Kalp krizine yakalanma oranının daha yüksek olmasının yanısıra erkekler, daha erken yaşlarda kalp problemleri yaşayabiliyor. Özellikle basit bir fiziksel aktivitede bile nefes almakta güçlük çeken; göğüs ağrısı, kalp sıkışması, sebepsiz baş dönmesi yaşayan erkekler düzenli olarak check-up yaptırmalı.
Kalp, kaslardan oluşur ve kasların düzgün çalışması için düzenli egzersiz gerekir. Bütün vücut için geçerli olduğu gibi kalp ve damar sağlığı için de düzenli spor ve aktif bir yaşam sürmek şart.
Yapılan araştırmalara ve istatistiklere göre, yaş büyüdükçe kalp krizi riski de artıyor. Ölümcül kalp krizlerinin %65'i 65 yaş ve üzeri kişilerde görülüyor. Kalp hastalıkları, erkeklerde 45 yaşından itibaren sık görülmeye başlarken kadınlarda 55 yaşından itibaren görülüyor.
Sigara içenlerde kalp hastalıklarına yakalanma riski içmeyenlere göre %50 daha fazla. Sigara, kalp damarlarında aterom adı verilen yağlı bir maddenin oluşmasına neden oluyor ve bu da atardamarlarda daralmayla sonuçlanıyor. Sigara tüketimi kanser, anjin, inme ve kalp krizi riskini artırıyor.
Şeker hastalarının kalp hastalıklarına yakalanma riski çok yüksek. Şeker hastalarının üçte biri kalp ve kan hastalıklarından yaşamını yitiriyor. Tip 2 diyabet hastaları en büyük risk grubunu oluşturuyor. Kan şekeriniz ne kadar yüksek ise risk o kadar artıyor.
Yüksek kolesterol, damar tıkanıklığına yol açıyor. Bu da kalbe giden damarları daraltarak kalbin performansını düşürüyor. Kırmızı et, peynir, kabuklu deniz ürünleri, fast food gibi yiyeceklerde bulunan lipoprotein tüketimini minimuma indirerek kolesterole bağlı kalp krizi riskini azaltabilirsiniz.
Obezite ya da diğer kiloya bağlı hastalıklar kalp hastalıkları riskini arttırıyor. Vücut kitlesi, insan kalbinin kaldırabileceği seviyenin üzerine çıktığında kalp performansı düşebiliyor. Fazla kilo aynı zamanda yüksek tansiyona yol açarak kalbe oksijen akışını etkileyebiliyor.
Yüksek tansiyon, kolesterol gibi başka faktörlerle birleştiğinde kalp krizi riski yedi kat artıyor. Bu nedenle bütün risk faktörlerini kontrol altında tutmak, kalp hastalıklarını önlemek için hayati önem taşıyor.