Kanser ve Depresyon İlişkisi
Türü, tümörün yapısı ve oluştuğu bölgeye göre değişik isimler alsalar da günümüzde bazı kanser vakaların neden ve hangi sebeplerden ortaya çıktığı hala net olarak açıklanamamaktadır.
Tıbbın ve onkolojinin hem dünyada, hem de ülkemizde bu kadar ilerlemesine rağmen bazı kanser vakalarında nedenler, hala tam olarak açıklanamıyorsa o zaman; kansere neden olduğu bilinen genetik, beslenme ve çevresel faktörlerin dışında kanserin ortaya çıkmasında ve tetiklenmesin de başka nedenlerinde etkili olduğunu ifade etmemiz ve bundan şüphe duymamız yersiz olmayacaktır.
Kansere neden olan genetik, beslenme ve çevresel faktörler gibi herkesin hemfikir olduğu sebeplerin dışında ‘‘fakat çoğu kişi tarafından göz ardı edilen’’ diğer faktörler nelerdir?
Depresif Kişilik Yapısı.
Elbette hayatlarının bir döneminde, zorlu hayat koşulları içinde hepimiz zaman zaman depresif dönemlerden geçmişiz ve depresyonu yaşamışızdır, fakat burada bahsettiğimiz depresyon; hayatları boyunca negatif düşünceleri alışkanlık haline getirmiş ve olumsuz düşünmeyi hayat tarzı, hayata bakış açısı olarak geliştirmiş kişiliklerdir.
Hayatınızın olumsuz gittiği bir dönemi veya bir yakınınızı kaybettiğiniz dönemdeki duygularınızı ve düşüncelerinizi bir an olsun tekrar hatırlayın…
Bu sürece ne kadar dayanabilirsiniz? Ve sizin enerjinizi, gücünüzü nasıl etkilediğini hatırlayın.
Gördüğünüz gibi kısa bir süre dahi olsa; yaşanan depresyon insanların psikolojisini, motivasyonunu ve vücut direncimizi nasıl etkilemektedir?
Geçici sürelerde bile yaşanan bu depresyon; hem ruh sağlığımızı, hem de beden sağlığımızı bu kadar etkiliyorsa; depresif kişiliği yaşam tarzı haline getirmiş ve uzun süre depresyonu yaşamış kişilerin ruh ve beden sağlıklarının ne kadar yıprandığını tahmin edebilmek hiç te zor olmayacaktır.
İmmün Sistemin Zayıflaması
Çünkü depresyon sadece ruh sağlığını olumsuz etkilemekle, hayata negatif bakmamızı sağlamakla, hayattan keyif almamızı engellemekle, mutsuz olmamıza neden olmakla kalmıyor, aynı zamanda immün sistem dediğimiz vücudun bağışıklık siteminin çökmesine ve böylece vücudun direncinin, mücadele gücünün kırılmasına neden olmaktadır. İmmün sistem bugün hastalıklarla mücadelede vücudun en büyük kalkanı ve kuvvetidir, eğer biz bunu beslenmemizle, psikolojimizle güçlü tutmazsak, güçlendirmezsek kanser ve tümörler dahil birçok hastalığın kolaylıkla vücudumuzda yerleşmesine, çoğalmasına ortam hazırlamış oluruz.
Sonuç olarak; genetik yapımız dışında beslenme ve çevresel faktörleri kontrol altına alarak daha sağlıklı yaşamamız mümkündür, ama burada asıl vurgulamak istediğim tüm bunların dışında; depresif bir kişilik yapısı ve olumsuz düşünme eğilimi insanların psikolojilerini ciddi derecede bozarak hem hayattan zevk almalarını, mutlu olmalarını engellemekte, hem de vücudun en büyük savunma gücü olan bağışıklık sisteminin zayıflamasına ve kanser ve tümörler dahil birçok hastalığın ortaya çıkmasında vücudu zayıf düşürmekte ve ortam hazırlamaktadır.
Kanser tedavisinde en büyük destekçinin moral ve umut olduğunu unutmayın…
Psikolog Bekir F. Örmeci
Facebook: Bekir F. Örmeci