SiyasetCumhurbaşkanı Erdoğan'dan Rusya Dışişleri Bakanı'na çok sert yanıt

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Rusya Dışişleri Bakanı'na çok sert yanıt

10.04.2018 - 11:53 | Son Güncellenme:

Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov'un Afrin açıklamasına tepki gösteren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu yaklaşım çok yanlış. Biz şu anda Afrin'i kime geri vereceğimizi çok iyi biliyoruz"CHP Lideri Kılıçdaroğlu'nun sanatçılarla ilgili sözlerine sert tepki gösteren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Askere destek vermeye giden sanatçıya bu ağır sözlerin söylenmesini aklımız almıyor. Şimdi Hatay'a gidiyormuş. Günaydın, ne oldu? Postalın, parkan eksikse biz gönderelim" dedi.Cumhurbaşkanı Erdoğan, Zeytin Dalı Harekatı'nın başlangıcından bu yana etkisiz hale getirilen terörist sayısının 4 bin 71 olduğunu belirterek "Kuzey Irak'ta etkisiz hale getirilen terörist sayısı ise 347'ye yükseldi. Tek bir terörist kalmayıncaya kadar bu mücadele sürecek" ifadelerini kullandı.Doğu Guta ve Duma'daki katliamla ilgili de konuşan Erdoğan,"Katliamı yapanları lanetliyorum. Kimden gelirse gelsin bu katliamı yapanlar bunun bedelini ağır şekilde ödeyecektir" diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğandan Rusya Dışişleri Bakanına çok sert yanıt

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan partisinin grup toplantısında konuştu. CHP Lideri Kılıçdaroğlu'nun sınıra giden sanatçılara söylediği sözleri eleştiren Erdoğan, kendisini ziyarete gelen ÖSO komutanının kahramanlığını anlattı. Grup toplantısı çıkışı gazetecilerin sorularını yanıtlayan Erdoğan, Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov'un Afrin ile ilgili sözlerine sert yanıt verdi.

Haberin Devamı

Erdoğan şöyle konuştu: "Bu yaklaşım çok yanlış. Biz şu anda Afrin'i kime geri vereceğimizi çok iyi biliyoruz. Suriye'de şu anda başka ülkelerin kontrol altında tuttuğu yerlerin Suriye'ye teslimi konuşulsun. 'Oraları rejim verdi' ifadesi bizi ikna etmez. Biz yeri geldiği zaman Afrin'i, Afrinlilerin kendisine bizzat teslim ederiz. Ama bunun zamanı bize aittir; onu da biz belirleriz, Sayın Lavrov değil."

LAVROV'UN SÖZLERİ

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov dün Moskova'da düzenlediği basın toplantısında, Türkiye'nin Suriye'nin kuzeyindeki Afrin'de düzenlediği Zeytin Dalı Harekatı hakkında bir soruya: Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin Afrin'i işgal etmek istediğini hiçbir zaman söylemedi. Nitekim biz de Afrin'deki durumu normalleştirmede en kolay yöntemin, Türkler buradaki hedeflerine ulaştıklarını söylediklerinde, bu bölgenin kontrolünün Suriye hükümetine geri verilmesi olacağına inanıyoruz" diye yanıt vermişti.

Haberin Devamı

Cumhurbaşkanı Erdoğandan Rusya Dışişleri Bakanına çok sert yanıt

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın grup konuşmasının satır başları şöyle:Hatay'da askerlerimize destek için sınır karakolumuzu ziyaret ederek Mehmetçiklerimize moral verdik. Bu durum birilerini rahatsız etmiş olmalı ki oraya giden sanatçılarımıza hakaret etmeye kalktılar.

Gerek biz, gerekse sanatçılarımız hak ettikleri cevabı kendilerine verdik. Hala nasıl olur da bu askerine desteğe giden bir sanatçıya kem söz söyleyebilir. Şahsıma olan hakaretler yine tavan yaptı.

