26.11.2020 - 14:13 | Son Güncellenme:
Kırklareli Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. İsmail Özkaya, AA muhabirine yaptığı açıklamada, uzun yıllar şeker hastalığı olan, kan şekeri sürekli yüksek seyreden, 65 yaş üzerindeki akciğer, böbrek ya da kalp yetmezliği bulunan, tütün ürünleri kullanan ve obez bireylerde hayati riskin daha yüksek olduğunu söyledi.
Kan şekeri düzeyleri dalgalı bir seyir izlediğinde veya sürekli yüksek olduğunda vücudun bağışıklık sistemi yanıtının düştüğünü vurgulayan Özkaya, bunun Kovid-19 ile birleşmesi sonucu vücudun savunması ve tamirinin diğer hastalara göre daha zor duruma gelebileceğine dikkati çekti.
Bu durumun H1N1, SARS ve MERS salgınlarında da gözlendiğini ifade eden Özkaya, kontrolsüz şeker hastalığının, enfeksiyonun şiddeti ve ölümler için önemli bir risk faktörü olduğunu belirtti.
Şeker aç karnına 70-100mg/dl, tok karnına 160 mg/dl altında olmalı
Özkaya, şunları kaydetti: "Özellikle 35 yaş üzeri Tip-1 diyabetikler ve 45 yaş üzeri Tip-2 diyabetikler hastalıktan korunmak için daha fazla tedbir almalıdır. Bütün enfeksiyonlarda olduğu gibi Kovid-19 enfeksiyonunda da iyi kan şekeri kontrolünün sağlanması hastalıkla baş etmede en önemli noktadır. Burada hedeflenen kan şekeri değer aralığı, açlık kan şekeri sabah aç karnına 70-100mg/dl, yemeklerden önce 80-130 mg/dl'dir. Yemeklerden 2 saat sonra bakılan tokluk kan şekeri seviyesinin 160 mg/dl altında olması gerekir."
Diyabet hastaları koronavirüsten korunmak için nelere dikkat etmeli?
Diyabet hastalarına koronavirüsten korunmak ve hastalığı kolay atlatmaları için yeterli sıvı tüketilmesi önerisinde bulunan Özkaya, yeterli uykunun da ihmal edilmemesi gereken konulardan olduğunu dile getirdi.
Mevsimine uygun taze sebze, meyve, salata, tüketilmesi önerisinde bulunan Özkaya, şöyle devam etti:
"Meyve suyu yerine meyvenin kendisini yemek vitaminler ve lif açısından daha sağlıklıdır. Mevsimi gelen turunçgiller harika C vitamini kaynağıdır. Yeşil biber, ıspanak, semizotu, dereotu, maydanoz, nane, tere gibi yeşillikler immün sistem için gerekli vitamin ve mineralleri içerir. Zerdeçal, zencefil, tarçın günlük beslenmemizde güçlü aroma artırıcılar olduğu gibi aynı zamanda güçlü birer savunma mekanizması destekçileridir. Vücudun savunma mekanizması arttırılmalı. İçilecek sulara birkaç damla limon sıkarak, bazen bir kaç yaprak nane, birkaç dal maydanoz, bazen de bir çubuk tarçın atılarak hem vitamini hem de tadı artırılabilir."
Özkaya, vücut direncini arttırmak için kişiye uygun görülen porsiyonlarda et, süt ve yumurta yenilmesi gerektiğini belirtti.
"Diyabetlilerde zatürre riski daha yüksek"
Diyabet hastalarının zatürreye yakalanma riskinin diğer insanlara göre daha yüksek olduğunu anlatan Özkaya, şu ifadeleri kullandı:
"Kovid-19 ne yazık ki diyabetiklerde daha ağır seyretmekte. Kovid-19'a yakalanan özellikle Tip-1 diyabetli hastalarda ketoasidoz şeker komasına yol açabilir. Sağlıklı beslenmeye eskisinden de çok önem verilmeli, beslenmenin kişiye özgü olduğu unutulmamalı, doktor ve diyetisyenlerle iletişim içinde bulunulmalıdır.
İyileşmek için kuvvetli yemek daha fazla zarar verebilir
Eğer diyabetik hastası olarak Kovid-19'a yakalandıysanız iyileşmek için çok yemek ya da halk diliyle kuvvetli yemek daha fazla zarar verecektir. Kovid-19 normalde sağlıklı insanlarda diyabetin başlamasını tetikleyebileceğini ortaya çıkardı. İngiltere'de yapılan başka bir araştırmada Kovid-19 salgının çocuklardaki Tip-1 diyabet oranını ikiye katladığı tespit edildi. Bilim insanları, koronavirüsün çocukların pankreaslarında bulunan insülin hücrelerine saldırdığını açıkladı."
Özkaya, ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezlerinin bir araştırmasında, ABD'de Kovid-19'dan ölenlerin yaklaşık yüzde 40'ının diyabet hastası olduğunu, 65 yaşın altında hayatını kaybedenler arasında diyabet oranının da yüzde 50'ye çıktığını ortaya koyduğunu da belirtti.