UMUTSUZ BİR BEYİN GELECEĞİN BELİRSİZ OLDUĞUNA İNANIR
Umutsuzluk halindeki bir bireyin, çabalamanın gereksiz olduğunu, hiçbir şeyin değişmeyeceğini düşündüğünü ifade eden Prof. Dr. Tayfun Doğan, şöyle devam etti: “Umutsuzluğa ayarlanmış bir beyin, çabalamanın gereksiz olduğuna, hiçbir şeyin değişmeyeceğine, yaşanan sıkıntıların daimi olacağına, geleceğin bulanık ve belirsiz olduğuna inanır. Bir bakıma umutsuzluk, geleceğe ipotek koymaktır. İçinde bulunulan olumsuzlukların hiçbir zaman değişmeyeceğine yönelik bir ön kabul içinde bulunmak, bireyi eylemsizliğe iter. Bu durum sonucunda da umutsuz bireylerde çaresizlik, yaşama isteğinin kaybı, sözel ve davranışsal ifadelerde azalma, pasiflik, kavramada bozulma, problem çözme, karar verme, hayal etme ve arzu etme yeteneklerinde azalma, cesaret yitimi, kendini yolun sonunda gibi hissetme, gerginlik ve sinirlilik hali, karamsarlık ve anhedoni (hiçbir şeyden zevk alamama) gibi durumlar görülebilmektedir. Bu ruh hali de doğal olarak depresyona ve intihara davetiye çıkarmaktadır.”