Bulunduğumuz makam bu hakaretleri kabul eden bir makam değildir. Bulunduğumuz makam o kişilere akıllarının alacağı şekilde gerektiği cevabı vermesi gereken bir makamdır.

HATAY'A GİDİYORMUŞ...

Duydum ki Hatay'a gidiyormuş. Hayırdır yahu, günaydın. Ne oldu? O zaman yapman gerken bir şey var. Postalın eksikse sana postal da gönderelim. Olur ya, parka falan eksikse onu da gönderelim. Bu ülkede biz askerimizle doğduk, askerimizle yürüyoruz.Bay Kemal sen Hakkari'de mitingini yaptığın zaman bir tane Türk bayrağı var mıydı? Orada o zaman bu malum partinin destekleriyle gittin miting yaptın. Sende o güç olsaydı biz seni oradan tanırdık. Biz, 15 Temmuz'dan sonra kendisine Yenikapı için davet gönderdiğimde bize önce hayır dedi. Baskılar sonucunda son akşam geleceğine dair haber geldi. Bunları bilmemiz lazım. Bunları anlatayım ki bu adamın ne olduğunu herkes anlasın. Cibiliyetini anlasın. Karakter başka meseledir. Sandık önümüze geldiği zaman bunun hesabını sormaya var mıyız? Bu sözle, lafla olmuyor. Kapı kapı dolaşarak oluyor.

Haberin Devamı

4 BİN 71 TERÖRİST ETKİSİZ HALE GETİRİLDİ

Bu sabah itibarıyla etkisiz hale getirilen terörist sayısı 4071. Kuzey Irak'ta 337 terörist etkisiz hale getirildi. Tek bir terörist kalmayıncaya kadar bu mücadele sürecek.

AKKUYU VURGUSU...

Mersin Akkuyu'da Türkiye'nin 60 yıllık rüyası olan nükleer güç santralinin temelini Sayın Putin ile birlikte canlı bağlantıyla attık. 4 etabı olan bu güç santralinin yatırım bedeli yaklaşık olarak 22 milyar doları bulacak. Akkuyu nükleer güç santrali tüm reaktörleri ile devreye girdiğinde Türkiye'nin elektrik üretiminin yüzde 10'unu tek başına orası karşılayacak. İlk ünitesini 2023 yılında devreye almayı hedeflediğimiz bu santralle Türkiye, dünyadaki az sayıda nükleer güç santrali sahibi ülkeler arasına girmiş olacak.

Haberin Devamı

KATLİAM YAPAN BEDELİNİ ÖDER

Doğu Guta ve Duma'da katliamı yapanları lanetliyorum. Kimden gelirse gelsin bu katliamı yapanlar bunun bedelini ağır şekilde ödeyecektir. Bununla ilgili görüşme ve çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Dün Sayın Putin ile görüştüm, bugün ve yarın da devam edecek.

"CARİ AÇIKTA 19 MİLYAR DOLARLIK İYİLEŞTİRME"

Proje bazlı teşvik sistemini tanıttık. 19 firmamıza ait 23 projeye ilişkin teşvik belgelerini sahiplerine teslim ettik. 135 milyar lira yatırım bedelli bu projelerle ihracatımızı 6 milyar dolar üzerinde artırıyor, ithalatamızı 12 milyar azaltıyoruz. Cari açığımızda 19 milyar dolarlık bir iyileştirmenin temelini atmış oluyoruz.

MİT'İN GABON OPERASYONU İLE İLGİLİ İLK AÇIKLAMA

Gabon 3 tane önemli FETÖ'cüyü hamdolsun teslim etti. Gideceğiz, nereye kaçarlarsa kaçsınlar. Onlar kaçacak biz kovalayacağız. Kosova'dan 6'sını aldık. Şimdi Gabon'dan 3'ünü aldık. MİT kovalıyor. Şimdi bakalım yenisi nereden çıkacak.

