25.01.2022 - 16:09 | Son Güncellenme:
Kemik biyopsisi, kemik içinde klinik ve radyolojik incelemeler sonucu bir kitle düşünülmesi durumunda bu kitleden örnek alınıp patolojik incelemeye gönderilmesi için uygulanan işlemdir.
Kemik içindeki lezyonun biyopsi aşamasına gelebilmesi için ayrıntılı bir fizik muayene ile klinik değerlendirme ve gerekli ve uygun şekilde yapılan radyolojik incelemelerin tamamen yapılmış olması önemlidir. Bu tetkikler sayesinde gerçekten biyopsi işleminin gerekip gerekmediği, gerekiyor ise lezyonun neresinden hangi yöntemle biyopsi alınması gerektiği ve patoloji incelemesi sırasında hangi ayırıcı tanıların olası olduğu belirlenmelidir.
Nasıl yapılır?
Kemikten biyopsi iki şekilde yapılabilir. Bunlardan en sık kullanılan yöntem, kemik iğnelerinin kullanıldığı kapalı biyopsi yöntemidir. Uygun planlama, doğru biyopsi ve deneyimli bir patolog ile kemik tümörlerinin yüzde 90’ına kapalı biyopsi ile tanı konabilir. Doğru yerden biyopsi alındığını kontrol etmek için kemik kapalı biyopsi işlemi “skopi” adı verilen röntgen cihazı veya zor lokalizasyonlarda bilgisayarlı tomografinin kılavuzluğunda alınır. Sıklıkla kemiğe giriş sırasında sedasyon adı verilen anestezi ile birlikte uygulanabilir.
Diğer bir yöntem ise daha fazla örnek almayı sağlayacak açık biyopsidir. Açık biyopside belirlenen bölgeye bir kesi yapılarak kemik içinde bir pencere açılır ve tümör açılan bu pencereden örneklenir. Daha fazla doku alma gibi avantajları olsa da, tümörden kanama olması, kırıklara neden olabilmesi, daha fazla anestezi gerektirmesi açısından dezavantajları vardır.
Nelere dikkat etmelidir?
Biyopsi sırasında en önemli risklerden biri biyopsi hattında tümörün kanaması ile bulaşmasıdır. Bu risk kapalı biyopsilerde çok düşüktür. Bu nedenle biyopsinin yapıldığı giriş noktası mutlaka asıl cerrahinin planlandığı yara üzerinde olmalı, mutlaka işaretlenmeli ve gerçek ameliyat sırasında çıkarılmalıdır. Açık biyopside ise kanama kontrolü, kemik penceresinin kırığa neden olmayacak şekilde oval açılması ve oluşacak kan birikiminin doğru dren uygulamaları ile tahliye edilmesi çok önemlidir. Kemik biyopsisi uygulamalarında enfeksiyon riski sıklıkla düşüktür.