Günümüz teknolojisiyle kısırlık tedavileri ve tüp bebek oldukça gelişmiştir. Sorunların büyük bir kısmı tedavi edilebilirken, tedavi aşamaları da çiftlerin günlük hayatlarını sekteye uğratmayacak şekilde geliştirilmiştir. Tüp bebek tedavisi için her geçe gün yeni bir yöntem söz konusu olup, mevcut yöntemler geliştirilmekte ve dolayısıyla gebelik şansı arttırılmaktadır.
Tüp bebek tedavisi ile bebek sahibi olabilme başarısı kişiden kişiye, genel sağlık durumlarına, kısırlık sebeplerine göre değişkenlik göstermektedir. Ancak tüp bebek başarısını oranla ifade edecek olursak, %70'lere kadar yükselmiştir diyebiliriz. Gerek, tedavi yöntemleri, gerekse labarotuvar koşulları ve bilgisayar teknolojileri sayesinde çiftlerin bebek sahibi olma şansı arttırılmıştır.
Yüksek motivasyon, yüksek başarı şansı!
Tüp bebek tedavisinde, ilk aşamadan son aşamaya kadar anne adayının morali ve motivasyonu yüksek olmalıdır. Stresin tedavi şansını olumsuz olarak etkilediği yapılan birçok bilimsel araştırmayla kanıtlanmıştır.
Elbette ki stressiz bir tüp bebek tedavisi düşünülemez, ancak bu tedavinin kontrol altında tutulması gerekir. Hayatınızı sekteye uğratacak, sizi çeşitli ruhsal problemlere sürükleyecek bir stres yoğunluğu şüphesiz başarı şansınızı azaltacaktır.
Bu sebeple tedavi süresince, yaşanabilecek her türlü olumsuzluğa karşı gardınızı almasınız. Bu süreçte, tedavinizi kötü etkileyecek ortamlarda bulunmamalı, sakin ve huzurlu olabileceğiniz yerlerde bulunmasınız.
Tüp bebek tedavisinde iki seçenek vardır. Başarılı olmak ve başarısız olmak. İkisine de tedavi boyunca aynı ihtimalleri vermek çiftler için en sağlıklısıdır. %50 başarılı olacağına, %50 de başarısızlığa hazırlanmak, ruhsal çöküşler ya da aşırılıktan sizi koruyacaktır.
Başarılı olacağınıza çok fazla inanmak, eğer ki gebelik sağlanmazsa sizi ruhsal açıdan oldukça yıkabilir. Bu sebeple gerçekçi olmanız gerekir.
Aynı şekilde başarısız olacağınıza inanmanız da sizi strese sokacak ve gerçekten de başarı şansınızın kötü etkilenmesine sebep olacaktır.
Gerçekçi bekletilerinizle motivasyonunuzu yüksek tutun.
Bu sefer gebelik sağlanamazsa, ikinci denemede gebelik şansına sahip olabileceğinizi bilmelisiniz. Şayet başarısız olunursa, ikinci deneme için daha ayrıntılı değerlendirmeler yapılır ve böylece başarı şansınız artabilir bile.
Yeniden denenen tedavilerde anne adayının şansı daha fazla olabilir. Çünkü, anne adayı psikolojik olarak deneyimlediği bir tedaviye yeniden girer. Artık aşamaları biliyordur. Yapmaması gereken şeyleri öğrenmiştir. Rahim hazırdır. Denemek için tüm materyalller de hazırdır.
Stres, yalnızca tüp bebek tedavisini değil, bütün hastalıkların tedavisini olumsuz etkilemektedir. İnsanlar hayatlarının her anında stres yaşabilir. BU oldukça doğaldır, ancak önemli olan stresin yoğunluğudur.
Kendinizi stresin kollarına bırakmamalısınız. Stresi siz kontrol etmelisiniz. Motivasyonunuzu elden bırakmamalısınız.
Unutulmaması gereken bir diğer konu da kısırlığın herhangi bir hastalıktan farkı olmadığıdır. Artı olarak ”kısırlık” özel bir durum değildir. Her hastalık gibi tedavi edilmesi getiren bir sorundur. Başarı şansı, başarısızlıktan daha fazladır.
Stresinizi düşünmeyip tedavinize odaklanmanız ve doğru hamleleri yapmanız, yeterli olacaktır.
Durum bozuklukları
Çocuk sahibi olamayan adayların ilk yaptığı davranış, bu durumu kabullenmemektir. Ardından ise öfke sorunu meydana gelir. Eşler birbirinde suç aramaya ve öfkelenmeye başlar. Daha sonra ise iletişim bozuklukları, güvensizlik, ilgisizlik baş gösterir.
Çiftler, olumsuzluklardan ziyade çözüm arayışına gitmelidir. Birbiri ile kavga eden, sürekli öfkeli olan bireyler, anne ve baba olmaya hazır olmayan adaylardır. Çocuk sahibi olmak isteniyorsa, anne ve baba olmanın sorumlulukları çocuk doğmadan alınmalı, çözüme odaklanılmalı ve anlayışlı olunmalıdır.
Stres, kısırlık tedavisi %5-15 arasında etkilemektedir.
Psikolojik etkenlerin bebeği olmayan ailelerde, uygulanan tedavilere olumsuz şekilde etki etmesi göz ardı edilemez.
Stres hormonal dengede bozulmaya sebep olur. Bu sebeple de kısırlığa dahi yol açabilir.
Prolaktin hormonunun yükselmesine sebep olarak kadında ve erkekte üreme sağlığı bile bozulabilir.
Stres, erkeklerde sperm sayısı hareketliliğinde azalmaya yol açar.
Bunun yanında boşalm ve ereksiyon sorunlarına da sebep olur.
Kadınlardaysa stres, yalnızca yumurtlama işlevlerini etkilemekle kalmaz, tüplerde spazma da sebep olur.
Bunun dışında progesteron hormonu üzerinde olumsuz etkilere yol açar ve mevcut gebeliğin sonlanmasına bile sebep olabilir.
Stresi azaltmak için
Anne ve baba adayları tüp bebekle ilgili doğru ve yeterli bilgiye sahip olmalı.
Bebek sahibi olmak için yapmaları gereken ufak hayat tarzı değişikleri bile öğrenilmeli.
Kulaktan dolma bilgilere ve şehir efsanelerine kula asılmamalı.
Çiftler arasında her şey konuşulabilmeli.
Şayet gerkeliyse psikolojik yardım almaktan çekinilmemeli.
Mümkünse anne adayının yoga, pilates gibi sporlar yapması faydalı olacaktır.
Çiftler birbirine karşı anlayışlı olmalıdır.
Mümkünse tüp bebek tedavi alındığı çok kişiye söylenmemeli. Bu stresi arttıracaktır.