Daha çok enerji, daha az stres ve pozitif bakış açısı için Rhodiola
Dış etkenlerden kaynaklı stres bizim hem biyolojik hem psikolojik olarak dengemizi bozmaktadır. Normalde dengeyi yeniden sağlamak için nörohormonal düzenleme sistemlerine sahibiz fakat stres altında bulunan bir birey için bu daha az mümkün olmaya başlamıştır. Olası sonuçlar ise tükenmişlik, yorgunluk, sinirlilik, depresyon, zihinsel ve konsantrasyon kayıptır. Bu konuda bize yardımcı olabilecek adaptojen bitki ise Rhodiola rosea.
Stresten tükenmişliğe
Hızlı bir koşuşturma içerisinde bulunduğumuz ve her şeyin çok hızlı akması gerektiği, iş yükünün artması, finansal sorunlar, sosyal sorumluluklar ve farklı farklı sorunlar ile boğuşan birçok insan yaşadığımız dünyada yüksek doz strese maruz kalmaktadır. Dengesiz veya düzensiz bir yaşam tarzı yani dinlenmek için yetersiz zaman, yetersiz hareket ve rafine beslenme ne yazık ki strese karşı dayanıklılığımızı azaltmıştır. Bunların ise farklı alanlarda sonuçları olabilir. Çoğumuz yorgun ve iştahsız, diğerlerimiz sinirli veya hassas ve uyku sorunları yaşayabilir. Bazılarının ise depresif şikayetleri mevcuttur ve yine bazıları sağlıklı düşünememekte hatta doğru kararlar alamamaktadır. Bunun sonucunda birçok insanda ‘tükenmişlik sendromu’ teşhisi konulmaktadır.
Dünya Sağlık Örgütünün ‘Uluslararası Hastalık Sınıflandırması'na’ dahil edilen ve tanınan tükenmişlik sendromu, üç semptomun birleşiminden oluşmaktadır: işi bitirmek için enerji yetersizliğinden tükenmişliğe, hüsran, olumsuz duygular veya yetersiz iş tatmini ve azalan verimlilik (zihin açıklığı, doğru kararlar alabilme).
Tükenmişlik sendromuna karşı ne yapabiliriz?
Doğada adaptojen bitkiler mevcuttur. Adaptojen bitkiler bizim direncimizi kimyasal, fiziksel ve biyolojik stresörlere karşı arttırır. Bunu yaparken ise normal biyolojik parametreleri bozmadan gerçekleştirirler. Bahsettiğimiz bu adaptojen bitkilerden bir tanesi tükenmişlik sendromu semptomlarını ele almak için rhodiola (botanik ismi Rhodiola rosea) veya Altın kök en uygunudur. Rhodiola kullanımı ile birlikte yaşam tarzında değişiklikler de yapılması gerekmektedir.
Altın kök Avrupa ve Asya’nın soğuk dağlı bölgelerinde yetişmektedir. Gül kokan bu bitki asırlardır strese karşı kullanılmaktadır ve enerjiyi yükseltir. Özellikle %3 rosavin ve %1 salidroside, standardize edilmiş özlerin birkaç çalışmada etkili olduğu gösterilmiştir.
Açık etiketli bir çalışmaya alınan 68 tükenmişlik sendromu yaşayan hastaya, 30 ile 60 yaş aralığında, 3 ay boyunca günde 2 defa 200 mg rhodiola özü verilmiştir. Stresin birçok semptomlarının çalışmaya katılan bireylerde iyileştiği gözlemlenmiştir. İlk haftada azalan semptomlar ise stresi yaşama şekli, yorgunluk ve tükenmişlik hissi, aceleye getirilmiş hissi, hassasiyet, memnuniyetsizlik ve neşe eksikliği, aşırı çalışma hissi, gerginlik ve endişeli olmak. Aynı zamanda zihinsel aydınlanma ve kararlar alabilme kapasitesinde artış olduğu görülmüştür. Çalışmaya katılan kişilerin cinsel hayatlarında da (daha çabuk heyecanlanmak, cinsel birliktelikte sıklık artışı ve daha çok tatmin olmak) iyileşme görülmüştür.
