Özellikle sıcak yaz aylarında hipertansiyonu olan hastalarda genel olarak yapılan tuz kısıtlaması devam etmeli ve sebzelerle beraber tuz alımının artmaması için özen gösterilmelidir. Az yağlı veya yağsız süt ve süt ürünleri, zeytinyağı, ayçiçeği yağı, mısırözü yağı gibi özellikle doymamış yağlardan zengin bitkisel sıvı yağlar tüketilmelidir. Günlük 3-4 porsiyon çeşitli taze sebze ve meyve yenilmesi ince ve kalın bağırsağın düzenli çalışmasını sağlayacaktır.
Ancak meyvenin aşırı tüketilmesinin kan şekerini arttıracağını ve kiloyu attırdığını unutmamak gerekir. Bu nedenle diyabet ve obezite hastaları buna dikkat etmelidir. Mercimek, nohut, kuru fasulye gibi kuru baklagiller mutlaka sofrada olması gereken besinlerdir. Salam, sosis, sucuk gibi, katkı maddeleri ve aşırı tuz içeren yiyecekler mümkün olduğunca tüketilmemelidir.
Vücudun sıvı dengesinin korunabilmesi için aşırı terlemeyle kaybedilen sıvının tekrar yerine koyulması çok önemlidir. Özellikle yaz aylarında günde 2,5-3,0 litre su tüketilmelidir. Ayrıca tansiyon ve kalp hastalarının mutlaka kardiyoloji uzmanı kontrolünde gerekli tetkik ve takiplerini yaptırmaları önerilir.
Sıcak yaz aylarında bilinçsizce kullanılan klimalar birçok sağlık sorununa neden olduğu gibi kalp üzerinde de olumsuz etkilere neden olabilmektedir. Klima ile soğutulmuş ortamlara aniden girildiğinde kan damarlarında ani kasılmalar oluşarak kan basıncı ve koroner damarlar üzerinde olumsuz etkilere neden olabilir. Bu durumdan kaçınmak için özellikle kalp hastalarının bulunduğu ortam 24 derecenin altında olmamalı, doğrudan klima karşısında oturulmamalıdır.