YaşamOtomobil yerine uçağa binip işe gitti! Bu mahallede oturanlar çok mutlu: '1 saat sürüyor'

Otomobil yerine uçağa binip işe gitti! Bu mahallede oturanlar çok mutlu: '1 saat sürüyor'

10.12.2024 - 07:03 | Son Güncellenme:

Tarihin en büyük çatışmalarından biri, yalnızca savaşın değil, yaşam biçimlerinin de köklü bir dönüşümüne yol açtı. Öyle ki gökyüzüne duyulan tutku, terk edilmiş pistler ve hangarları sıra dışı bir yaşamın merkezine dönüştürmüş durumda. Bu mahallede oturanlar ise bugün bile işe giderken otomobilleri yerine uçaklarına biniyor.

Otomobil yerine uçağa binip işe gitti Bu mahallede oturanlar çok mutlu: 1 saat sürüyor

Derleyen: Melike Sarıkaya / Milliyet.com.tr - Havacılık tarihi, insanlığın gökyüzüne olan tutkusuyla şekillendi. II. Dünya Savaşı'nın gölgesinde başlayan pilot eğitimleri ve inşa edilen havaalanları, bir dönem insanlığın sınır tanımayan azminin simgesiydi. Ancak savaş sonrası gökyüzünden vazgeçmek istemeyen pilotların ilhamıyla bu miras, sadece uçakların değil, hayallerin de özgürce dolaştığı mahallelere dönüştü. Havacılık kültürünün bu özel yerleşim alanlarında, bir zamanlar savaşın hizmetinde olan gökyüzü şimdi bambaşka bir hikâye anlatıyor. Peki bu mahallelerde hayat nasıl bir maceraya dönüşüyor?

Haberin Devamı

Otomobil yerine uçağa binip işe gitti Bu mahallede oturanlar çok mutlu: 1 saat sürüyor

Foto: American Dream TV

HİÇBİRİ GÖKYÜZÜNDEN UZAK KALMAK İSTEMEDİ

II. Dünya Savaşı, havacılık tarihinde bir dönüm noktası kabul edilir. Savaş sırasında Amerika Birleşik Devletleri ve birçok ülkede uçak üretimi ve pilot eğitimi, savaş esnasında desteklemek adına büyük ölçüde artırıldı. Mesela ABD, 1939’da 34 bin olan pilot sayısını 1945’e gelindiğinde 400 binin üzerine çıkardı. Bu dönemde özellikle askeri uçaklar ve eğitim uçuşları için çok sayıda yeni havaalanları ve pistler de inşa edildi. Çünkü pilotlar, savaş alanlarında gerek lojistik desteğin sağlanması gerekse bombalama görevleri ve keşif faaliyetleri için kritik bir öneme sahipti. Ancak savaşın sona ermesiyle birlikte bu büyük altyapı gereksiz hale geldi. ABD'deki birçok hava üssü ve pist, askeri operasyonların sona ermesiyle ya terk edildi ya da sivil kullanıma açıldı. 

Haberin Devamı

ABD’de de savaş sonrası dönemde, elindeki eğitimli pilot fazlası ve mevcut altyapıyla uçak sahipleri ve havacılık meraklıları için özel fırsatlar sunmaya başladı. Bu dönemde ABD, sivil havacılığı teşvik etmek için politikalar geliştirdi, mevcut fazla uzman pilotlarla eğitimler düzenledi ve uçaklara olan ilgi daha da artmaya başladı. Ancak mevcut ticari havaalanları kişisel uçak sahipleri için uygun değildi. Bu durum ise farklı çözüm arayışına gidilmesine, özel pistler ve hava parkları yani havacılık mahalleleri şeklindeki yerleşim alanlarının doğmasına yol açtı. Aslında bu hava parkları yani havacılık mahallelerinin bu dönemde yaygınlaşmasının bir diğer nedeni de pilotların savaş döneminde edindikleri becerileri kullanmaya devam etmek istemeleri ve uçaklarını muhafaza edebilecekleri alanlara ihtiyaç duymalarıydı. Hiçbirisi gökyüzünden uzak kalmak istemiyordu.

Sivil Havacılık İdaresi (CAA) ise bu ihtiyacı karşılamak için çeşitli planlar oluşturdu ve ülke genelinde yeni hava parkları kurulması yönünde çalışmalar yapıldı. İşte bu aşamada ise devreye, savaş döneminde yapılan ve artık gereksiz hale gelmiş olan havaalanları girdi. O havaalanlarını dönüştürülmeye başlandı. Bugün ise bu hava parklarının çoğunluğu, havacılık kültürünün bir mirası olarak, havacılığı bir hayal olmaktan öte hayatı haline getirmek isteyenlerin yaşadığı özel yerleşim alanlarına dönüşmüş halde.

