Güzellikte çatal ve bıçağın sırrı!

Beden güzelliği, giderek herkesin arzu ettiği, gövdemizin çekiciliğini, kıvraklığını, çevikliğini ortaya koyan bir unsur. Kadın veya erkek cinsiyetinden bağımsız olarak hepimiz birtakim ideal beden ölçülerini yakalamak için çaba gösteriyoruz. Peki bu acaba tek başına bıçakla veya tek başına çatalla olabilir mi? Yoksa bıçak ve çatalın bir işbirliği gerekli mi? Burada adı geçen çatal ve bıçak nedir ve bunların görevleri nelerdir?

Bıçağa gelmeden önce çatalı tanımlamak lazım; çünkü çatalın gerek bıçaktan önce gerekse bıçaktan sonra birtakım görevleri var. Beden güzelliğinde çatalın tanımını ve bıçak öncesi görevlerini konunun uzmanı Doruk Güçlü’ye soruyoruz.

Beden güzelliğinde çatal nedir ? Ne işe yarar ve bıçaktan önceki görevleri nelerdir?

Beden güzelliğinde çatala düşen görev çok büyük; bu görevleri bıçağın devreye girmesinden önce ve sonra olmak üzere ikiye ayırabiliriz. Üzücü olan sey, geçmişte çatalımıza bu denli dikkat etmemize gerek yokken, günümüzde birçok faktörü mercek altına alıp, çatalımıza koymamız gerektiği. Bunun en büyük sebebi değişen tarım ve hayvancılık. Biz ne kadar sağlıklı beslenirsek bir o kadar istediğimiz beden ölçüsü ve güzelliğine ulasırız. Bu noktada önemli olan düşünülenin aksine kalori kısıtlaması değil, doğru miktarda doğru besinleri mevsiminde tüketmektir.Bunları yaparken bireyin ihtiyacı olan her besini ulaşabildiği en doğal haliyle tüketmesi büyük önem taşımakta. Birey bazı besinleri kilo alacağı korkusuyla tüketmediği taktirde duygu durum bozuklukları doğabilir. Genelde insanlar beden güzelliği icin çatalına yağlı besinler almaz, bu noktada insanları anlaması gereken gerçek, doğru ve sağlıklı olanın hiç yağ tüketmemek değil, doğru yağ türlerini yeterli miktarda tüketmek olduğudur. Sadece sıvı ve katı yağlar değil; aynı zamanda yediğimiz hayvan etlerindeki yağ asitleri de önem taşır. Doğanın öngördüğü gibi beslenmeyene hayvanın yağ asit dengesi değişmektedir. Örnegin normalde 1’e 1 oranda olan omega 3 ve 6 asitleri günümüzde 1’e 20, 1’e 40’larda seyretmektedir. Bunun nedeni hayvanların birçoğunun tahıl grubuyla beslenmesidir. Omega 3 ile omega 6’nin yaptığı işler tamamıyle farklıdır. Omega 3 yağ hücrelerinin azalmasına neden olurken; omega 6 ise yag hücrelerinin artmasına neden olur, dolayısıyla istediğimiz bedene kavusma yolunda omega 6 seviyesi yüksek hayvan etlerini tüketmemiz hedefimizden uzaklaşmamıza neden olabilir. Bu noktada beyin sağlığına da değinilmeli çünkü beynin %65’inden fazlası yağlardan oluşur. Omega 6’nın özelliklerinden biri iltahaplayıcı özelliğinin olmasıdır. Buna bağlı olarak da yüksek miktarda omega 6 tüketildiği taktirde beynimize giden iltahapın miktarını arttırıp, büyük sorunlarla karşılaşabiliriz.

Çatalla beden güzelliğimizi oluşturmak için ilk adımı ögrendik, bundan sonraki adımlar nelerdir?

Çatal bize yetmediğinde bıçakla yapabileceklerimiz neler?

Bu soruların cevabını Plastik ve Rekonstruktif Cerrah Prof.Dr.Reha Yavuzer’e soruyoruz.

