Erkek İlkbahar-Yaz 2013 Defileleri

Iceberg İlkbahar/Yaz 2013 koleksiyonunu tek kelimeyle özetlemek gerekirse, bu kelime kesinlikle “mavi” olmalı! Araya turuncuların da renk kattığı koleksiyonda, tasarımcı Paolo Gerani’nin New Orleans’ın jazz ve soul müzik kokan havasından ilham aldığı söyleniyor. Elleri ceplerinde, kaşları çatık modellerin yürüdüğü defilede rahat bir havanın ön planda olduğunu görüyoruz. Dökümlü tasarımlarıyla bu havayı yaratan Gerani’nin, koleksiyonun giyilebilirliğini düşündüğü apaçık ortada. Genelde şov amaçlı yapılan defilelerin yanında böylesine bir defileyle tasarımlarını sunan Iceberg’in, beylere güzel bir ilham kaynağı olabileceğine inanıyoruz.

Denizcileri artık neredeyse ikonlaştıran Jean Paul Gaultier ‘in İlkbahar/Yaz 2013 koleksiyonu yine bizleri şaşırtmıyor. Kullandığı sarıklarla ve pantolonlarla Hintli tarzını, eteklerle de İskoç tarzını şovunda kullanan Gaultier, ilham kaynaklarını nasıl birleştirileceğini bizlere çok iyi gösteriyor. Paris’teki en renkli koleksiyonlardan biri olmasa da, bir hayli renk kullanan tasarımcıya bu kesinlikle artı puan kazandırıyor. Kıyafetleri incelediğimizde bunları kimin giyebileceğini düşünüyor olabilirsiniz ama, koleksiyona bir bütün olarak bakıldığında bunun bir sanat eseri olduğunu düşünün. Parçaların her birinin ne kadar mükemmel olduğunu görmekte zorlanmayacaksınız…

Milano’da bir süpermarkette yaptığı defileyle koleksiyonunu görücüye çıkartan Moschino, nasıl fark yaratılabileceğini bir kez daha gösteriyor. Meyve ve sebzelerin arasında oturup şovu izleyenler, tasarımların üzerindeki baskıları gördükten sonra şovu neden süpermarkette izlediklerini tahmin etmişlerdir diye düşünüyoruz. Markanın erkek koleksiyonu tasarımcısı Bill Shapiro ve kreatif direktörü Rossella Jardini’nin şov sonunda bir hayli alkış topladığı defilede, en ilgi çeken parçalarsa kesinlikle turuncu pantolonlar, sarı cekeler ve yeşit şortlar oluyor.

Bu sezon tam bir kitap kurdu olduğunu koleksiyonlarından anlayabileceğimiz Marc Jacobs, yine güzel bir koleksiyonla karşımıza çıkıyor. “Tender Is The Night” romanından ilham aldığını söyleyen Jacobs, çizgileri takım elbiselere uyarlayarak tarz sahibi beyler tarafından giyilebilir kılıyor. 40’ların esintilerinin fark edildiği şovda kullanılan şapkalarsa erkek modellerin tarzını tam anlamıyla tamamlıyor. Geceden gündüze giyilebilecek geniş bir yelpazede tasarımlarını sunan Marc Jacobs’ın, gelmiş geçmiş en iyi tasarımcılardan biri olduğuna şüphe yok.

Son olarak Versace İlkbahar/Yaz 2013 koleksiyonunu sizlerin yorumlarınıza açıyoruz. Koleksiyona bakar bakmaz söylediğimiz ilk cümle, “Donatella yapmış yine yapacağını!” oluyor. Defilesinde güçlü erkekleri simgeleyen boksör konseptini ön planda tutan Versace, defile müziği olarak da “We will rock you” yu seçerek hitap ettiği müşteri kitlesinin gönlünü iyice fethetmişe benziyor. Özellikle erkek koleksiyonlarında çok geniş bir kitleye hitap etmediğini bildiğimiz Donatella Versace, bu durumu kendisi de farkında ki yıllardır kendi çizgisinden çıkmadan doğru bildiği yolda devam ediyor. Aslında onu “Donatella Versace” yapanın da bu olduğunu bildiğimiz tasarımcının bu sezonki koleksiyonu için, en başında da dediğimiz gibi yorumları sizlere bırakıyoruz. Bu parçaları kimlerin giyip giyemeyeceğini düşünmek sizlerin hayal gücüne kalmış.=)