28.11.2020 - 13:54 | Son Güncellenme:
Dünya genelinde insanların önemli bir kısmı doğumdaki laktaz seviyelerinin büyük bir bölümünü erken çocuklukta kaybetmeye başlar ve bu kayıp yaşam boyunca devam eder.
Ancak hipolaktazya (laktaz yetersizliği) görülme sıklığı etnik kökene bağlı olarak da değişiklik gösterebilir.
Dünya üzerindeki yetişkin insanların yaklaşık yüzde 70'inde laktoz intoleransı olduğu düşünülüyor.
Çoğu beyaz Kuzey Avrupalı 1-2 bardak sütü (250-500 ml) hiçbir yan etki görülmeksizin içebilirken bazı etnik gruplar laktoza karşı o kadar hassastırlar ki 1 fincan kahvedeki sadece 10-20 ml süt bile onları hasta etmeye yetebilir.
Laktoz sadece memelilerin sütünde bulunan bir şeker molekülü olmasına rağmen süt ve süt ürünleri başta olmak üzere pek çok gıdanın üretiminde yer alır.
Ayrıca sütten saflaştırılan laktoz, teknolojik özelliklerinden dolayı endüstriyel gıdalarda katkı maddesi olarak, ilaçlarda ise dolgu maddesi olarak sıklıkla tercih edilir.
Laktozun renk ve su bağlama özelliği vardır. Laktoz yaklaşık olarak glukozun yarısı, sakkarozun ise üçte biri oranında tatlılık verir.
Laktoz bu özelliklerinden dolayı tatlılarda, şekerlemelerde, ekmeklerde, sosis gibi işlenmiş et ürünlerinde çok kullanılır.
Laktoz içermeyen besinler ise balık, tavuk, yeşil sebzeler, enginar, kuşkonmaz, soğan, sarımsak, yumurta, tahin, badem, soya sütü gibi besinlerdir.
Yıllandırılmış peynir daha az laktoz içerir. Bunun nedeni de şudur: Peynir yapılırken sütteki laktozun bir kısmı peynir altı suyuna geçer.
Sonrasında ise peynirin içinde bulunan bakteriler zamanla laktozu parçalar. Peynir ne kadar uzun süre bekletilirse o kadar laktoz parçalanır.
Bazı süt ürünleri üretim teknolojileri gereği düşük laktoz içerir. Mesela çoğu peynir çeşidinde laktozun büyük bir kısmı peynir altı suyuna geçer.
Yoğurt üretiminde ise sütteki laktozun bir kısmı parçalanır.
Ancak yine de azımsanmayacak miktarda laktoz içeren yoğurdun laktoz intoleranslılar tarafından daha rahat tüketilebiliyor olması, yoğurt bakterilerinin laktaz enzimi üretme yeteneğine ve laktaz enziminin mide asidini geçebilmesine bağlanır.