Bıçak, plastik cerrahiyi ve plastik cerrahinin elindeki teknolojik uygulamalarla bireye sundugu hizmetleri ifade ediyor. Enerjinin kullanımıyla yağların yakılması ve vücuttan uzaklastırılması anlamına gelen liposuction işlemi önümüze çıkıyor. Liposuctionda artık lazer, ultrason ve radyofrekans gibi birtakim enerjileri kullanıyoruz. Bunların içinde lazer liposuction günümüzde en çok tercih ettigimiz, en çok kullandığımız yöntemlerin başında geliyor. Lazer liposuction ile bölgesel olarak yağları eriterek vücuttan uzaklaştırmak ve vücuda şekil vermek mümkün. Bunun ötesinde birtakım ihtiyaçlar varsa karşımıza vücut şekillendirme ameliyatları çıkıyor ki bunlar; karın germe, kol germe, uyluk germe ameliyatları gibi vücuttan aynı zamanda hem deri fazlasının hem de yağ fazlasının uzaklastırıldığı ameliyatlardır. Bu ameliyatlarda hastaları detaylı ön değerlendirmek ve az önce okuduğunuz gibi çatalla bedenin ilişkisinin sağlıklı bir noktaya getirilmesini sağlamak ardından da bıçakla yapılacak işlemleri planlamak lazım.

Plastik cerrahiyla bıçak hayatımıza girdi ve beden güzelliğimizin şekillenmesi için bize yardımcı oldu; bunun sonrasında nasıl bir iyileşme süreci gerekiyor?

Ameliyatlardan sonra ki bu ister lazer liposuction ameliyatı olsun ister vücut şekillendirme ameliyatı olsun bedenin kendini toparlaması, dokuların iyileşmesi, verdiğimiz şeklin oturması, erittiğimiz yağların bedenden tamamen uzaklasması yaklaşık 6 ay gibi bir süreçtir. Bu period içinde kişilerde 2-3 haftalık periodla başlayan yaklaşık 4-6 haftaya kadar uzayan dönemde korseler kullandırabiliyoruz. Bu korse kullanımından sonra yine vücudun şekillenmesi icin, ödem ve iyileşme periodunun hızlanmasını sağlamak için LPG ve lenf direnaji gibi birtakım cihazların kullanılması oldukça faydalı. Bu iyileşme periodunda da çataldan destek alıyoruz. Beslenme ögeleri, alınması gereken gıdalar, vitaminler önem kazanıyor.

Dr Yavuzer iyileşme periodunda da çatalın yardımına başvurduğunu söylüyor, bu periodda kişilerin beslenme açısından çatalında neler olmalı? Beslenme açısından nelere dikkat edilmeli?

Hasta ameliyat sonrası hareket edemediği süre içinde kilo kalori alımına dikkat etmeli, çünkü hareketleri sınırlandırdığı için eskisi kadar fazla kalori harcayamayacaktır. Et tüketimi hem ihtiyacı olan proteinleri alabilmesi için, hem de stresli geçebilecek bu süreçte doğru duygu durumu sağlayabilmesi için gerekli amino asitleri almasını açısından büyük önem taşıyor. Bireyin doğru miktarda hormonları üretebilmesi için yeterli miktarda aminoasit alması gerekiyor. Bu süreçte ihtiyacı olan vitamin ve mineralleri alabilmesi için meyve ve sebze tüketimi de büyük önem taşıyor. Bu noktada hastanın ilk yapmasi gereken; meyve ve sebzeleri mevsimlerinde tüketmeye özen göstermek ve tükettiğimiz besinde maksimum yararı sağlayabilmek. Birçok insan yemeklerini yüksek ısıda pişiriyor ve bu durum birçok besin değerinin ölmesine neden oluyor; buna bağlı olarak özellikle ameliyat sonrası ihtiyacı olan besinleri alamıyor ve iyileşme süreci üzüyor. Bir diğer önemli faktörde şu; yediğimiz besinleri çözen sudur. Bu süreçte tükettiğimiz çözülenlerin yani yemeklerin çözülebilmesi için vücudumuza çözen yani su yollanmalı. Çay içerek su ihtiyacımızı karşılamayız, tersine su ihtiyacımızı arttırmış oluruz çünkü çay idrar söktürücüdür dolayısıyla vücuttan su atılmasına neden olur. Su ihtiyacının her içtiği kafeinli maddeyle birlikte arttığını bilmeli.

Bu iyileşme periodunda plastik cerrahinin bireylere sunabileceği veya destekleyebileceği birtakım hizmetler var mı?

