İçerideki tatmini bulamadıkça dışarıdakilerle tatmin olmak mümkün olmayacak gibi görünüyor. Bu durumu çok iyi anlatan bir hikâye paylaşmak istiyorum.
Bilge bir kişi iki farklı altın olduğundan bahseder. Ve sonra şöyle devam eder;
Bu iki altından birisi içerideki altın, diğeri ise dışarıdaki altındır. Dışarıdaki altına sahip olmak için çok çalışırız. Çünkü büyük bir altına sahip olmak için ortaya altın koymak yani çok çalışmak gerekir. Hayatımızın çoğu dışarıdaki altına sahip olmak için geçer. Öldüğünüzde ise dışarıdaki altınları yanınızda götüremezsiniz.
İçerideki altın ise ona ne kadar verirseniz size aynısını verir. Günün birinde içerideki altını kaybedeceğim diye üzülmeye gerek yoktur. İçinizdeki altının ortaya çıkması affetmekle ilgilidir. Birisiyle aranızda herhangi tatsız bir durum oluştuğunda onu affedip affetmekle ilgilenmek yerine deneyim sırasında öğrenmeyi alarak yola devam etmek en doğrusudur. Af etmenin, kendini affetmek dışında merhametle de ilişkisi vardır.
İçerideki altının neler olduğunu bu hikâyeden az çok anlamış olmalısınız. İçerideki altının nasıl çoğaltabileceğimizle ilgili iki küçük hikâye daha paylaşmak istiyorum.
İlk hikâye bir anne ve çocuğuyla ilgili. Bir kadının genç bir oğlu varmış. Çete savaşları sırasında oğlu çete üyesi bir başka çocuk tarafından öldürülmüş. Mahkemede ölen çocuğun annesi, katil çocuğun suratına bakarak ‘’seni mutlaka günün birinde öldüreceğim’’ demiş. Katil olan çocuk, hapse girmiş. Hapiste olduğu sürece ne bağlı olduğu çete üyeleri ne de ailesi onu ziyarete gelmiş. Ziyarete gelen tek kişi ölen çocuğun annesi olmuş. Her ne şartlarda olursa olsun kadın çocuğu ziyaret etmeye devam etmiş. Katil olan çocuk cezasını tamamladıktan sonra, ölen çocuğun annesi tarafından evlat edinilmiş. Ve eve geldiğinde ölen çocuğunun odasında yaşamaya başlamış. İlerleyen günlerde kadın, “mahkeme sırasında seni öldüreceğimi söylemiştim sana hatırlıyor musun? Sen artık tamamen değiştin, başka bir insan oldun’’ demiş.
İkinci hikâye ise şöyle gerçekleşmiş; Ailenin biri çocuklarına büyük destek vermişler. Ne isterse onu yapmışlar. Çocuk ileriki yaşlarına geldiğinde kendisine pozitif olarak yapılan her şeyi bir kenara bırakarak ailesiyle ilgili sadece bir gün yanağına atılan tokadı hatırlıyormuş
Kıssadan hisse, negatife odaklanmak, gerçeği fazlasıyla abartmaktan kaynaklanır. Bu yüzden negatife odaklanmamak için kendimizi eğiterek içerideki altını harekete geçirmeliyiz.
Her Daim Sevgi ve ışıkla
Sibel KAVUNOĞLU
Nefestr.com
Kaynak: Lama Ösel’in Paris Kalachakra merkezinde yaptığı konuşma