Her yeni güne başlarken “yeni” bir ben olmanın keyfine varmayı düşündünüz mü hiç? Bunun için yapılacak tek şey değişim… Önce kendimize “ne” olmak istediğimizi soralım, sonra da gerekeni yapalım. Örneğin ben iyi bir insan olmak istemiştim yıllar önce. Bana sen kötü bir insan mısın, ne demek iyi insan olmak dediler. Anlatamadım çoğunluğa. Kendime karşı iyi bir insan mıydım? Hayır, o halde Buddha’nın söylediğini yapmalıydım ve öyle de yaptım. “Nasıl gördüğünü değiştir, nasıl değiştiğini gör”.
İçten değişim olmalı öncelikle. Epiktetos “içsel huzur iyi yaşamın kapısını açar” diyor. İçsel huzur kalbin temizliği ile başlar. Kalbinde hırs, öfke, haset, kıskançlık varsa değişemezsiniz. Kendini sevmeyenlerin duyguları negatifi yaratır çoğunlukla…Önce kendimizi sevmekle başlayalım değişim yolculuğuna. Sadeleşelim, hafifleyelim. “Sadeysen daha çok sen” diyorum ben. Sırtınızdaki yüklerden kurtulun. O yükleri sırtınızda tutan, bırakabilecek olan da sizsiniz. Çekmeceleriniz kafanızın karışıklığını gösterir. Düzenleyin hemen, dolabınızı, çekmecelerinizi…
Değer yargılarınızı gözden geçirin, çevrenizdekileri de buna göre değerlendiriyorsanız, problem olması kaçınılmaz. Bir kişinin gelişimi nefis kademelerinin birer birer adım atar gibi, zaman içinde, içselleştirilmiş bilgi ile donanımlı olunduğunda değerler dünyasından bir üst kademelere geçiş şeklinde olur. Önemli olan bir gün karşındakinin seninle aynı olduğunu fark etmektir. Birlik bilincine ulaşmak için çıkacağımız bu yolculuk hiç bitmez.
Değişimle geleceğimiz nokta kendini bilmektir. Kendini bilen sadece kendisinin değil, tüm insanların huzurunu ve mutluluğunu ister. Buna paralel olarak bencil davranışlar içinde olamaz ve kimseyi ötekileştirmez. Yunus Emre “bir ben vardır benden içeri” sözüyle görünenin değil, görünmeyenin, yani öz’ ün önemini ortaya koymuştur. Bütün bunların farkına vardığında huzurla gelen mutluluğa ulaşacağını bileceksin. Hüseyin Uysal kitabında “Allah, Yaradan herkesle birlikte olduğuna göre, herhangi bir kişiye hakaret ettiğinizde bu hakaret Yaradan’a edilmiş olmaz mı? Bir kişiyi övdüğünüzde, ona değer verdiğinizde Yaradan’ı övmüş, ona değer vermiş olmaz mıyız” diyor. Bu gözle baktığımızda birbirimize karşı negatif davranışlara ne gerek var, demez miyiz?
Bu değişim iç huzuru yaratacak, iç huzur da mutluluğu getirecek bize. Gerçekten özgür olacaksınız. Kimsenin onayını alma peşinde olmayacaksınız, yepyeni bir “ben” olmanın keyfini yaşayacaksınız.
Ancak Lao Tzu’nun “Binlerce kilometrelik yolculuk bile, tek bir adımla başlar” sözünü unutmayalım, hemen değişim için ilk adımı atalım.