Kıyı kirli diye açığa yönelmişler

Kumburgaz’da kiraladıkları deniz bisikletiyle Marmara Denizi’ne açıldıktan sonra bir daha kendilerinden haber alınamayan 5 genci arama çalışmaları dün devam etti. Avcılar Parseller Mahallesi ile Esenyurt Saadet Deresi Mahallesi’nde yaşayan Şükrü Kahraman (28), Mikail Çelik (30), Yusuf Büyükizgi (29), Serdar Demir (25) ve Doğan Demir’i (21) arama çalışmaları dün de devam etti. Sahil Güvenlik Marmara ve Boğazlar Bölge Komutanlığı’nca 1 büyük ve 1 küçük bot ve 5 dalgıçla yüzeyden ve su altında arama yapıldı. Bir helikopter ve uçağın da havadan katıldığı aramalara AFAD’a ait botlar, Büyükşehir ile Büyükçekmece Belediye Başkanlığı ekipleri , Türkiye Telsiz Amatörleri Derneği, Genç Denizciler Dayanışma Derneği ekiplerinin de aralarında bulunduğu 500 kişi de katıldı.
Kumburgaz sahilinde yürütülen çalışmalarda herhangi bir ize rastlanmazken İmralı Adası’nın 10 mil kuzeyinde bir can yeleği bulundu. Can yeleğinin gençlerin deniz bisikletini kiraladıkları Golden Beach’te kullanılanla aynı olduğu tespit edilince tüm arama ekipleri o bölgeye kaydırıldı.
Gençlerin, Serdar ve Doğan Demir’in Kumburgaz’daki yazlıklarında buluştukları, serinlemek için denize girmeyi isteyen gençlerin sahilde aşırı kirlilik nedeniyle deniz bisikleti kiralayarak açığa yöneldikleri düşünülüyor.
Aşırı kirlenme
Kumburgaz sahilindeki aşırı kirlenmeye dikkat çeken vatandaşlar da, denize girmek isteyenlerin bu nedenle deniz bisikleti kiraladığını söyledi. 48 yıldır Kumburgaz’da yaşayan İhsan Kamburoğlu, “Dereyi ıslah etmek için üzerini kapattılar. Fakat son aylarda kanalizasyon verildi. Marmara’ya dökülen kanalizasyon denizi çok kirletti. Aşırı yosunlaşma yaşandı. Rengi koyu yeşil oldu. Hatta dayanılmaz bir koku yayıyor artık sahil. Buraya gelenler de kıyının bu halini görünce temiz denizde yüzmek için açığa yöneliyor. Son günlerde bisiklet, kayık ve deniz bisikleti kiralayanların sayısı artmıştı” dedi.
1 gün sonra ihbar etti
Kaybolan gençler için, bir otelin iskelesine koordinasyon merkezi kuruldu. Kaybolan gençlerden Serdar ve Doğan Demir kardeşlerin yakınları, deniz bisikletinin sahibinin ertesi gün kayıp bildiriminde bulunmasının felaketi getirdiğini söyledi. Demir ailesi, “İşletmenin sahibi olayın ilk dakikalarında yetkililere haber verseydi belki çocuklar açığa sürüklenmeden bulunurdu. Bu işletmeye izin veren denetleyen yetkililerin de suçu büyük” dedi.
Genç Denizciler Dayanışma Derneği (GEDDAD) Yönetim Kurulu Başkanı Umur Zamanoğlu da “Dalga boyu 1.5 ila 2 metre arasındaydı. O yüzden sürüklenmenin başladığı ilk andan itibaren kendilerinin Marmara Ereğlisi mıntıkasının olduğu bölgede olduğunu tahmin ediyoruz” dedi. Gözaltına alınan iki bisiklet kiralama firması yetkilisinin ise ifade verdikten sonra serbest bırakıldığı öğrenildi.
Öte yandan İstanbul-Avşa dün seferini yapan feribottaki yolcuların, denizde cesede benzer bir cisim gördükleri, kaptanı uyardıkları ancak kaptanın durmadan yoluna devam ettiği iddia edildi.

Belediye bisikletlere el koydu

Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün, sahillerde kiralanan deniz bisikletleri ve benzeri araçlarla ilgili hukuki bir belirsizlik ve yetki karmaşası olduğunu, yasal bir düzenleme yapılıncaya kadar inisiyatif kullanarak Büyükçekmece’de deniz bisikletlerine el koyduklarını söyledi.

Akgün, Kumburgaz sahilinde geçtiğimiz yaz mevsiminde de 4 kişinin benzer şekilde yaşamını yitirdiğini hatırlatarak, “Başka türlü alabileceğimiz bir tedbir yok. Ben fiili olarak bu işlemin sorumluluğunu üzerime alıyorum ve bisikletleri belediye deposuna çektiriyorum. Yasal hakkı olan gelip benden bisikletini alır ya da hukuki düzenleme gerçekleşirse bisikleti veririm” dedi. Akgün, bisiklet kiralanılan yere ilişkin ise şu bilgileri verdi: “Kendi özel mülkiyetindeki metruk bir binanın önünde, 20 gün önce vatandaşın biri bisiklet kiralamaya başlamış. Ayrıca burada çay satıyormuş. Çay bahçesi olarak işletiyorsa belediyeden ruhsat alması gerekiyordu. Henüz belediyeye başvurmamış. Bu üzücü olay vuku bulunca zabıta bu durumu tespit etti. Ruhsatı da yok.
‘Bizim yetkimiz yok’
Zaten ruhsatı dahi olsa belediye olarak bizim denizle ilgili hiçbir bir araç gereci denetleme yetkimiz yok. Bununla ilgili ne yazık ki yasal bir düzenleme yapılmamış. Turizm belgeli tesislerde bu tür deniz araçları güvence altına alınmış. Onun dışındakiler güvence altında değil. Durum böyle olunca da bu tür araçlara binen vatandaşların hayatı her an tehdit altındadır.”

‘Can yelekleri yoktu’

5 genci arama çalışmaları devam ederken, bir görgü tanığı ortaya çıktı. Polise gördüklerini anlatan Burak Özçelik denizde biri turuncu, diğeri mavi iki deniz bisikleti gördüğünü söyledi. Özçelik şunları söyledi: “Mavi renk olanı kayıkla bir arkadaşımız kurtardı. İçerisinde bu dört beş kişinin olduğu turuncu renkte olan deniz bisikletini sürat motoru çekmeye çalıştı ama getiremedi. Dalga çoktu. Daha sonrasında ipi çözdü ve bıraktı. Kıyıya gelmedi ve açıldılar. Sürekli gelmek için mücadele veriyordu ama yüksek dalga ve fazla rüzgar olduğundan gelemediler. Deniz bisikletini bırakmadılar. Bırakıp gelselerdi. Yüzebilirlerdi. Yakın bir mesafedeydiler. Can yelekleri yoktu. İmdat diye bağırmadılar, bağırsalar birileri yardıma giderdi. Yüksek ihtimal dönebileceklerini düşündükleri için, fazla kişi oldukları için değişim yaparak herhalde getirebileceklerine inandılar.” (DHA)