Haberin Devamı

KILIÇDAROĞU'NUN ROMAN BULUŞMASINDAKİ SÖZLERİNE SERT TEPKİ

Her defasında ana muhalefetin başındaki zatı kaale almayayım, zırvalarına cevap vermeyeyim diyorum ama bazı konularda bizi harekete geçirmeye mecbur bırakıyor. Bu zat, geçtiğimiz günlerde Roman vatandaşlarımızla bir araya gelmiş, iyi de etmişi ihtiyacı var çok önemli. Grup kürsüsünde kendin çal, kendin oyna misali zırvalayacağına hiç değilse gerçek hayatın içine girmiş. Tabi niyet bozuk olunca, her nasılsa bu zat en makul işi bile skandal hale getirmeyi başarıyor. Geçmişte Suriyeli kardeşlerimiz için kullandığı nefret dilini, bu defa roman kardeşlerimizi tahrik etmek üzere yeniden devreye almış.

O KOMUTANI ANLATTI

Bu zat 2014’te Suriyeliler için ‘çocuklar dilenci, kadınların ne olduğunu bir araştırın’ demişti. “Vatana ihanet etmek, 1,5 milyon Suriyeliyi topraklarımıza sokmaktır” demiştir. 2016’da bu defa “Suriyelilerin yer altı dünyasının önemli aktörleri olacağı” kehanetinde bulunmuştu. Hatta hızını alamayıp, demokrasi bakımından Suriye ile Türkiye’yi karşılaştırmıştı. Bu yıl ise Suriyeli sayısına ve bunlar için harcanan paraya kafayı taktı. Halbuki ilgili kurumlara sorsa tam sayıyı alabilir. Şehit olan ÖSO mensubunu bu adam yok saymıştı.

Afrin’deki ÖSO’nun komuta kademesindekiler geçen perşembe ziyaretime geldiler. Konuştuk ve arkadaşlarımın takdimlerini aldım. Takdimlerden sonra kendilerine birer hediyem vardı. Ve enteresan, komutanlardan bir tanesi, rütbe albay. Dediler ki, 'Bu komutan bu cephedeki en fedakarlarda bir tanesi' Hayırdır dedim… “Ameliyatla karnını aldılar” dedi. Nasıl bir şey dedim ya, açın bakayım bir göreyim. Ve açtılar. Hakikaten tamamıyla bu kısım, operasyondan geçmiş. Tabi sadece o değil, omuzdan kalçadan her taraftan mermiler almış. Fakat sevgili kardeşlerim, durmamış. Daha sonra tekrar cepheye gitmiş ve şu anda yine cephede.

“EY KEMAL SENDE BUNLARDAKİ CESARET, BUNLARDAKİ RUH, BUNLARDAKİ İMAN VAR MI YA?”

Şimdi sürekli sloganla konuşmamızın hassasiyetlerini de bozmayalım. Ve bu kardeşlerimizin bakıyorum kolunda Türk bayrağı var. Öbür tarafa da Suriye’yi koymuş. Ey Kemal sende bunlardaki cesaret, bunlardaki ruh, bunlardaki iman var mı ya? Sen ancak olsa olsa adamlarını Esed’e gönderirsin, en sonunda da sen onun yanına gidersin. Biz nasihat ettik olmadı, olmayınca ilişkilerimizi kestik.

“SURİYELİLERE VERİLEN AYDA 200-250 LİRAYA DAHİ TAHAMMÜL EDEMEMİŞTİR”

Daha da ileri gidip Suriyeliler için harcanan 31 milyar dolara göz dikecek kadar aç gözlü olduğunu da göstermişti. Harcanan paranın ne anlama geldiğini bilmeden, çiftçiden hastanede tedavi gören vatandaşlara kadar akla hayale gelmeyecek kesimleri üzerimize salmaya çalışması da bir garabetti. Suriyelilere verilen ayda 200-250 liraya dahi tahammül edememiştir. İşsizliğin sebebi oldukları hezeyanını saymıyorum.

