SiyasetSeçim öncesi HDP de umutlu

Seçim öncesi HDP de umutlu

21.11.2014 - 02:30 | Son Güncellenme:

Başbakan Davutoğlu’nun açıklamalarının ardından HDP kanadı da çözüm sürecinin seçimlerden önce tamamlanması konusunda adımlar atılabileceğini işaret etti

Seçim öncesi HDP de umutlu

Cumhurbaşkanlığı seçimi sonrasında ivme kazanması beklenirken, Kobani protestoları ve yaşanan olaylar nedeniyle beklenmedik biçimde yara alan çözüm sürecinde en kritik aşamalardan birine gelindi. Dikkatler bu hafta sonu İmralı’da yapılması beklenen Abdullah Öcalan-HDP heyeti görüşmesine çevrilirken, HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş, artık müzakere masasına oturulması gerektiğini vurgulayarak, “Engellerden çok yapılabilecekleri öne çıkartmak lazım. Diyalog, müzakere ve konuşmak erdemli bir iştir. Bizim de İmralı’nın da Kandil’in de ve son mesajlardan anlıyoruz ki hükümetin de isteği seçimden önce bitmesi” dedi. İzleme Kurulu’nun 15-16 kişiden oluşacağını ve bunun için sekiz isim önerdiklerini yineleyen Demirtaş, “Aslında İzleme Kurulu için siyasi partilere, sivil toplum örgütlerine gidilse, isim ve öneriler alınsa çok daha iyi olurdu. Bize kalsa, mesela CHP ile temas problem değil, rahatlıkla yaparız ama bu hükümete düşen görevdir. Hükümet doğrudan çaba sarf edip, İzleme Kurulu için isim istese, sürece katkı sunmasını talep etse çok daha iyi olur. Ama bunlar olmadığı için sekiz isim önerdik” diye konuştu. HDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan da İzleme Kurulu ve diğer komisyonların yaşama geçirilmesinin hiçbir ön şarta bağlanmadığını vurguladı.

İmralı’da masa
Davutoğlu’nun önceki akşam, ilk kez takvim vererek, “2015 seçiminin gerçek bir demokrasi şöleni olmasını arzu ederim. Çözüm sürecinin nihai adımlarının o zamana kadar atılması hedefimizdir” ifadelerini kullanması, dün Irak ziyareti öncesi “Bağdat dönüşü gelişme olabilir” vurgusunu yapması da ardı ardına adımların atılacağının mesajı olarak algılandı.
HDP’nin, beklentisi de bir an önce İmralı’da müzakerelere başlanması. Milliyet’e konuşan Demirtaş, masanın bir yanında beş kişilik HDP heyeti ve Öcalan’ın, diğer yanında genişletilmiş devlet heyetinin, hakem olarak da 16 kişilik İzleme Kurulu’nun bulunmasıyla kapsamlı bir müzakere yürütülebileceğine işaret ederken, şunları söyledi:
“Artık bizim heyetin ayrı görüşmesi, devlet heyetinin ayrı görüşmesi, bu olmamalı. Artık İmralı’da masa kurularak müzakere aşamasına geçilmesi zaten Öcalan’ın İmralı’da bize çok daha önce aktardığı bir konu. Kafadan uydurmuyoruz. MİT Müsteşarı Fidan’la, devlet heyeti ile bu konuda İmralı’da bir mutabakatı var. Birkaç aylık görüşmelerde, Kobani öncesinde, aylardır bunlar konuşuluyor. Hükümet bunlara kapalı olmadığını söylüyor elbette. Ancak hükümet o kadar ketum davranıyor ki. İzleme Kurulu’nun oluşması konusunda bile tekelci bir anlaşıya sahip. Ben oluştururum, ben karar veririm diye hareket ediyor. Oysa bunu kamuoyunda tartıştırması lazım. Akil insanları toplayabilir, partilerden, sivil toplumdan isim önerileri alabilirler. Ama bunu yapmıyorlar. O yüzden biz de İzleme Kurulu’nda bulunmasını istediğimiz sekiz kişilik listeyi sunduk. Oysa geniş katılımlı olmasını isterdik. Bize kalsa, CHP ile temas problem değil, sivil toplumla da. Bunu rahatlıkla yaparız ama hükümete düşen görevdir bu. Hükümet doğrudan çaba sarf etse, İzleme Kurulu için öneri istese, bir biçimde katılımı sağlasa çok daha iyi olurdu. Hükümet bunun içeriğini ne kadar sağlıklı hayata geçirecek bundan kuşkuluyuz. Tekelci, tekçi bir yaklaşım var, yaptım, oldu bitti. Sürecin işlemesini bu sıkıntıya sokuyor.

