İlişkiler hakkında sorular hiçbir zaman son bulmayacak. Özellikle kapalı bir kutu gibi davranan erkeklerin gerçekte ne düşündükleri hep merak konusu olacak. Neden aldatırlar, aslında ilişkiden ne beklerler, onlar için hangi kadın tipi vazgeçilmezdir, taktikler ne kadar işe yarar? Sorular çoğaltılabilir; peki bu soruları kim yanıtlayacak? İlişki Danışmanı Baturay Özden yazdığı ‘Erkeğin Pin Kodu’ kitabıyla kadınların tüm sorularına yanıt vermeye çalışmış. “Asıl adamlık 3-5 kadını bir arada idare etmek değil, bir kadını mutlu edebilmektir” diyen Özden, tam da bu bakış açısıyla hayatının aşkını arayan kadınlarla tüm bildiklerini paylaşmış.
Tara Kitap’tan çıkan ‘Erkeğin Pin Kodu’ kitabı ile kadınlara bir ilişkiyi zekice ‘yönetmeleri’ için rehberlik eden Özden, “Evet, ruh eşini bulmak diye bir şey var, bu bir efsane değil; size onu tanımanız için tüm tüyoları vereceğim” diyor. Kadınların merak ettiği tüm soruları erkek gözünden filtresiz bir şekilde cevapladığını söyleyen Özden’e birkaç soru da ben sordum. İşte bir erkeğin gözünden ilişkilere dair ‘filtresiz’ yanıtlar…
- Kitapta ‘Kaçan Kovalanır mı?’ diye bir başlık var. Hakikaten kaçan kovalanıyor mu, yoksa bu artık eski bir taktik mi?
İlişkilerde taktik uygulamak belki insanlık tarihi kadar eski ama insanların kişisel farkındalıkları arttıkça bu tarz oyunlar ters teper. Kendinizi ancak aptal bir adama kaçarak kovalatabilirsiniz, zeki bir erkek daha ilk günden ne yapmaya çalıştığınızı anlayacak; ya bu oyunun bir parçası olmayacak ya da o sizinle oynayacaktır. Bu durumda da çiftler mutlu olmaya mı, satranç tahtasında diğerini mağlup etmeye mi çalışıyor belli olmuyor. Bu, kazananı olmayan bir oyun çünkü sonuçta iki tarafı da mutsuz ediyor.
- Peki sizin öneriniz ne?
Gerçek olmak! Kadınlar meclisinde arkadaşların ‘tavsiyelerine’ çok kulak asmamak gerek. Taktiklerinin işe yaradığını söyleyenlere de ne yazık ki kötü bir haberim var, ne yazık ki aptal bir erkekle birliktesiniz.
- Erkekler için hangi kadın vazgeçilmez olabilir bu durumda?
Her erkek için vazgeçilmez olmanın kriterleri farklılık gösterebilir, ancak size her insanda işe yarayacak harika bir formül verebilirim. Her şeyden önce bir erkek için ‘onun olan’ vazgeçilmezdir. Tüm ruhunuz ve bedeninizle sevdiğiniz erkeğe ait olduğunuzu hissettirmeniz gerek. Karşınızdaki erkeğin ne olursa olsun onun yanında olduğunuzu iliklerine kadar hissetmesi gerekiyor. Eğer bir erkeğin; ‘Acaba hasta olsam bana bakar mı?’, ‘İşlerim kötü gitse benimle birlikte olmaya devam eder mi?’, ‘Zor anlarımda yanımda olup beni destekler mi?’ gibi çok temel sorularına ‘Evet’ cevabını vermesini sağlayamıyorsanız, vazgeçilmez olmayı da beklemeyin.
- Erkekler için en çok etkileyici olan şey ne?
Evet, fiziksel özellikler, ten uyumu gibi şeyler çok önemli ama asıl ‘para’ eden şeyin dürüstlük ve samimiyettir. Sizinle ne kadar gülebildiğimizdir bizim için önemli olan. Güldüğümüzde salgılanan seratonin hormonu yüzünüzdeki makyajdan ya da üzerinizdeki elbiseden çok daha etkilidir. Sizinle ne kadar çok konuşabildiğimiz, anlamasanız bile hobilerimizi merakla dinlemeniz ve öğrenmeye çalışmanızdır gerçekten bizi etkileyen. Zamanı unuturcasına konuşmak bizi size bağlayan elementtir.
- Bir de bir türlü çözemediğimiz aldatma konusu var. Sizce erkeklerin bu sadakatsizliğinin altında yatan sebep ne?
Erkeklerin skor peşinde koşmalarının görünürde iki temel sebebi var. Görünürde, ‘Erkek adam yapar’, ‘Erkeklerin biyolojisi böyle’ tezlerin arkasına sığınmak mümkün ama işin bir de görülmek istenmeyen boyutu var. Dünyanın her yerinde erkekler güçleriyle övünmeyi sever ve çoğu erkek için ne kadar çok kadınla birlikte olduğu bir övünç, bir güç kaynağıdır. Çünkü bu arzu edilen, sevilen, beğenilen erkek olduğunun kanıtıdır. Amma ve lakin sürekli başka kadınlarla birlikte olma peşinde koşan erkeklerin genellikle ‘özgüven’ sorunu vardır. Ve aslında özgüveni olmayan, zayıf bir erkek, birlikte olduğu kadınlar üzerinden kendini ispatlamaya çalışır. Ama zeki bir erkek, özgüvenini seks hayatına bağlamaz. Bu, tutunacak fazla dalı olmayan erkeklerin yöntemidir.