Vücut şekillendirme ve sıkılaştırmada dışardan uygulanan birtakım radyofrekans, ultrason, lazer enerjileri gerek halihazırda tahrip edilmiş yağ miktarının daha da arttırılması ve kolojen liflerinin ısıtılarak sıkılaşmasını sağlamaktır. Böylelikle bu periodda daha da ideal sonuçlar yakalanabilmekte. Bireyin psikolojik olarak kendini daha iyi hissedebilmesi icin plastik cerrahi birtakım destekleyici uygulamalarla kişinin motivasyonunu arttırma, kişinin moodunu yerine getirme açısından yardımcı olabiliyor. Minimal invaziv uygulamalar dediğimiz dolgu uygulaması kişinin aynaya baktığında özgüveninin tazelenmesi açısından ve motivasyonunun arttırması açısından etkili olabiliyor. Olaya bütün içerisinde bakmak ve sadece bedenin bir tek noktasına odaklanmaktansa vücudun bir bütün içerisinde güzelliğinin sağlanması için birtakım ek uygulamaları beraberinde düşünmek daha faydalı.

Plastik cerrahinin vücudun geneli icin birtakım faydalar getirdiğini ögrendik, acaba bu motivasyonu arttırma adına çatalın ne gibi faydalari olabilir? Keyfimizi yerine getirme ve iyileşme periodundadaha fazla sabır göstermek adına çatalımızın ucunda neler olmalı?

Bu soruya çatal ucunda ne olmamalıyla başlamak daha doğru. Olmaması gereken ilk ve en önemli şey rafine / beyaz şeker. Birçok insan çeşitli sebeplere bağlı olarak yaşadığı stresten kurtulabilmek için soluğu çogunlukla beyaz şekerde ve/veya içinde beyaz şeker olan yiyeceklerde buluyor.Bu durum malesef kişinin kilo almasına ve uzun süre zarfında kendisini daha çok üzmesine neden oluyor. Keyfini yerine getirmek isteyen hastanın anlaması gereken gerçek, beyaz şekerin ona her ne kadar başında keyif verecek olsada uzun dönemde onu mutsuz edeceği. Birçok insanın keyfini yerine getirebilmesi için yemek istediği şeylerin başında çikolata gelir. Aslında kakao da problem olmadığı gibi tam tersine sağlığımız açısından son derece yararlıdır. Sorun beyaz şeker ve süttedir. Birey kakao, yulaf ve birkaç ekstra malzeme kullanarak kendine zarar vermeyecek tam tersine yarar sağlayacak ve ameliyat sonrası keyfini yerine getirecek tatlılar, kurabiyeler, muffinler yapabilir.

Çikolata problem çıkarırken kakao masumdur, birey girdiği şeker krizinden yulaf ve kakao karışımıyla pozitif duygu durum etkilerini kendine zarar vermeden yaşayabilir.

Vücut şekillendirilmesi amacıyla yolumuzu çizdik, çatalla olan ilişkimizi düzelttik, plastik cerrahın bıçağıyla bize yardımcı olmasını sağladık. Ardından iyileşme periodumuzda keyiflenebilmemiz ve sabır katsayımızın artması için hem bıçaktan hem çataldan faydalandık ve artık iyileştik.. İyilesme periodundan sonra neler yapmalıyız?

Bıçaktan başlayacak olursak vücut şekillendirme gerçekleştirildikten sonra plastik cerrahi bu şekli koruyabilmemiz adına minimal invaziv birtakım uygulamalarla destek tedavi sağlayabilir. Burada ana amaç elde edilen şeklin daha uzun soluklu korunmasını sağlamak. Genellikle dışardan uyguladığımız lazer, ultrason, radyofrekans dalgaları ile vücudun elde ettiği şekli korumaya gayret ediyoruz. Yaşlanmanın etkilerini olabildiğince yavaşlatmaya çalışıyoruz. Bu noktada bireyin beslenme ve egzersiz kalitesindeki artiş ve alışkanlıkları plastik cerrahi ile elde edilen sonuçların daha iyiye gitmesine neden oluyor.

Doruk Bey, hastaların elde ettikleri beden şeklini yıllar boyu korumak adına onlara verebileceğiniz en önemli ipucu nedir?

Kuşkusuz saglıklı yaşamı hayat felsefeleri haline getirmeleri. Sağlıklı yaşamı benimsemiş birey doğal beslenir ve doğal beslenen birey kilo almaz. Doğada insanoğlu dışında kilo problemi yaşayan başka bir canlı yok, evcilleştirdiğimiz ve bizim baktığımız kedi ve köpekler dışında. Dolayısıyla doğal olan besinleri mevsiminde yeterli miktarda tükettiğimiz taktirde ve sağlıklı yaşamaya bir trend olarak bakmaktansa felsefe haline getirdigimizde optimum vücut ölçümüzde daima yaşarız.