“BENİM DOĞUP BÜYÜDÜĞÜM MAHALLE ROMAN KARDEŞLERİMLEDİR”

Şimdi de roman vatandaşlarımız ile Suriyeli sığınmacıları kıyaslayarak tamamı yalan iddialarla karakterini bir kez daha ortaya koymuştur. Onun ahlaka sığmayacak ifadelerini elbette burada tekrarlamayacağız. Yarın bunu izleyecek. Külliyemizi ziyaret edecek roman kardeşlerimizle birlikte bu şahsa hakkettiği cevabı vereceğimize inanıyorum. Bak bakalım AK Parti roman kardeşleriyle nasıl bütünleşiyor. Ha şunu da söyleyeyim. Açık net, gizlememe gerek yok. Benim doğup büyüdüğüm mahalle roman kardeşlerimledir. Orada doğdum, orada büyüdüm. İlk okulda sınıf arkadaşlarım, beraber aynı camiye gittiğim arkadaşlarım var. Roman, Kasımpaşa’da. Bay Kemal, biz böyle yetiştik, bizde ayrımcılık yok. “İnananlar kardeştir” bitti. Vatandaşımız sıfatıyla tüm haklardan istifade eden roman kardeşlerimiz de, Suriyeli mazlumları karşı karşıya getirmekten medet uman bir siyasetin bu ülkede bir yeri olmadığını bu zata milletimizle birlikte göstereceğiz.

“BU PARTİNİN VE BAŞINDAKİ ZATIN DÖNEMİ İNŞALLAH YAKINDA KAPANACAKTIR”

Ve Türk milletinin nevi şahsını oluşturan o çeşitlilik bize mahsustur. Lafa gelince sosyal demokrat olduğunu söyleyen, fakat her tarafından buram buram faşizm akan bu partinin ve başındaki zatın devri inşallah yakında kapanacaktır. Hiç endişe etmeyin.

ÇOCUK İSTİSMARI DÜZENLEMESİ

Gözümüzün nuru çocuklarımız bizim geleceğimizdir. Üzerine titrediğimiz çocukların risklerden korunması bizim için çok önemli. Hele hele masumiyetin simgesi çocuklarımızın istismara uğramasına asla tahammül edemeyiz. Biz insanlık suçu olarak gördüğümüz çocuk istismarının önlenmesi için her türlü tedbiri almakta kararlıyız. Yoğun bir çalışma ortaya koyduk. Sonuçta ortaya acil eylem planı ortaya çıktı. Çocuk istismarıyla ilgili cezaları ağırlaştırılan kanuni düzenleme de Meclis Başkanlığına sunuldu. Üst ceza sınırı 20 yıldan 40 yıla kadar çıkartılıyor. Suçun nitelikli olması halinde ceza müebbete veya ağırlaştırılmış müebbete kadar yükseltilecek. Sıkıysa bundan sonra da bu yola tevessül etsinler. Artık budan sonra ömürleri cezaevinde geçer orada çürürler. Çocuklara yönelik istismar suçu işleyenler için kimyasal hadım ayrıca yapılabiliecek. Çocuklarla ilgili haberlere yayın yasağı getirilecek.

YURTDIŞINDAKİ TÜRKLERE ÇAĞRI

Geçtiğimiz günlerde Avrupa'da bu mühim hadise yaşandı. Bizi üzen şu; Alman makamları terör örgütüne bu kadar yumuşak davranırken terör örgütünün karşısınndaki Türk vatandaşına bu zulmü neden yapar? Hollanda'da karşılaştık ABD'de karşılaştık. Al birini vur öbürüne. Avrupa'nın terör örgütlerinin oyuncağı haline dönüştüğünü görmenin üzüntüsü ve öfkesi içindeyiz. Dağda aradıklarımızın Avrupa'da karşımıza çıkmasından bıktık usandık. Avrupa'da özgürlükler sadece Türkiye'ye hakaret edenler içindir. Avrupa'da ülkemize her türlü düşmanlığı göstermekte serbestsiniz.Türk milleti bu tür tehditlere pabuç bırakmaz. Ama iyi bilsinler ki kendi sonlarını kendileri hazırlıyorlar. Buradan Avrupa'daki vatandaşlarıma sesleniyorum, bulunduğunuz ülkede gurbette değil ana vatanınızdasınız. Bulunuğunuz ülkelerin vatandaşlık haklarından faydalanın. Ana dilinizden, inancınızdan asla taviz vermeyin. Ama yaşadığınız ülkenin dilini ve sosyal ortamını da mutlaka öğrenin.

