16.08.2023 - 09:27 | Son Güncellenme:
Derleyen: Oğuzcan Atış / Milliyet.com.tr - Havacılık tarihi, birçok kazayı da içinde barındırıyor ve hemen her kaza kendine özgü detaylarıyla, bir daha benzer bir kaza yaşanmaması için alınacak derslerle dolu. Bu kazalar içinde en çok dikkat çeken ise pilotların tüm çabalarına rağmen tarihte tek uçağın karıştığı en büyük uçak kazası olarak bilinen Japon Havayolları’na ait 123 numaralı uçuş.
Tarihler 12 Ağustos 1985’i gösterdiğinde Japon bayrak taşıyıcısı Japon Havayolları’na ait JA8119 tescilli, 123 uçuş numaralı Boeing 747 Japonya’nın Osaka şehrine gitmek üzere Tokyo Haneda Havalimanı'ndan kalkış için gerekli izinleri alıp pist başı yaptığında her şey olması gerektiği gibi ilerliyordu. 11 yaşında olan ve ağırlıklı olarak iç hat uçuşlarından kullanılan uçak görünürde hiçbir yapısal probleme sahip değildi. Ancak bu durumun böyle olmadığı kısa süre sonra anlaşılacaktı.
Kalkıştan 45 dakikadan daha az bir süre içinde acil durum bildiren uçak, yolcu ve mürettebat dahil olmak üzere toplamda 524 yolcusuyla, Tokyo’nun kuzeybatısında bulunan Takamagahara Dağı'na çarparak kırıma uğradı. Havacılık tarihinde tek bir uçağın karıştığı en büyük kazadan ise sadece 4 kişi mucizevi şekilde kurtuldu. Kazanın ardından yapılan incelemede Japon Havayolları’na ait 123 numaralı uçuşu büyük bir felakete çeviren olay örgüsünün 7 yıl önce başladığı tespit edildi. Peki 123 numaralı uçuşu bir felakete çeviren şey neydi?
PATLAMA MEYDANA GELDİ
Tokyo Havalimanı'ndan 12 dakikalık rötarla kalkış yapan Boeing 474, deneyimli bir kokpit ekibi tarafından idare ediliyordu. Uçuş ekibi 49 yaşındaki kaptan pilot Masami Takahama, 39 yaşındaki ikinci kaptan Yutaka Sasaki ve 46 yaşındaki uçuş mühendisi Hiroshi Fukuda'den oluşuyordu. Üç isim de yüksek uçuş saatlerine sahipti ve bu sürelerin önemli bir kısmı da Boeing 474’lerle yapılan uçuşlarda geçmişti. Her ne kadar uçuş ekibi deneyimli olsa da havada karşı karşıya kalınan durumlar daha önce pek eşine rastlanan türden değildi.
Japon Havayolları’na ait Boeing 747'nin patlamadan sonra kuyruk kısmındaki oluşan hasar
Kalkıştan yaklaşık 12 dakika seyir irtifasına ulaşan uçağın kuyruk kısmında büyük bir patlama gerçekleşti. Basınç perdesinde yaşanan patlama, uçağın kuyruğunda ciddi hasara yol açtı, dikey dengeleyici ve uçağın arka kısmında bulunan yardımcı güç ünitesinin uçaktan kopmasına neden oldu. Bu durum uçağın hidrolik sistemlerinin de arıza yapmasına neden oldu ve art arda gelişen olaylar sonucunda pilotlar uçağın kontrolünü kaybetti.
Kontrolden çıkan ve havada yukarı aşağı ani dalışlar yapmaya başlayan uçakta oksijen maskeleri açıldı, hava trafik kontrol memurlarına acil durum bildiren pilotlar uçağı dengede tutmak için yoğun bir mücadeleye başladı. Ancak rotasından sapan ve pilotların yoğun çabasıyla bir süre dengede kalmayı başaran uçak sadece 32 dakika havada kalabildi. Kontrolden çıkan devasa Boeing 474, yüksek bir süratle Takamagahara Dağı'na çakıldı.
SON ANLARINDA VEDA MEKTUBU YAZDILAR
Pilotların her şeyi denemelerine rağmen önüne geçemediği korkunç kazada 520 kişi hayatını kaybederken mucizevi şekilde 4 kadın hayatta kalmayı başardı. Kazadan sağ kurtulan 12 yaşındaki Keiko Kawakami, kaza bölgesine çok yakın bir ağacın dallarına asılı halde bulundu.
Olayın ardından kaza bölgesine yakın bir bölgede bulunan ABD üssünde görevli personel kurtarma operasyonu için harekete geçmiş olsa da Japon yetkililer arama kurtarma görevinin durdurulmasını istedi. Arama ve kurtarma görevi Japon ekipleri tarafından yapılacaktı. Japon ekipler kazanın ertesi sabahı kaza bölgesine ulaştığında enkaz çevresinde hayatını kaybeden bazı kişilerin gece boyu soğuk havaya maruz kalarak veya aşırı kan kaybından öldüğü anlaşıldı. Enkazda yapılan aramalarda, kurtulamayacaklarını anlayan bazı yolcuların ailelerine yazdığı veda mektupları bulundu.
Kaza sonrasında yapılan incelemede felaketi başlatan olaylar zincirinin 7 yıl önce başladığı ortaya çıktı. Devasa Boeing 747, kazadan tam 7 yıl önce bir iniş sırasında pilot hatası sebebiyle kuyruğunu piste sürtmüş, yaşanan olayda 25 yolcu yaralanmıştı. Olayın ardından onarılarak hizmete geri dönen uçağın yeteri kadar iyi onarılmadığı, uçakta oluşan kılcal çatlakların zaman içinde giderek yayıldığı ve büyüdüğü, kazanın arkasında bu nedenin olduğu ortaya çıktı. Müfettişler, onarımın Boeing'in onaylı spesifikasyonlarını karşılamadığını tespit etti.
38 YIL GEÇTİ ANCAK ACILARI HÂLÂ TAZE
Geçtiğimiz 12 Ağustos’ta kazanın 38. yıl dönümü vesilesiyle kaza bölgesinde bulunan anıtta toplanan kurbanların yakınları, kazada hayatını kaybedenleri bir kez daha andı. Basına konuşan bazı kurban yakınları, arama kurtarma operasyonuna çok geç kalınmasının ölü sayısını arttrdığını düşündüğünü ifade ederek felaketin ardından insanları kurtarmak için daha fazla bir şey yapılıp yapılamayacağını sorguladıklarını ifade etti.
Kazada hayatını kaybeden kurbanların yakınları tarafından kurulan derneğin başkanı Kuniko Miyajima, "Hepimiz güvenlik ve barış arzusunu paylaşıyoruz" şeklinde konuşurken, aynı kazada 9 yaşındaki oğlunu kaybeden 76 yaşındaki bir başka acılı anne ise yaşanan trajediden öğrenilen derslerin gelecek nesillere aktarılması gerektiğini dile getirdi.