Bedendeki enerji merkezlerini ifade etmek için kullanılan “çakra” kelimesi Sanskritçede tekerlek anlamına gelmektedir. Yaşam enerjisi ile sürekli saat yönünde dönen bedensel enerji alanlarını ifade etmektedir. Bedende yüzlerce çakra olmakla birlikte genellikle 7 ana çakradan bahsediliyor. Meridyen noktalardan ya da akupunktur noktalarından bahsedersek işte onların her biri de aslında bir enerji merkezi yani çakradır.
Çakralar, bedenin önünde ve arkasında olmak üzere iki uçlu harekete tabidir. Şifa hali için sürekli olarak saat yönünde ve uyumlu bir hızla dönmeleri gerekir. Bu belli yön ve hız şifada olma halidir. Ne zaman ki çakraların dönüş hızı ve yönü değişmeye başlar o zaman enerji akışı bozulur. Bu bozulma ile çakranın kapsadığı alan içinde yer alan her bir organ, doku, damar, vücut sistemleri ve hücrede sağlık sorunları ortaya çıkmaya başlar. Çakraların kapalı olma hali sadece ölüm anındadır, bunun dışında enerji akışı bozulur ama çakra kapanmaz.
Gelelim bu enerji akışının nasıl bozulduğuna..
Taç çakra ilahi sistemle, kök çakra dünya ile bağımızdır ve birbirlerine dikey şekilde bağlı çalışırlar. Diğer 5 çakramız da bedenin önü ve arkasında olmak üzere yatayda iki uçludur. Taç çakra ile ilahi sistemden enerjiyi alır, bütün çakralarda işletir. Kök çakramız ile dünyaya bağlanırız ve magmadan enerji alır, yukarıya doğru tüm çakralarımızda işleterek yeniden taç çakradan ilahi sisteme bağlanırız. Bu akış her bir anın içinde yüzlerce kez ve kendiliğinden gerçekleşmektedir.
Çakralarımızın her bir ucunun temsil ettiği farklı konular vardır. Örneğin 5. çakra, ifade çakramız önde boğaz ve üst solunum yollarını, arkada boyun, ense, fıtık bölgesini kapsar. Ön ucun konuları ifade, anlayış ve anlaşılmak iken, arka uç ifade edemediklerimiz, anlaşılmamak, söylemeyip biriktirdiklerimiz gibi konularla bağlı çalışır. Bu konularda yaşadığımız sorunlar önce enerji akışını bozar ardından da yerini fiziksel hastalıklara bırakabilir. Boyun düzleşmesi, bronşit, faranjit, boyun fıtığı, tiroid, guatr gibi sağlık sorunlarının altında duygusal kaynakları yani ifade problemleri yatar.
Diğer çakralarımızdan da kısaca bahsedelim. 1. çakra, kök çakramız, kırmızı renktedir, kuyruk sokumu ucunda yer alır, dünya ile bağımızı temsil eder. 2. çakra, yaratım çakramız turuncu rengi ile alt karın bölgesindedir, cinsel kimlik ve çözüm merkezimizdir. 3. çakra, yaşam çakramız mide bölgesindedir. Sarı rengi ile yaşamın merkezinde olmak, yaşanmışlıklara ve yaşanmamışlıklara dair biriktirdiklerimizi kapsar. 4. çakra, kalp çakramızın konusu sevgidir. Pembe ve yeşil bir aradadır. 5. çakra ifade merkezidir. Gökyüzü mavisi rengindedir. 6 çakra, parlement mavisi olarak ön tarafında 3. Göz yani sezgiler arka ucunda ise korku, kaygı, endişe temelli çalışan amigdala yer alır. 7. çakra, taç çakramız ilham, mutlak sevgi ve mutlak şifa bağlantımızdır. Mordan beyaza renk akışı vardır. Başa dokunduğu nokta beyazdır.
Bedenimizdeki bu enerji akışını dengede ve uyumda tutmak bize “iyi” hissettirir ve sağlıklı olmamızı sağlar. Bu denge ve uyuma niyeten yapacağınız küçük ritüel ya da eylemlerle ideal enerji akışına dönmeye destek olabilirsiniz.
Her sabah uyandığınızda gözlerinizi kapatıp yukarıdan başınıza, baştan ayağa, ayaktan dünyaya ve sonra dünyadan ayağa, ayaktan başa, baştan ilahi sisteme olan bu akışı hatırlayıp, hissederek dengesine niyet edebilirsiniz. Her duşa girdiğinizde aynı akışı hatırlayıp, bedeninize temas eden suyun bu akışı düzenleyerek ideal hale getirdiğini hayal edebilirsiniz. Kalbinize sinen herhangi bir çakra meditasyonu bulup dinlemek de bir seçenek olabilir. Emin olun ki bedenimizdeki enerji akışını düzenlemek bozmaktan daha kolay!
Sevgiyle,
Ebru Demirhan