Kişisel Gelişim Ve Enerji Eğitmeni Sevgi Keleş

Kişisel Gelişim Ve Enerji Eğitmeni Sevgi Keleş

sevgikeles@sevgikeles.com

Tüm Yazıları

Zaman zaman kendinizi güçsüz, tükenmiş hissettiğiniz, hiçbir şeye yetişemediğinizi düşündüğünüz zamanlar oluyor mu? Peki, gerçekten yetişemeyen, işlerini halledemeyen biri misiniz? Zamanı yönetemiyor musunuz? Yoksa sizin zannettiğiniz görev ve sorumluluklar aslında size ait olmayabilir mi? Bu yazımızda kendinizin zannettiğiniz, üzerinize aldığınız, size ait olmadığı halde taşıdığınız yüklerin neler olduğunu fark edelim istedim. Böylece ilişiğiniz olmayan konuların mağduru olma ihtimaliniz azalabilir. Çoğunlukla başkalarının süreçlerini kolaylaştırmak için yapılan fedakârlıklar, jestler bir süre sonra göreviniz haline gelir. Peki, bu listeye başka neler ekleyebiliriz onlara bakalım:

Haberin Devamı

-Başkası yaparken daha uzun zamanda ve tam istenen şekilde yapmayacak diye işi hızlandırmak adına onun yerine işleri yapmayı alışkanlık haline getirmek

- Bulunulan ortamda kabul ve sevgi görmek için başkalarının işlerini üstlenmek

- Herkese faydalı ve kolaylaştırıcı olunduğunda takdir, onay ve hayranlık duygusu alacağını ummak

- Diğerlerinin o işleri yapamayacağını, beceremeyeceğini düşünmek

- İşler aksadığında ortaya çıkacak mağduriyeti kimse yaşamasın diye başkalarının eksiklerini tamamlamak

- Hayır diyememek

- Başkalarının görev ve sorumlulukları üstlenilmezse onlarla olan ilişkilerin sürmeyeceğinden korkmak

- Öz güven ve öz değer konularında eksiklik hissetmek

- Mükemmeliyetçi olmak

- Başkaları görevleri yerine getirirken zaman ve sonuçtan memnun olmamak, onları eleştirmek ve onların yapmamasını talep etmek

- Her işi yapan kişi olarak işe en çok yarayan ve vazgeçilmez biri olmayı umma enerjisinde olmak

Bu liste daha da uzayabilir. Size ait olmayan sorumlulukları üzerinize aldıkça kendinizin olanları ihmal ettiğinizi de fark etmelisiniz. Çünkü başkalarının işlerini, görevlerini üstlenerek yaşamak sürdürülebilir değildir. Bir gün bir noktada artık yapamadığınızı ya da yapmak istemediğinizi söylediğinizde veya “Şu kadar zamandır bunu ben yapıyorum” dediğinizde “Yapmasaydın” diye cevap alma ihtimaliniz fazladır. Üstelik haklılardır da, kimse sizden başkasının yerine yaşamanızı, yaşamın zorluklarını üstlenmenizi istemedi. Bununla beraber siz her konuda yetebilmek için çabalarken kendi sağlığınız, stres alanlarınız, öz bakımınız, kişisel gelişiminiz, kendinize ya da hobilerinize ayırdığınız zaman giderek azalmış olabilir. Aynı oranda tahammülleriniz de daha kısıtlı hale dönüşmüş olabilir. İlişkilerde fedakârlık, görev dağılımı, iş paylaşımı karşılıklı olunca farklı sonuç ortaya çıkarken tüm yükü siz üstlendiğinizde çevrenizin sizin için, ilişkiniz için bir şeyler yapabilme kapasitesini köreltmiş olabilirsiniz. Unutmamalısınız ki her yere koşan hiçbir yere varamaz.