03.05.2018 - 10:54 | Son Güncellenme:
Bilim insanları, kanser gelişiminin önlenmesi ve hastalığın tedavi başarısı için şeker ihtiyacının pekmez, hurma ve incir gibi işlenmemiş gıdalardan aşırıya kaçmadan karşılanması, fruktoz içeren ürünlerden ve palm yağından uzak durulması, etin günlük alınması gerekenin üstünde yenilmemesi uyarılarında bulundu. İşte uzmanlardan gelen diğer uyarılar...
Prof. Dr. Sağlam, gelir grubuna göre hastalıkların çeşitlilik gösterdiğini ifade ederek, "Prostat kanseri iyi beslenen, yüksek protein alan, salam, sosis ürünler yiyen obez grubun hastalığı.Akciğer kanserleri ise daha zayıf olanların hastalığı gibi oluyor. Yemek borusu ve mide tümörlerinin yurdumuzda en çok görüldüğü bölgeler ise Van, Doğubayazıt, Bitlis, Erzurum. Gelir düzeyi düşük ve beslenme alışkanlıkları farklı grupta" dedi.
Kanser tedavisinde doğru beslemenin önemine işaret eden Sağlam, doğal yollarla üretilmemiş ve işlenmiş bütün gıdalardan uzak durulması gerektiğini hatırlattı.Yoğurdun, yiyeceklerin içindeki zehirleri tutarak kaynakları yenilediğini belirten Sağlam, "Yumurta da uygun koşullarda üretildiği takdirde mutlaka alınması gereken bir gıdadır.
Kuşkusuz tavuk için de aynı kural geçerli olup gerçek tavuk çok kıymetli bir gıdadır ve şifa vericidir. Yarı sentetik et olarak üretildiğinde bunun faydası yoktur" uyarısında bulundu.
Sağlam, şöyle devam etti: "Hamur işleri kesinlikle yenilmemeli. Şeker hayatımızdan hemen hemen çıkarılması gereken gıdalardandır. Makul ölçülerde tüketildiğinde bal, meyve ya da pekmezden alınan şekerden bir zarar gelmez. O nedenle 'şekerden tamamen uzak durulmalıdır' diye bir düşünce tartışmalıdır. Balı kahvaltıda tüketirseniz sorun yok, ama kaşık kaşık yerseniz zararlı olması kaçınılmazdır."
"Sıfır şeker" in uygun olmadığına dikkati çeken Sağlam, "Yemek borusu tümörü olan hasta zayıf, yutamıyor, hiçbir şey boğazından geçemiyor. Hastalarımın yüzde 90'ı 'kanser oldum ama şekeri bıraktım' diye geliyor. Sıfır şeker yiyip zaten beslenemeyen, yutamayan, zayıf hastaları bizim beslememiz daha da zor. Hastanın sağlam olması lazım ki tedaviyi kaldırabilsin. Sıfır şeker bizim işimizi çok zorlaştırıyor" dedi. Sağlam, beyaz işlenmiş şeker yerine dondurma, pekmez, hurma ve incirden alınan şekerle beslenmeyi önerdi.
Sağlam, zerdeçal ve kanser ilişkisine yönelik de "Zerdeçal kullanarak hiçbir hastalıkta, hastalıklı bölgenin lokal kontrolünü artıran bir çalışma yok. Sağ kalımı uzatan bir çalışma yok. Ancak yan etkileri azaltmakta etkili olabileceğine yönelik bir çalışma var" açıklamasında bulundu.
Kongrenin Bilimsel Program Sekreteri Prof. Dr. Gökhan Özyiğit Palm yağından da uzak durulması gerektiğini ifade etti ve sözlerini şöyle sürdürdü: "Palm yağlarının, kanserli farelerde, yayılımı 8-10 kat arttırdığını ve kanserin çok daha hızlı büyüdüğünü gösteren kanıtlar elde edildi ve sonuçları bilimsel dergilerde yayımlandı. Bu nedenle, palm yağı, fruktoz bazlı şekerlerden uzak durulmalı.’’
Kongre Bilimsel Program Sekreteri Prof. Dr. Gökhan Özyiğit ise "proton terapi"ye ilişkin "Proton tedavilerinin özellikle çocukluk çağı kanserleri, uveal melanom ve kafa kaidesi tümörleri dışında etkinliğini gösteren net tıbbi kanıtlar henüz bulunmamaktadır" dedi.