Cumhurbaşkanı Erdoğandan Rusya Dışişleri Bakanına çok sert yanıt

BAKANI KÜRSÜYE ÇAĞIRDI VE SORDU!
Cumhurbaşkanı Erdoğan, grup toplantısı sırasında konuşmasını kesip Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz'ı 'Bir dakiki gelebilir misinz? diyerek kürsüye çağırdı. Herkes ne konuştuklarını merak ediyordu. Erdoğan'ın, Yılmaz'dan Konya'da İKDAM Eğitim Derneği ve Uluslararası Öncü Eğitimciler Derneği tarafından Konya İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün desği ile düzenlenen “Gençlik ve İnanç” konulu çalıştaydan çıkan 'deizim' sonucu konusunda bilgi aldığı belirtiliyor.

MHP Lideri Devlet Bahçeli de çıkan sonuca tepki göstermiş ve şunları söylemişti: "Konya İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nün bazı derneklerle düzenlediği 'Gençlik ve İnanç Çalıştayı'nın sonuç bildirgesinde, hepimizi tedirgin ve rahatsız eden bir tespit yapılmıştır. Buna göre Türk gençliği deizme kayıyormuş. Yani Allah’a inanan, ama dine inanmayan bir gençlik doğuyormuş. Bu neticeye nasıl ulaşıldı, hangi delil ve tespitlerle böylesi bir kanaat uyandı bize göre belirsizdir. İmam Hatipli kardeşlerimizin de bu kategoriye alınması oldukça düşündürücü, oldukça sarsıcıdır. Şunu özellikle ifade etmeliyim ki, Türk gençliği inançlıdır, ahlaklıdır, imanlıdır, dinine, diyanetine, geleneksel değerlerine, kültürel emanetlerine bağlı ve sadıktır. Türk gençliğinin deizme kaydığını söylemek densiz bir uydurmadır. Yüzbinlerce Ülkü Ocaklı evladım bu tezi çürüten bir asalete, duruşa, ve inanca şuurla sahiptir. Türk gençliğinin itham edilmesi, töhmet altında bırakılması ayıplı ve ahlaksız bir komplodur. Düşünmek görmektir, temiz bir vicdanla düşünenler gerçekleri muhakkak surette göreceklerdir. Atalarımız boşuna söylememiş; arife günü yalan söyleyen, bayram günü utanır. Türk gençliğine ateizmin bir önceki istasyonu olan deizm karası çalanlar, yüzleri varsa utansınlar, onurları kaldıysa nedamet getirsinler. Yüksek ülküler yüksek dağlara benzer, alışık olmayanları ürkütür. Türk gençliği yüksek ülkülere tırmanmayı göze alan, eften püften tezviratları ayağının altına alan inanç ve iman erleridir. Onlar gelecektir, gelecek onların iradelerine emanettir. Deizmle uğraşanlar, önce haram yiyenlere baksınlar. Sahte fetva makamlarıyla uğraşsınlar. Çocukları istismar eden kansızlarla ilgili çalıştay düzenlesinler. Münafıklara, müşrik emellere, kafir niyetlere tedbir alsınlar. Bırakın hayallere pranga vurmayı. Düşün Türk gençliğinin yakasından. Çekin ellerinizi Türk gençliğinin yarınlarından. Türk gençliği haklıdır, haysiyetlidir, erdemlidir, inanç kalpazanlarının, din tacirlerinin üstesinden gelecek güce, yeterliliğe, kabiliyet ve kifayete hamd olsun sahiptir."