15.12.2023 - 06:47 | Son Güncellenme:
Derleyen: Betül Yasemin Keskin / Milliyet.com.tr - Pek çok kişi hayatının geri kalanını çalışmadan rahatça sürdürmeyi isteyebilir. Ancak bazen şansınız yaver gitse de her şey hayal ettiğiniz gibi olmayabiliyor. ABD'nin Alabama eyaletinde yaşayan Tonda Dickerson adlı genç kadın da bu örneklerden biri. Bir waffle restoranında garsonluk yapan Dickerson'ın hayatı tek seferde aldığı 10 milyon dolarlık bahşiş sonucunda adeta tepetaklak oldu, hem de oldukça ilginç bir şekilde!
BAHŞİŞ YERİNE PİYANGO BİLETİ
Takvimler 6 Mart 1999'u gösteriyordu. Henüz 20'li yaşlarının başında olan Tonda Dickerson adlı genç kadın, ABD'nin Alabama eyaletindeki bir waffle dükkanında çalışıyordu. Geçimini garsonluk yaparak sağlayan genç kadın, eşinden henüz yeni boşanmış ve kendi ayakları üzerinde durmak için adeta gecesini gündüzüne katıyordu. Hayatının dönüm noktasında her zamanki gibi restorandaydı. Edward Seward adlı bir adam, restoranın müdavimleri arasındaydı ve Dickerson'ın yoğun bir çalışma temposu içinde olduğuna tanıklık etmişti. ABD'deki bahşiş sisteminden ötürü herkes gibi Seward'ın da garsona bir bahşiş bırakması gerekiyordu. Ancak Seward, Dickerson'a bahşiş vermek yerine piyango bileti vermeyi seçti. İşte bu olay, genç kadın için bir dönüm noktası oldu.
ABD'deki işletmelerde bahşiş vermek oldukça yaygın hatta zorunlu bir eylem. Bir kişinin bahşiş bırakmaması yazılı olmayan kurallara göre büyük bir saygısızlık olarak kabul ediliyor.
PARAYI BÖLÜŞME SÖZÜ VARDI
Edward Seward, genç kadına piyango bileti verirken Dickerson'la da kısa bir sohbet gerçekleştirdi. Aralarında yaptıkları anlaşmaya göre Dickerson, piyangonun kendisine çıkması halinde parayı Seward ve diğer çalışma arkadaşları arasında bölüşeceğine dair bir söz verdi. Dickerson, bu sözü piyangonun ona çıkmayacağını düşünerek vermişti. Ancak hayat ona büyük bir oyun oynadı. Çünkü piyangonun vurduğu talihli kişi Dickerson oldu.
10 MİLYON DOLARIN SAHİBİ OLDU
Waffle dükkanında çalışanlar ellerindeki bileti kontrol ettiklerinde hüsrana uğradı. Dickerson ise elindeki piyango biletiyle talihli numaraların aynı olduğunu fark ettiğinde gözlerine inanamadı. Tam 10 milyon dolar (yaklaşık 288 milyon lira) kazanmış, artık bir milyoner olmuştu.
Piyango biletindeki şansı sayesinde hayatının geri kalanı boyunca çalışmasına gerek olmadığını düşünen genç kadın yine de zekice bir harekete imza attı. Kazandığı paranın 10 yıl boyunca ayda 375 bin dolar (yaklaşık 10 milyon lira) şeklinde taksit olarak ona ödenmesini talep etti.
Dickerson'ın milyoner olduğunu gören ve duyan çalışma arkadaşları hatta ona o bileti bahşiş olarak veren Seward, Dickerson'a verdiği sözleri hatırlattı. Ancak Dickerson, milyoner olduktan sonra sözünde durmadı ve parayı bölüşmeyi kabul etmedi.
İKRAMİYEYİ PAYLAŞMAYINCA OLANLAR OLDU
İkramiyeden elde edilen kazancın yalnızca Dickerson'a kalmasını adil bulmayan iş arkadaşları, genç kadının aralarındaki sözlü anlaşmaya ihanet ettiğini söylediler. Kendisine yöneltilen eleştiri oklarını hiçbir şekilde üzerine alınmayan Dickerson sonunda çalışma arkadaşlarıyla davalık oldu. Arkadaşları ve Edward Seward, Dickerson sözünü tutmadığı için genç kadına karşı dava açtılar.
İkramiyeyi paylaşmayı kesinlikle reddeden Dickerson'a mahkemeden de olumsuz yanıt geldi. Mahkemeden çıkan karara göre Dickerson biletten çıkan piyangoyu paylaşmak zorundaydı. Sonunda bir uzlaşmaya varıldı ve Dickerson çalışma arkadaşlarına 3 milyon dolar (86 milyon lira) ödemeyi kabul etti. Ancak Edward Seward'ın kamyonet talebi mahkeme tarafından reddedildi ve dava düştü.
Yaşadığı bu olaydan sadece 3 milyon dolarlık bir kayıpla sıyrılacağını düşünen Tonda Dickerson için hikâye aslında yeni başlıyordu. Dickerson'ın milyoner olduğu duyan eski eşi de yolunu kesti, taciz ve tehdit etti. Hatta tehditlerin sonunda genç kadının kapısına dayandı ve onunla tartışmaya başladı. Aralarında yaşanan fiziksel kavgada her iki taraf da yaralandı. Olayın mahkemeye taşınmasından sonra basının da dikkatini çeken olaylar, davayı Dickerson'ın kazanmasıyla sonuçlandı.
ELİNDE SADECE 1 MİLYON DOLAR KALDI
Önce iş arkadaşlarıyla sonra bahşişi veren kişiyle davalık olan, tüm bunlardan sonra eski kocasıyla fiziksel kavga sonucunda başka bir davanın tarafı olan genç kadının başı son olarak ABD Vergi İdaresi'yle derde girdi. Dickerson, eski kocası tarafından kaçırılmadan önce ikramiyeyi güvende tutmak için '9 Mill' adında bir şirket kurmuş ve hisselerinin yüzde 49'unu kendi üstüne kalan yüzde 51'lik kısmını da aile bireylerinin üzerine yapmıştı. Bu olayın ardından Dickerson'ın tamı tamına 771 bin 570 dolarlık (yaklaşık 22 milyon lira) bir vergi borcu çıktı. Ancak Dickerson bu parayı ödemeyi de reddetti ve hakkında yine dava açıldı. Borcunu ödemeyi reddeden kazandığı parayı arkadaşlarıyla bölüşmeyen Dickerson'ın mahkeme sonucunda elinde yalnızca 1 milyon 119 bin 347 dolar (yaklaşık 28 milyon lira) kaldı.
10 milyon dolarlık bir bahşişi şans eseri kazanması sonucu hayatı tepetaklak olan ve başına gelmedik iş kalmayan Dickerson, hayata tutunmaktan vazgeçmedi. Kadının bugünlerde şans oyunları oynanan bir mekanda çalıştığı biliniyor.