Herkesin para harcama anlayışı farklı. Bazen maddi konularda eşimizden veya ailemizden o kadar farklı oluyoruz ki, uzlaşmak zor oluyor. Örneğin, eşinizi markete gönderiyorsunuz aldıracağınız şeyin miktarını söylediğiniz hâlde bir bakıyorsunuz iki kişinin tüketemeyeceği kadar çok malzeme ile eve geri dönmüş. Arkadaşınızla dışarı çıkıyorsunuz biri devamlı bir şeyler ısmarlamak isterken, öteki asla ödeme yapmadan arada kaynıyor ve bir bakıyorsunuz bu tekrar hâline gelmiş. Bir taraf daha çok harcamacı oluyor ya da bir tarafın tutumu diğerini rahatsız edecek şekilde oluyor.
Özlem Denizmen, "Cebinde Mucize Yarat" isimli kitabında şöyle diyor; "Para yönetimini sadece birlikte fatura ödemelerini konuşmak, planlamak olarak düşünmeyin. Birbirinizin para karakterlerinizi anladıktan sonra bireysel hedeflerinize de ulaşmanıza engel olmayacak ortak hedefler belirleyin. Araştırmalar gösteriyor ki, ortak hedefler evliliği daha sağlıklı ve uzun kılıyor." Buradan yola çıkarsak bazen para harcama sebeplerinin başında "iletişim" konusunun geldiği sonucuna varabiliriz.
Hepimizde, ailemizde gördüklerimizle başlayan, geleneklerimiz ve tecrübelerimizle gelişen bir para harcama kültürü var. Bu yüzden bazı şeyleri değiştirmek için karşınızdakini iyi dinlemeniz ve anlamanız gerekiyor. Birgün tüketici hakem heyetlerinden yetkili biri ile sohbet ederken, "Merve hanım, hanımefendilerin eşlerinden gizli internetten bir şeyler satın alması yüzünden çok boşanmaya şahit oldum." demişti. Bir hanımefendi kapıdan geçen bir satıcıdan 200 TL'lik tencere seti almış. 200 TL'lik bir tencere için senet imzaladığını düşünürken, 10 bin TL'ye yakın bir miktara imza atmış. Ertesi gün kapı çalmış ve durumdan tamamen habersiz eşi açmış kapıyı. Bu durumu öğrenince tabi evde gürültü şamata kopmuş. Bir kere öncelikle eşler birbirine karşı para ve harcama noktasında samimi olmalı. Kadın veya erkek fark etmez, saklamadan alacağınız bir şey hatalı bile gelse sorun karşısında birlikte hareket etmenizi sağlar. Aksi olduğunda yani dolandırılma ya da hatalı bir ürün geldiğinde ise eşlerden birine kötü bir sürpriz ve ailede kaosa sebep oluyor. Benim annem babamdan asla bir şey saklamazdı. Hatta mutfakla alakalı en ufak bir şey bile alsa babamla istişare ederdi ve bu bana küçükken saçma gelirdi. Fakat şu an evli birisi olarak bunun değerini anlıyor ve bu kültürle yetişmenin faydası olduğunu düşünüyorum. Dolayısıyla para harcama kültürü dediğim şey çocuklukta başlıyor. Siz fark etmeseniz de ileride hayatınızın bir yerlerinde o kültüre sahip olduğunuzu hissediyorsunuz.
Yaşamımızın her alanında "yanlış anlaşılma, şiddet, huzur kaçırma, gerginlik" gibi duygulara sebep olmaması için para ve harcama mevzusunu konuşmak şart.
Şikâyet ettiğiniz ve söylendiğiniz konuları konuşmanız ve doğru iletişim kurmanız dileğiyle...