SiyasetErgenekon davasında son viraj

Ergenekon davasında son viraj

29.11.2012 - 02:30 | Son Güncellenme:

Ergenekon davasında mütalaa aşamasına gelindi. Önceki gün yapılan duruşmada, dava dosyasının esas hakkındaki mütalaanın hazırlanması için duruşma savcılarına gönderilmesine karar verildi

Ergenekon davasında son viraj

Böylece 4 yıldır devam eden ve bu süreçte Türkiye’nin adli ve siyasi gündemine damga vuran davada son viraja girilmiş oldu. Savcılar dosyayı değerlendirerek 13 Aralık’ta müatalaa (dava hakkındaki son değerlendirme) açıklayacak. Ancak dava avukatları bu duruma tepkili. Özellikle tanık anlatımlarına karşı beyanlarının 15 dakika ile sınırlı tutulması ve “delil değerlendirme” aşamasının geniş bir şekilde yapılmadan bu aşamaya gelinmesi “savunmanın kısıtlanması” ve “hukuk ihlali” olarak değerlendiriliyor. Dava avukatlarının gelinen noktayla ilgili görüşleri şöyle:
- Celal Ülgen (Tuncay Özkan, Hasan Atilla Uğur, Adil Serdar Saçan): “Böyle olacağını tahmin etmiştik. Çünkü savunma hakkının kısıtlanmasından ve Çarşamba günleri de duruşma yapmalarından bu belli oluyordu. Bu şekilde mütalaa aşamasına gelinmesi tek başına bir Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ihlalidir. Savunma hakkı tamamen bertaraf edildi.”
- Dilek Helvacı (Mehmet Haberal, Hurşit Tolon): “Dosyadaki yasadışı deliller çıkartıldıktan sonra delillerin tartışılması aşamasına geçilmesi gerekirken mahkeme talep etmemize rağmen mahkeme dosyadaki yasadışı delilleri de çıkarmadı. Mesela Sayın Haberal için evi ve Başkent Üniversitesi’nin santrali mahkeme kararı olmadan dinlendi. Bu kayıtlar da dosyaya girdi. Bunlara karşı savunma hakkımız da kısıtlandı.”
- Osman Aydın Şahin (Doğu Perinçek, Hikmet Çiçek, Ferit İlsever): “Davanın her celsesinde bir hukuk ihlali yaşandı. Gelinen aşama da bir başka hukuk ihlalidir. Savunma tanıkları dinlenmedi. Dinlenmesine karar verilen tanıkların dinlenmesinden vazgeçme kararı verilmeksizin mütalaa aşamasına geçildi. Mesela Şenkal Atasagun’un dinlenmesine karar verildi ama dinlenmedi. Bu tablo bir yargılama yapılmadığını, bir proje çerçevesinde insanların esir alındığını gösteriyor.”
- Zeynep Küçük(Veli Küçük): “Hukuku ve savunma hakkını yok sayarak belli bir hedefe doğru koşuluyor. Bu durumun başka açıklaması yok. 46 tanık gösterdim, hiçbirisi dinlenmedi ve neden dinlenmediğine dair gerekçe de belirtilmedi. Savcılığın 140 sanığı dinlendi ama benim en doğal hakkım, tanık dinletme hakkım yok sayıldı. Ben o tanıkların yalan söylediğini kendi tanıklarımı dinleterek ortaya çıkaracaktım. Savunma hakkını yok sayarak hüküm kurulamaz.”
- Gönül Kerinçsiz (Kemal Kerinçsiz): “Mahkemenin son zamanlar bir acelesi olduğunu sezmiştik. Mahkeme daha önce delil değerlendirmesi yapacağını açıklamıştı. Ama şimdi bu aşamayı atladı. Bu aşama mahkemenin takdirinde olan bir durum değil. Yargılama açısından yasal bir zorunluluk. Dosya apar topar karara çıkarılıyor.”
- Vural Ergül (Sevgi Erenerol): “Deliller ve çıkan raporlara itirazlar değerlendirilmedi. Ne olduğu belli olmayan birçok evrak var. Bunlar dosyaya konmuş. Bunların delil olup olmayacağı tartışılmaz mı? Mahkeme bunları hükme dayanak alacak mı? Bunları bilmiyoruz.”
- Sera Kadıgil (Taner Ünal): “Bu zamana kadar birçok hukuksuzluk yaşandı. Ne soruşturma ne de yargılama hakkıyla yapıldı. Görüntüde yargılama vardı. Zaten geçen yıllar sonucunda kamuoyu da gerçeği gördü. Yaşanan hak ihlalleri açıkça ortaya çıktı. Mütalaa aşamasına gelinmiş olunması bizim için hiçbir anlam taşımıyor. Çünkü hukuk işlemiyor. Davanın başında darbeler açığa çıksın diye yaklaşanlar, geçen süreçte davanın nasıl bir yıldırma politikasının ürünü olduğunu farkettiler ama geç kaldılar.”

Haberin Devamı

Rakamlarla Ergenekon
109: Dinlenen tanık sayısı
44: Dinlenen gizli tanık sayısı
60 bin: Dosyalardaki telefon kaydı sayısı
7: Dava sürecinde hayatını kaybeden sanık sayısı
10: Halen hastanelerde tedavi gören sanık sayısı

Süreç nasıl işleyecek?
Mütalaa demek savcılığın davanın geldiği noktada, sanıklarla ilgili son görüşünü açıklaması demek. Yani savcılar sanık ve avukatlarının savunmaları, dinlenen tanıkların anlatımları ve dava kapsamındaki diğer bütün bilgi ve belgeleri değerlendirerek sanıklar hakkındaki son görüşlerini belirtecekler. Davadaki sanık sayısı çok fazla olduğu için savcıların hazırlayacağı mütalaanın da en az iddianameler kadar geniş kapsamlı olması kaçınılmaz, binlerce sayfalık bir mütalaanın verilmesi şaşırtıcı olmayacak.
Savcıların 13 Aralık’ta mütalaa vermelerinin ardından sanıklara ve avukatlara mütalaaya karşı son savunmaları için süre verilecek. Sanıklar savunma yaptıktan sonra da karar aşamasına gelinecek. Nihai karar verilmeden önce de sanıklara “son sözleri” sorulacak.