Daha fazla enerji, daha iyi performans
Altın kök bitkisinin takviyesini kullanabilmek için tabi ki tükenmiş olmayı beklememeliyiz. Yetişkinlerin 1/3’i ve daha fazla yaşlıların güncel yaşamın verdiği yorgunlukla dolaştığı tahmin edilmektedir. Bu konuyla ilgili doğru adımlar atılmadığında ise bu durum kronik yorgunluğa ilerleyebilmektedir.
Birçok sporcu ve öğrenci, daha iyi bir fiziksel ve mental performans kapasitesini arttırmak için bitkisel takviyeler araştırmaktadır.
Rhodiola, gerekli yaşam tarzı değişiklikleri yapılır ise birçok alanda faydalı olabilir.
2017 yılında açık etiketli bir çalışmaya kronik yorgunluk (6 aydan daha uzun) veya sürekli yorgunluk (6 aydan daha kısa) şikayetleri olan 100 kişi katılmıştır. Günde 2 defa 200 mg rhodiola ektresi birçok bireyde, tüm ölçüm sistemlerinde, yorgunluğun azalmasına ve performans kapasitesinde iyileşmeye neden olmuştur. Öyle ki çalışma sonunda katılanların %83’ü daha iyi hissettiklerini belirtmişlerdir. Aynı zamanda bu çalışmada stres duyguları, korku, panik ve fobilerde azalış, uyku kalitesinde artış ve görevleri yerine getirmede iyileşme ve bu sayede öncelikleri daha iyi belirleme ve hedeflere daha hızlı ulaşmayı mümkün kılmıştır.
Farklı çift körlü, randomize çalışmalar rhodiola’nın strese bağlı yorgunluğu azalttığı ve dikkat, hafıza ve konsantrasyon açısından daha iyi zihinsel performansla bağlantılı olduğu görülmüştür. Bunu gece nöbetine kalan hekimlerde, sınav döneminde öğrencilerde, eğitimde olan askerlerde ve zihinsel anlamda çok konsantrasyon gerektiren işlerde çalışan yetişkinlerde görüldüğü tespit edilmiştir. Aynı şekilde genç yetişkinlerde 200 mg rhodiola ektresi kullanımı fiziksel aktivitelerden 1 saat önce alındığında performansı ve dayanıklılığı iyileştirdiği görülmüştür.
Fiziksel aktiviteler esnasında rhodiola’nın kas dokusunda antioksidan etki gösterdiği önemli bir unsurdur. Plasebo ile kıyaslandığında CRP’nin düştüğü (iltihaplanma işaretleyicisi) ve kreatin kinaz’ın düştüğü (kas hasarı işaretleyicisi) görülmüştür.
Olumlu yaklaşım
Kronik stres ve aşırı iş yükü çoğu zaman ruh halimizde olumsuz sonuçlara neden olmaktadır. Hatta öyle ki depresif duygulara mahkum olma olasılığı daha yüksektir. Rhodiola’nın stresli bireylerde daha olumlu bir yaklaşım veya olumlu bir davranış sergilemesine katkı sağladığı görülmüştür. Altın kök, sarı kantaron veya safran gibi anti-depresif özelliği açısından güçlü bir şekilde doğrulanmasa bile, depresyonun kaynağı stres veya iş yoğunluğu ise, kullanımı düşünülebilir.
Plasebo kontrollü bir çalışmada rhodiola’nın hemen hemen sertraline kadar antidepresan etkiye sahip olduğu fakat ilacın kendisi gibi mide bulantısı ve seksüel disfonksiyon gibi can sıkıcı yan etkilere sahip olmadığı ve bundan dolayı araştırmacılar tarafından en iyi risk-fayda oranına sahip bitkisel takviye olarak öne sürülmüştür.
Sağlıklı günler dileği ile…
Uzm. Dyt. Emel Yılmaz
Mail: info@emelyilmaz.com.tr
www.emelyilmaz.com.tr