Otomobil yerine uçağa binip işe gitti Bu mahallede oturanlar çok mutlu: 1 saat sürüyor


UÇAKLARINA BİNİP İŞE GİDİYORLAR

Bu mahallelerde yaşayanlar için uçaklar, otomobil kadar sıradan bir ulaşım aracı hatta evlerin önüne park ediliyor. Sabah kalkıp uçak hangarını açan bir pilot, iş toplantısına yetişmek için pistten kalkış yapabiliyor. Üstelik tatiller veya kısa hafta sonu kaçamakları için de uçaklar bir avantaja dönüşüyor. Aynı zamanda bu yerleşkelerde, mahalle sakinleri uzman pilotlar tarafından verilen eğitimlere katılabiliyor. Havacılık tutkunlarını bir araya getiren bu mahalleler, sadece bir yaşam alanı değil, aynı zamanda bir topluluk da oluşturuyor. Komşular arasında düzenlenen uçuş etkinlikleri, eğitim programları ve sosyal aktiviteler ile mahalle sakinleri daha sosyal ve aktif bir hayat da yaşamış oluyorlar.

Haberin Devamı

Kaliforniya’daki Cameron Airpark Estates, bu mahallelerin en bilinenlerinden birisi. 124 evin bulunduğu bu mahallede sokaklar özel olarak geniş bir şekilde, hatta tam olarak 100 metre genişliğe sahip olacak şekilde tasarlanmış halde. Böylece hem uçakların hem de arabaların kolayca hareket edebilmesi sağlanıyor. Yani arabanızı sürerken yanınızdan bir uçak geçebiliyor. Ayrıca bu mahalledeki posta kutuları ve sokak tabelaları bile havacılığa temasına uygun halde dizayn edilmiş halde. Uçakların kanatları tarafından kesilmemeleri ya da uçaklara zarar vermemeleri adına 3 metreden daha alçak yani kısa şekilde tasarlanmışlar.

Mahalle sakinlerinden Daniel Kurywchak, bu mahalledeki yaşamı şöyle özetliyor: "Buradan normal havaalanına inmek yaklaşık bir saat sürüyor. Sonra beklemeniz ve havaalanlarındaki kontrol süreçlerinden geçmeniz gerekiyor. Mahallede garaj kapısını açıyorsunuz ve uçağı çalıştırıyorsunuz, piste iniyorsunuz ve kalkış yapıyorsunuz."

Otomobil yerine uçağa binip işe gitti Bu mahallede oturanlar çok mutlu: 1 saat sürüyor
Foto: American Dream TV

7/24 UÇUŞ İMKANI: ÇOK SAYIDA MAHALLE VAR

Haberin Devamı

Mahalle sakinlerinden amatör pilot Burl Skaggs da 2003 yılında Cameron Airpark Estates'e taşınmasının ardından emekli olana kadar 7 yıl boyunca her sabah Palo Alto'daki işine uçakla gidip gelmiş. Artık emekli olmasına rağmen, halen daha düzenli olarak uçuşlar yapan Skaggs o dönem için şu ifadeleri kullanıyor: "2,5-3 saatlik bir araba yolculuğu yerine yaklaşık 35-40 dakikalık bir uçak yolculuğu yapıyordum. Artık işe gidip gelmiyorum, ancak hâlâ oynayabileceğim bir uçağım var.”

Cameron Airpark Estates gibi çok sayıda başka airpark yani havacılık mahallesi mevcut. Mesela Florida'daki Spruce Creek Fly-In Community, dünyanın en büyük ve en prestijli airparklarından biri kabul ediliyor. Mahallede 5 binden fazla sakin ve bin 300'den fazla uçak bulunuyor. Bu dev yerleşke sadece bir airpark olmaktan öte golf sahaları, restoranlar ve çeşitli sosyal aktivitelerle bir yaşam merkezi haline de gelmiş durumda. Arizona’daki Stellar Airpark ise yıl boyu uçuş yapılabilen bir havaalanına sahip ve mahalle sakinlerine 7/24 uçuş imkânı tanıyor. Burada da havacılıkla iç içe bir yaşam için her şey düşünülmüş. İçerisinde geniş hangarlar, direkt pist bağlantıları ve çok sayıda sosyal aktivite imkanı mevcut.

Vücut Kitle İndeksi Hesaplama

Sağlığınızı kontrol altında tutmak için Vücut Kitle İndeksi (VKİ) hesaplama aracını deneyin!

VKİ HESAPLA
Yazarlar