Hayata gözleriniz açtığınız anda 3 önemli unsur bu yolculukta kim olduğunuzu belirler.
1) Genetik yapınız
2) Çevreniz
3) Kader
Genetik yapınız sizin veya bir başkasının etkin müdahale edemediği, kısmen kontrol edebildiği bir mirastır. Örneğin şeker hastalığı alt yapısı ile doğduysanız erken müdahale ile bu hastalıktan daha az etkilenirsiniz ancak genetik yapınızdaki hastalık kodunu tümden değiştiremezsiniz.
Kader ise başımıza gelen beklenmedik olaylardır. Örneğin sayısal lotoda zengin olmanız, kırmızı ışıkta geçerken bir arabanın size çarpması gibi sizin kontrol edemediğiniz olaylardır.
Çevre psikoterapinin ilgilendiği ve hayatınızda sizin kim olduğunuza önemli derecede etki eden unsurdur. Çevre, dünyaya gözümüzü açtığımız anda annemiz ile başlar ve aile, okul, mahalle, akrabalar vb. devam eder. Psikoterapi bu ilişkiler ağında sizi etkileyen, gerçek kendiliğiniz yerine sahte kendilikler geliştirdiğiniz, kırılmalar yaşayıp kendinizi geri çektiğiniz veya savunmalar geliştirdiğiniz her şey psikoterapi konusu ve gündemidir. Psikoterapi 0-3 yaş preödipal evreden başlayarak sizi etkilemiş her unsurla ilgilenir. Bu evre şizoid, antisosyal, narsist, borderline kendilik örgütlenmeleri ile yaşama devam edersiniz. Tabi ki sağlıklı kendilik örgütlenmesi geliştirmiş de olabilirsiniz ama yapılan araştırmalarda bu sayı oldukça düşüktür. Preödipal evrede geliştirdiğiniz kendilik örgütlenmesi temel intrapsişik yapınızı oluşturur. İşte bu yapı ile çalışmak psikoterapinin ama konusudur.
İntrapsişenin oluşmasındaki ana unsur çocuğun bakım verenle olan ilişki biçimidir . Çocuk ile bakım veren arasında ki ilişki sonucunda çocukta gelişen kendilik bozuklukları seans odasında terapistin sağlıklı kendiliği ile danışanın kendiliği arasında gelişen ilişki ile danışanın kendiliği sağlıklı zemine taşınır. Bu bazen uzun süreler alsa da danışanın kendini var edebilmesinin en etkin yoludur.