesiyle rötuşlandı. Kabul edilen önergeyle, Dışişleri Bakanlığı da kapsama alındı. Buna göre Dışişleri Bakanlığı kariyer memurlarından ihraç edilip, yargı kararıyla göreve iadesi öngörülenlerden aynı pozisyona atanması Dışişleri Bakanı’nca uygun görülmeyenler, bakanlık bünyesinde araştırma merkezinde istihdam edilecek.

CHP’li Emre, bu düzenleme ile yargı kararlarının herkesi bağlayacağı ilkesinin çiğnendiğini söyledi. “Eğer Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletiyse buna kimse ‘evet’ dememeli” ifadesini kullanan Emre, “Araştırma merkezinde görevlendirilenler, vebalı muamelesi görece” dedi. CHP’li Süleyman Bülbül ise, “Bu açıkça sürgün, tecrit maddesidir” tepkisini gösterdi.

Köylü’den espri

Yargı kararlarının herkesi bağlayacağına ilişkin anayasa hükmüne aykırı bir düzenleme yapıldığını vurgulayan Kaboğlu’na, Komisyon Başkanı Hakkı Köylü, “anayasa bu hükme aykırı mıdır” sorusuyla takıldı. Kaboğlu, Köylü’nün esprisine “daha güzel tabirle anayasa hükümleri geçersizdir” karşılığını verdi.

Kayyuma rötuş

TMSF’nin kayyumluk yetkisinin 3 yıl daha devam etmesini öngören madde de önergeyle rötuşlandı. Buna göre terörle bağlantılı şirketlere OHAL KHK’sı ile bu görevlerinden dolayı getirilen bir çeşit dokunulmazlık sağlayan hak, yetki ve sorumluluklar, kayyum atandıkları şirketle ilgili soruşturma veya kovuşturma dosyası kapanıncaya ya da şirket satılıncaya kadar devam edecek. Adalet Komisyonu’nca kabul edilen teklif, 23 Temmuz Pazartesi günü Meclis Genel Kurulu’nda ele alınacak.

Kanal İstanbul da torbaya giriyor

Ak Parti, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2011 seçimleri öncesi “Çılgın Proje” adıyla kamuoyuna açıkladığı Kanal İstanbul’un yap-işlet-devlet yöntemiyle hayata geçirilmebilmesi için yasa teklifi verdi. İstanbul Milletvekili Hasan Turan imzasıyla önceki gün TBMM Başkanlığı’na sunulan ve Plan Bütçe Komisyonu’na sevk edilen teklifin, pazartesi günü bu komisyonda görüşülmeye başlanacak bedelli askerlik düzenlemesini de içeren torba teklifle birleştirilerek yasalaştırılması bekleniyor.

Yazarlar