13.06.2024 - 14:15 | Son Güncellenme:
Soya sütü kestirilerek yapılan ve bir çeşit peynir olan tofu da yüksek besleyici gıdalar arasında. Yine Asya mutfağında yoğun olarak kullanılan tofu kızartılarak, pişirilerek ya da haşlanarak tüketiliyor. Yukarda saydığımız izoflavonların yanı sıra protein kaynağı açısından zengin olan tofu vücudun protein sentezlemesi için ihtiyaç duyduğu tüm amino asitleri içeriyor. Kalsiyum, demir, manganez, selenyum, fosfor, magnezyum, çinko ve bakır kaynağı olan tofu kemiklerin güçlenmesi ve vücudun zinde kalması için de oldukça faydalı.
Taze baklagiller özellikle soya fasulyesi Asya mutfağında yüzyıllardır kullanılsa da, batıda kullanımı çok eskilere dayanmıyor. Bu bitkisel gıdada yüksek oranda izoflavon bulunuyor. İzoflavonların anti-inflamatuar, antioksidan, anti-kanser ve antimikrobiyal özellikleri olduğunu biliniyor. Bu gıda vücudun iltihaplı rahatsızlıklara direncini artırırken hücresel yaşlanmayı yavaşlatıyor ve mikroplarla mücadelesini destekliyor. Ayrıca bazı kanser türlerine karşı koruyucu özelliği olduğunu da faydaları arasında.
İçerdiği yüksek oranda beta-karoten sebebiyle tavsiye edilen bir diğer besin kaynağı havuç. Vücut kendi kendine A vitamini üretemiyor fakat beta-karoteni A vitaminine çevirebiliyor. A vitamini bağışıklık, görme, üreme sistemleri ve hücreler arası iletişimde önemli rol oynuyor. Beta-karoten vücut hücrelerini koruyarak yaşlanmayı geciktirici etkisi de bulunuyor. Havuçta bulunan falkarinolün kansere karşı iyi geldiği yönünde bazı araştırmalar da mevcut.
Brokoli, Brüksel lahanası, karnabahar, turp ve karalahana gibi bitkilerde bulunan vitaminler C,E,K, folat olarak sıralanıyor. Mineraller ise potasyum, kalsiyum ve selenyum. Ek olarak karetenoidler, lutein, beta-karoten ve zeaksantin açısından oldukça zengin olan turp ve lahana, içerdikleri glukozinolatlar sayesinde stresi dengelemede ve iltihaplı rahatsızlıklarla mücadelede vücudu destekliyor. Bazı çalışmalar karalahana ve kıvırcık lahananın yaşa bağlı bilinç kayıplarını yavaşlattığını ortaya koyuyor. Son olarak bu bitkilerde bulunan yüksek orandaki lifler vücudun şeker seviyesini dengelemede önemli rol oynuyor.
Bazı çalışmalar kırmızı et ve kümes hayvanları tüketiminin uzun vadede sağlığa zararlı olabileceğini gösteriyor. Protein kaynağı olarak bu gıdalara iyi bir alternatif olarak balık, özellikle somon tüketilebilir. Somonda yoğun proteinin yanı sıra göz sağlığı için önemli olan omega-3 yağ asidi de bulunuyor. Omega-3'ün beyine de iyi geldiği bilinirken bazı çalışmalar da zihni yaşlanmayı geciktirdiğini ortaya koyuyor. Somonda bulunan selenyum, tiroid bezini destekleyerek vücudun hormonal dengesi ve metabolik aktivitesine katkıda bulunuyor.