04.12.2013 - 14:43 | Son Güncellenme:
Hacettepe Üniversitesi Spor Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ziya Koruç, düzenli egzersizin, mutluluk hormonu salınımını arttırarak, kişinin stresli durumlara ve depresyona karşı daha dayanıklı hale gelmesini sağladığını söyledi.
Spor psikoloğu Koruç, egzersizinstres, özgüven, akademik başarı ve liderlik becerileri üzerindeki etkisine değinerek, "Davranış değişikliğinde etkili olan ve plazma betaendorfin olarak bilinen kimyasalın, egzersiz yapanlarda beş kat artış gösterdiği bazı çalışmalarla ortaya konuldu. Organizma, egzersiz ile salınımı artırılan endorfinle yani mutluluk hormonu eğlence ve zevk almayı artırmaktadır" dedi.
"Depresif hastalarda endorfin eksikliğine bağlı olarak organizma içe kapanmakta, hareketsizleşmekte, arpacı kumrusu gibi görünüm vermektedir" diyen Koruç, "İngiltere'deki sosyal güvenlik kurumları, ağır depresyon vakalarının dışında depresyon ilaçlarına para ödemeyi durdurdu. Bu gibi vakalarda ilgili kurumlar, hastaya, egzersiz yapmasını öneriyor" ifadelerini kullandı.
"Akademik başarı da artıyor"
Düzenli egzersizin akademik başarı üzerinde de etkili olduğunu söyleyen Koruç, "Egzersiz sayesinde algılama işlevleri gelişmektedir. Bu özellikle daha fazla oksijen ve glikozdan kaynaklanmaktadır. Kişi böylece yaşadığı olaylar ya da durumlar arsındaki ilişkileri kurmakta daha hızlı davranabilecektir. Bu da kişinin genel başarısında etkili olacaktır" diye konuştu.
Düzenli egzersiz yapan ABD'li 35 büyük şirketin yöneticileriyle gerçekleştirilen bir çalışmaya değinen Koruç, şöyle devam etti: "Bu çalışma bize spor yapan kişilerin takım olma, paylaşma ve liderlik etme konusundaki becerilerinin, iş hayatındaki başarılarında da etkili olduğunu gösteriyor. Bu konuda spor yapma alanlarının yeterliliği büyük önem taşıyor. Yetişmiş personelin istihdamının sağlanması gerekiyor. Spor tesislerinin kapıları sabaha kadar açık olmalı ve insanlar istedikleri zaman oralardan faydalanabilmelidirler."
"İş saatlerinde egzersiz için özel zaman ayırılabilir"
Son yıllarda metabolit hastalıkların ve obezite sorunlarının arttığına dikkati çeken Koruç, "Egzersizin özendirilmesi için çeşitli kampanyalar düzenlenebilir. İş saatlerinde egzersiz için özel zaman ayırılabilir. Örneğin Japonya'da sabah mesai başlamadan önce işyerlerinde egzersiz yapılır. Çin'de sabah erken saatlerde caddelerde ya da meydanlarda egzersiz yapan kişileri sıklıkla görebilirsiniz" şeklinde konuştu.
Avrupa Birliği'nin istatistik kurumu Eurobarometre'nin yaptığı bir araştırmaya göre kişinin eğitim seviyesi azaldıkça ve doğuya doğru gidildikçe egzersiz yapma oranının düştüğünü kaydeden Koruç, sözlerini şöyle tamamladı: "Örneğin Almanya, Fransa ve İngiltere'deki egzersize katılma oranları ile Bulgaristan ve Yunanistan'daki egzersize katılım oranları arasında önemli fark var. Kuzey ülkelerinde yaşayanlar egzersize, güneyde yaşayanlardan daha fazla zaman ayırmaktadır. Bunlar ülkelerin politikaları, eğitim düzeyi ve spor alanlarına ayrılan alanlarla da yakından ilişkilidir."