Çözüm dayatılmaz
Hükümet, müzakere dediğimiz şeyi, tam anlamıyla, konunun çok boyutlu tartışılarak uzlaşılması olarak ele almıyor. Şöyle düşünüyor; biz müzakere adı altında elimizden geleni yaptık deriz. Hazır çözümümüzü dayatırız. Yoksa atacakları adımların limiti belli. Tek taraflı dayatmak yerine müzakere adı altında dayatma taktiğini uygulamak hedef. Objektif tahminim bu. Ama bu böyledir diye müzakereden kaçılmaz. Bizim için önemli olan müzakerenin başlamasıdır.
Ortak yol haritasında buluşma ancak böyle olabilir. Yoksa Akil İnsanlar biraz daha dolaşsın, kalabalık heyetler gönderelim. Bunun sorunu çözmeyeceğini bu aşamada anlatmaya çalıştık, pratikte de bunu görecekler. HDP’nin İmralı görüşmesinden sonra artık müzakerenin başlaması adımının gelmesini bekliyoruz. Masaya oturulursa kesintisiz de yapılabilir. Bunu Sayın Öcalan söylemişti. Gerekirse heyetlerin orada kalmasını. Kandil bu aşamada masada olmaz. Ancak Öcalan çok önce doğrudan temasın süreci hızlandıracağını söylemişti. Önünü kapatmamak lazım.

Seçimden önce
Barış çok zahmetli bir iştir. Şu anda engellerden çok yapılabilecekleri öne çıkartmak lazım. Şu kısmı gözden kaçmamalı; diyalog, müzakere ve konuşmak erdemli bir iştir. Bunu bir hükümetin yapması, örgütün yapması, siyasetin destek vermesi onurlu bir iştir. Erdemli bir faaliyettir. Bu yönüyle herkesin saygı duyması lazım. Öcalan’a heyet gönderiyorsunuz, sekretarya gönderiyorsunuz diye kıyameti kopartmak ayıptır. Savaşla, cenazeyle kıyasladığınızda çok daha makul olduğunu herkesin görmesi lazım. Bizim de İmralı’nın da Kandil’in de ve son mesajlardan anlıyoruz ki hükümetin de isteği seçimden önce bitmesi.

Çağrı olmaz
Bütün bunların olması şartlara bağlı değil. Ben zaten bu aşamada PKK’nın geri çekilme kararını yeniden almasını, Öcalan’ın da bu konuda çağrı yapmasını beklemiyorum, yapacaklarını sanmıyorum.”

Şart yok
İmralı heyetindeki isimlerden HDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan da adımların atılmasının geri çekilme ya da bir başka şarta bağlanmandığını vurgulayarak, “Sürecin başından beri İzleme Kurulu’nun kurulması fayda getirir diye söylüyoruz. Zon günlerde de bir izlenim edindik. Hem bizim ilettiğimiz isimler, hem de onların çıkartmış olduğu isimler üzerinden kurul oluşturulacak. Geri çekilme ya da İmralı koşulları değişsin diye şart yok. Başbakan, dönüşünde önemli bir açıklama yapabileceğini söyledi. Biz buradan bu kurulların çalışmaya başlamasını anlıyoruz ve bekliyoruz” diye konuştu.

Haberin Devamı

İzleme Kurulu iddiaları
İzleme Kurulu’nda bulunabilecek isimlere yönelik iddialar da gündeme gelmeye başladı. El Cezire’nin dünkü haberinde, Akil İnsanlar Heyeti’nin bölge başkanlarından Rıfat Hisarcıklıoğlu, Can Paker, Tarhan Erdem, Yılmaz Ensaroğlu, Ahmet Taşgetiren, Deniz Ülke Arıboğan, Yusuf Şevki Hakyemez ile aktör Kadir İnanır, Prof. Dr. Mithat Sancar, İHD Başkanı Öztürk Türkdoğan ve Mazlum-Der Genel Başkanı Ahmet Faruk Ünsal’ın kurulda yer alacağı iddia edildi. Kulislerde, bu isimlerden İnanır, Sancar, Türkdoğan’ın HDP listesinde de bulunduğu iddiası konuşuldu.