Önünden gri ve beyaz bulutlar geçse de gökyüzü hep oradadır ve hep orada olacaktır. Tıpkı gökyüzü örneğindeki gibi gerçek benliğimiz ile aramızda gri ve beyaz bulutları andıran enerji alanı vardır. Bu enerji alanında geçmiş travmalarımıza ait enerjiler yer alır. Bu alan ne kadar daralır ise gerçek benliğimiz de o kadar görünür hale gelecektir.
“Peki, bu alan içerisindeki enerjiler yok edilebilir mi?”
“Yok edilemez ama buzun su, suyun buhar haline gelmesi gibi form değişikliği yapılabilir” İşte bu enerjinin formunu değiştirecek güçlü tekniklerden biri de nefestir. Birbiri ile bağlantılı nefes yaptığınızda bedende yüksek frekanslı enerji alanı oluşur. Bedendeki durağan enerjiler bu yüksek frekanslı enerjiye doğru çekilerek form değiştirirler. Nefes yapan insanların bir anda huzuru bulması, stresten kurtulması işte bu mekanizma ile gerçekleşmektedir. Geçmişte ben de bu mekanizma sayesinde tekrardan yapılandım. Nasıl mı? Kısaca anlatayım;
Geçmişte iyi bir işim, güzel bir evim, keyifli olduğunu düşündüğüm bir hayatım vardı. Ancak çok mutlu değildim. Çabuk sinirleniyor ve sevdiğim insanları üzüyordum. Hatta bir akşam benzin istasyonundan benzin alırken şu an ne olduğunu hatırlamadığım bir sebepten dolayı fizikken benden daha güçlü ve büyük olan bir adama laflarımla saldırmıştım. Sanki içimde birden fazla insan var gibiydi. Hiçbirisini de tanımıyordum. O günden sonra insanları daha fazla üzmeme kararı aldım. Ancak bunu nasıl yapacağımı bilemiyordum. Aradan bir iki hafta geçmişti ki bir akşam gittiğim kokteyl partide bir grup insanın psikiyatrise gitmekten bahsettiklerini işittim ve hiç tereddüt etmeden hakkında konuştukları psikiyatrisin iletişim bilgilerini aldım. Gururum incinme pahasına da olsa sonraki ilk hafta sonu psikiyatriste gittim. Psikiyatrist ilk görüşmemizde “ Size herhangi bir ilaç öneremem, siz karakter değişikliği yapmak istiyorsunuz, bu zorlu bir yolculuktur, emin misiniz?” diye sordu. İnsanlara zor anlar yaşatmanın adı “karakter değişimi” ise şu karakter değişikliği denilen şeye bir an evvel başlamak istiyordum. 8 aylık terapi sürecinden sonra kendimi eskiye nazaran daha iyi hissetmeye başlasam da hala o çok arzuladığım huzura ulaşamamıştım. Sadece öfkemi bastırma konusunda maharet kazanmıştım. Sonunda evren bu konudaki kararlılığıma inanmış olacak ki karşıma nefesi çıkarttı. 3 ay boyunca katıldığım uzun soluklu nefes çalışmaları sonrasında artık huzuru hissetmeye başlamıştım. Sonraki yıllarda sırasıyla kendi kendini sabote ve otoriteye karşı gelmeye dayalı kahramanlık öyküleri, alışveriş, anne ve iş gibi bağımlılıkları bıraktım. Ve tüm bunlar sadece nefes alarak gerçekleşti. Peki, nefes bunu nasıl başarmıştı?
“Nefes zihinsel sağlığımızın anahtarını taşır, çünkü nefes alışımızın derinliğini, ritmini ve hızını değiştirerek kimyamızı ve ayrıca tutumumuzu bilinçli şekilde değiştirebiliriz. Bu değişiklikleri yaparken, daha pozitif bir zihin – beden haline kendimizi adamak için perspektiflerimiz ve tutumlarımız değiştirilir, böylece esenlik duygumuz dramatik şekilde gelişir. Artan oksijen yalnızca fiziksel beynin ve bilinçli zihnin uyanıklığını ve zihinsel berraklığını artırmaz, ayrıca bilinçaltı zihne erişir, depolanmış negatiflik ve baskılanmış duyguların köklerini etkili şekilde iyileştirir ve daimi olarak çözer. Bu daha derin duygusal seviyelerde, Transformal Nefes bilinçaltı zihinden kaynaklanan negatifliğin silinmesi ve daimi olarak temizlenmesinin bütünleşmesi ile sonuçlanır (*)
Gerçekten de nefesle sakinleştirici kullanmadan zihninizi sakinleştirebilir, yaşamınızda olanlara daha net ve objektif bir bakış açısıyla bakma hali kazandırabilir. Yani huzuru bulmak, barışı hissetmek mümkündür. Önemli olan bunu ne kadar istediğinize karar vermenizdir!
Sevgiler
www.yourwishisyourreality.com
(*) Dr. Judith Kravitz’in” Derin Nefes al Neşe ile Kal” isimli kitabından alınmıştır.