Değişimin varlığını bilmenin ötesine geçtiğimizde başka bir deyişle değişimi gerçekten hissetmeye başladığımızda yaşam çok zor olmayabilir. Bunun için aklımızı değişim gerçeğine açmak gerekiyor. Aklın açık olması derken neyi kast ettiğimi basit bir uygulamayla anlatmak istiyorum.
Şimdi gözlerinizi kapatın. Hayatınızda olduğu için şükrettiğiniz bir insanı hayal edin. Seçtiğiniz bu insan şu sıralar hayatınızda olan bir kişi olsun. Şimdi, şu anda o kişinin hayatınızda olduğu düşüncesine zihninizi açın. Nasıl hissettiniz?
Şimdi de hayatınızda olduğu halde onu kaybedeceğiniz düşüncesiyle birlikte onunla olduğunuzu hissedin. Nasıl hissettiniz?
Kötü hissettiniz, öyle değil mi? Hatta bu kötü his, o kişinin hali hazırda hayatınızda olduğunu unutturmuş bile olabilir. Akıl, gerçeği saptırarak bu tarz oyunlar oynar. Elimizde olanı kaybedeceğimizi ya da elimizdekilerin sürekli elimizde kalacağını düşündürtür. Aslında bu ikisi de gerçek değildir. Bu yüzden de elimizde var olanın şimdi, şu an var olduğu, gelecekte bu durumun değişebileceği gerçeğiyle birlikte yaşamak yapılacak en akıllıca şey olacaktır.
Bu tarz bir bakış açısı, elimizde var olanların tadını çıkartmamızı sağlar. Sahip olduklarımızın kıymetini bilmeye başlarız. Kıymetini bilmek ile varlığından dolayı şükretme düşüncesi, günün birinde sahip olduklarımızı kaybedebileceğimiz düşüncesiyle baş etmemize yardımcı olur. Gerçeği bu anlamda bilerek yaşamak, kim olduğumuzu ve sahip olduklarımızın neler olduğunu bilerek hayatımızı şekillendirmemize ışık tutar. Peki, Sonuç ne olur?
Beklentiler azalır. Acıyla da, sevinçle de birlikte olmak kolaylaşır.
Buraya kadar paylaştıklarım aklınıza yattı ise size bir uygulama önerim olacak. Her gün geçmiş yıl hayatınızda nelerin değiştiği, aynı kalmadığı gerçeğiyle şimdi de kalmaya 5 dakikanızı ayırın. Zihniniz, bu gerçeği beş dakika süresince izlesin. Zihin bu deneyimi tekrarlar halinde izlediğinde değişimin pozitif tarafıyla karşılaşmaya başlarsınız. Bu uygulamaya, şu anda sahip olduklarınızdan ve kim olduğunuzdan memnun olma pratiği ismini verebiliriz.
Bu uygulamanın modern dünyada uygulanması en zor olan uygulamalardan biri olduğunu çok iyi biliyorum. Çünkü sürekli daha fazla tüketmeye teşvik ediliyoruz ya da kendi kendimizi buna teşvik ediyoruz. Bunu yaptığımızda daha mutlu olacağımızı düşünüyoruz. Bu düşünceye nasıl geldik, o bile belli değil.
Şu an kim olduğumuz, neye sahip olduğumuz konusunda daha topraklı olmak önemli. Zira kim olduğumuz ve neye sahip olduğumuz konusunda az donanımlı olduğumuzda, arzu ve hoşnutsuzluklar zihni işgal eder ve sürekli tekrarlar halinde oraya buraya itilip dururuz.
Hayatta her şeye sahip olmaktan daha fazlası olmalı. Bunu öğrenmenin 2 yolu var;
Birincisi, onların memnuniyet getireceği ümidiyle nesnelerini ve deneyimlerini sonsuz bir şekilde toplamaya devam etmek.
Diğeri ise kim olduğumuzdan ve şu anda sahip olduğumuzdan keyif almak için günde 5 dakikalığına geri çekilerek kim olduğumuzdan ve sahi olduklarımızdan memnun olma uygulaması yapmak.
Kendinizi bugün hangisini seçmek için hazır hissediyorsunuz? İkincisini seçtiyseniz korkutuculuğu yıkacak olanı seçtiniz, demektir.
Her Daim Sevgi ve Işıkla
Sibel KAVUNOĞLU
Kaynak: 16 guidelines for happiness