Betül Topaklı / Milliyet.com.tr - Anna Park, 1982 yılında Güney Kore'nin Seul şehrinde doğdu. Anne ve babası Seul'de büyük bir kasap dükkanı işleten Anna’nın bir kız ve bir erkek kardeşi var. Sevgi dolu bir ailede büyüyen Anna’nın güzellik sektörüne olan ilgisi üniversite ikinci sınıfta okurken bir profesörün tavsiyesi üzerine başladı. Bir otelin terapi merkezinde masaj terapisti olarak işe başlayan genç kızın hayatını tamamen değiştiren gelişme ise Türk eşiyle tanışması oldu. Anna, o günleri şöyle anlatıyor:
“Eşimle Güney Kore’de çalıştığım iş yerinde tanıştık. Görüşmeye başladık ve bir süre sonra evlenmeye karar verdik. Sahip olduğum deneyimle önce Güney Kore’de güzellik salonu işletmeye başladım. Bir süre Güney Kore’de yaşadıktan sonra Yeni Zelanda’ya taşındık. Bu ülkede de güzellik sektöründe hizmet vermeye devam ettim. İkinci çocuğuma hamileyken söz konusu bu ülkenin çocuklarımızın eğitimi için yetersiz olduğunu düşünüp Kanada’ya yerleştik. Ancak bir süre sonra eşim sağlık sorunları yaşamaya başladı. Böyle olunca da yaklaşık 1,5 yıl önce Türkiye’ye yani ailesinin bulunduğu İstanbul'a taşınmak zorunda kaldık.”
‘RANDEVULAR MART 2025’E KADAR DOLU’
Sektördeki 20 yıllık tecrübesiyle yaklaşık üç farklı ülke yani Güney Kore, Yeni Zelanda ve Kanada’da güzellik salonları işleten Anna, eşinin birden gelişen böbrek sorunu nedeniyle diyaliz alması gerektiği için diğer ülkelerdeki merkezlerini kapatıp Türkiye’de bir güzellik merkezi açtı. İstanbul Avcılar'daki yerinde hizmet veren, her ülkenin artıları ve eksileri olduğunu ancak Türk insanının dost canlısı bir yapıda bulunduğunu söyleyen Anna, “Ben Türkiye'yi seviyorum. Diğer ülkelerle karşılaştırdığımda Türk halkının güzelliğe ilgisinin daha az olduğunu söyleyebilirim. Ancak bu duruma rağmen güzellik salonumuzun rezervasyonları Mart 2025’e kadar full dolu. Yaşadığım ülkelerde güzelliğe ilgi çok yüksek ve ilginin dağılımı çok geniş. Türkiye’nin bireysel gelişime önem vermeye başlayan bir ülke olduğunu söyleyebilirim. Bu nedenle ileride sektörde büyük gelişmeler yaşanacağını düşünüyorum” dedi.
'AĞIR MAKYAJA KARŞIYIZ, ŞEFFAF CİLDİ SEVERİZ'
Geçmiş yıllarda Güney Kore’de cildi gizlemek için ağır makyaj yapıldığına dikkat çeken Anna Parl, “Bu durum ülkede son derece popüler bir yaklaşımdı. Bu durumun değişmesiyle birlikte cilt temizliği önemli hale geldi. Yani ülke genelinde, ‘makyaj yapmaktansa makyajı çıkartmak daha önemlidir’ sloganı popüler hale geldi. O günden bu yana Güney Kore halkı, şeffaf cilde büyük önem veriyor. Bu durum da ülkede cilt bakımını hızla geliştirdi. Yani ülkede ağır makyajlı bir yüzün kişiyi güzel yapan şey olmadığı, makyajsız çıplak bir yüzün ise kişiyi gerçekten güzel kılan durum olduğu fikrinden bu yana cilt bakımı daha da gelişti” diyerek ülkedeki güzelliğe bakış açısının nasıl değiştiğini anlattı.
“Temel olarak Türkiye’deki güzellik merkezimizde cilt bakımı, yarı kalıcı dövme, ağda, iple tüy alımı kirpik uzatma ve kirpik liftingi (perması) gibi işlemler yapıyoruz. Ayda 500’e yakın danışana yetiştirdiğim profesyonel güzellik uzmanlarıyla hizmet veriyorum. Tüm işlemlerimizde kullandığımız ürünler Güney Kore’den geliyor. Güney Kore güzellik ürünlerinin gerçekten birinci sınıf olduğunu söyleyebilirim. Pahalı ürünler mutlaka daha iyidir gibi bir durum söz konusu değil. Önemli olan, ürünün herkesin kullanabileceği bir fiyatta ve yüksek kalitede olması. Güney Kore’de kozmetik üretim teknolojisi hızla gelişiyor. Bu durum da ürünlerin etkinliğini en üst düzeye çıkarıp, Güney Kore’yi diğer ülkelerden farklı kılıyor.”
‘TÜRKİYE'DEKİ GÜNEY KORELİ TEK GÜZELLİK UZMANIYIM’
Güney Kore, Kanada ve Yeni Zelanda’da güzellik konusunda edindiği deneyimlerle Türkiye’de hizmet vermenin mutluluğunu yaşadığını söyleyen Anna Park, hedeflerini ise şöyle açıkladı: “Türkiye'deki tek Güney Koreli güzellik uzmanı olarak hayalim, ülkede henüz bilinmeyen Güney Kore güzellik tekniklerini detaylı ve hassas bir şekilde öğretmek. Tabii şu anda bilgi ve deneyimlerimi paylaşıyorum ancak Türk güzellik uzmanlarının daha fazla teknikler uygulama yapmasına yardımcı olmayı amaçlıyorum. Ben Türkiye'nin güzellik sektörünü ve sahip olduğu güzellik tekniklerini daha da geliştiren kişi olmak istiyorum.”