YaşamDüşman radarına denizde sinyal darbesi! Yerini bulmak imkansız: 'Askeri avantaj sağlıyor'

Düşman radarına denizde sinyal darbesi! Yerini bulmak imkansız: 'Askeri avantaj sağlıyor'

15.11.2024 - 09:35 | Son Güncellenme:

Takvimler 18 Haziran 2023'ü gösterdiğinde OceanGate şirketine ait olan Titan denizaltısı Kuzey Atlantik Okyanus'ta kayboldu. Günlerce haber alınamayan denizaltının içindeki 5 kişi de hayatını kaybetmişti. Üstelik okyanusun derinliklerinde kaybolup haber alınamayan tek denizaltı Titan değil! Peki denizaltılar neden kayboluyor ve tespit edilmeleri neden bu kadar zor?

Düşman radarına denizde sinyal darbesi Yerini bulmak imkansız: Askeri avantaj sağlıyor

Derleyen: Melike Sarıkaya/Milliyet.com.tr - Su altında kaybolan veya bir an önce yüzeye çıkarılması gereken denizaltıları bulmak; coğrafi engeller, suyun yoğunluğu, çevresel faktörler ve teknolojik kısıtlamalar nedeniyle oldukça zor. Bu durum yalnızca askeri denizaltılar için değil, araştırma amaçlı kullanılan denizaltılar için de geçerli. Örneğin OceanGate’in Titan denizaltısı, Titanik enkazını araştırmak üzere derinliklere inerken kayboldu ve uzun süren aramalar sonucunda bulunabildi. Bu üzücü olay, teknolojinin bu kadar ilerlemesine rağmen denizaltıların tespit edilmesinin ne kadar zor olduğunu ve okyanusun keşfedilmemiş, karmaşık doğasıyla birlikte su altındaki zorlu koşullarda arama ve kurtarma operasyonlarının ne kadar hassas ve karmaşık bir planlama gerektirdiğini gösterdi. Günümüzdeki ileri teknolojilere rağmen, derin sularda kaybolan denizaltıları bulmak için mevcut sistemler çoğu zaman yetersiz kalıyor ve arama süreci daha fazla vakit ve çaba gerektiriyor.

Haberin Devamı

Düşman radarına denizde sinyal darbesi Yerini bulmak imkansız: Askeri avantaj sağlıyor

RADYO DALGALARI SINIRLI

Denizaltıların derin sularda kaybolmasının ya da tespit edilememesinin en önemli nedenlerinden biri, su altında radyo dalgalarının sınırlı olmasıdır. Uydu ve GPS gibi konum belirleme teknolojileri yalnızca yüzeye yakın mesafelerde etkili oluyor. Okyanusun birkaç kilometre altına inildiğinde ise GPS gibi konum belirleyici sistemler çalışmaz hale geliyor. Bunun yerine, akustik sinyaller kullanılsa da ses dalgaları aracılığıyla çalıştığı için bu sinyaller sınırlı bir menzile sahiptir. Su altındaki derinlik arttıkça sesin yayılma kabiliyeti de azaldığından akustik sinyaller de yeterli gelmeyebilir. 

Akustik sinyaller, su altında radyo dalgalarına göre daha başarılı sonuçlar veriyor olsa da bu yöntem her zaman kesin sonuca ulaştırmıyor. Çünkü akustik iletişim, denizaltılar için uzak mesafelerde etkisini yitirebilir. Ayrıca çevresel gürültü, bu sinyallerin doğruluğunu tespit etmekte güçlük yaratır. Denizaltılar, suyun içindeki tuz oranı ve sıcaklık değişimlerinden kaynaklanan kırılmalar nedeniyle sinyallerini yüzeye iletmekte zorlanabilirler. Kırılmalar, akustik sinyallerin doğruluğunu olumsuz yönde etkileyerek denizaltıların konumlarını daha da tespit edilemez bir hale getirebilir. Bu nedenle denizaltının nerede olduğunu anlamak için özel sonar ve hidrofon sistemleri gereklidir.

Düşman radarına denizde sinyal darbesi Yerini bulmak imkansız: Askeri avantaj sağlıyor

ASKERİ ANLAMDA AVANTAJ SAĞLIYOR

Deniz seviyesinden kilometrelerce derinliğe inildikçe basınç, insan ve cihaz dayanıklılığını sınayan seviyelere ulaşır. Denizaltılar özellikle bu yoğun basınca dayanabilmek için özel malzemeler ve tasarımlarla dizayn edilse de arama cihazlarının aynı dayanıklılığı gösteremez. Çünkü yüksek basınç altındaki su ortamında sonar ve diğer tespit cihazlarının çalışması büyük oranda engellenmiş olur. Ayrıca denizaltılar çevrelerine uyum sağlamak amacıyla doğal engellerden de yararlanırlar ve okyanus akıntılarında ya da su altı kayalıklarında gizlenebilirler. Bu gibi çevresel faktörler de sonar cihazlarının sinyal yayılımını büyük oranda kısıtlar ve denizaltıların yansıttığı sinyallerin doğruluğunun çarpıtılmasına neden olur.

Haberin Devamı

Denizaltılar su altında ses dalgalarının yayılımı, tuz oranı, sıcaklık ve derinlik gibi faktörlerden de büyük ölçüde etkilenir. Su altındaki ortamın fiziksel özellikleri, ses dalgalarının hızını ve yönünü belirler. Sıcaklık arttıkça su molekülleri daha hareketli hale gelir ve bu durum, sesin yayılma hızını artırır. Tuz oranı ve yoğunluk gibi özellikler de ses dalgalarının yayılımını etkiler. Tuz oranı yüksek olan daha yoğun sularda, sesin yayılma hızı artarken, daha soğuk ve derin sularda bu hız azalır. Sesin su altında farklı hızlarda yayılması ise akustik cihazlar ve sonar sinyalleri ile çalışan denizaltı tespit sistemlerinin performansını önemli ölçüde etkiler. Bu nedenle, sıcaklık ve yoğunluk katmanlarının bulunduğu bölgelerde denizaltı sinyalleri sapmalar gösterir. Bu katmanlar, ses dalgalarının yansımasına ya da kırılmasına neden olarak sesin doğrusal olmayan bir yolda ilerlemesine yol açar ve böylece sonar sistemlerinin denizaltının gerçek konumunu bulmasını zorlaştırır.

Haberin Devamı

Modern denizaltılar, bu doğa koşullarından yararlanarak stratejik avantaj elde ederler. Suyun farklı katmanlarında hareket ederek yoğunluk ve sıcaklık değişimlerini kullanarak sonar dalgalarının sapmasına neden olur ve yerlerini gizlemeyi başarırlar. Termoklin olarak bilinen ve su sıcaklığının ani bir değişim gösterdiği katmanları kullanıp sonar sinyallerinin yönünü kırmayı başarırlar. Özellikle askeri operasyonlarda düşman radarlarından saklanmak için suyun bu değişken yapısını kullanarak izlerini kaybettirirler. Bu tür gizlenme taktikleri, denizaltılara, düşman tarafından tespit edilmelerini zorlaştıran önemli bir askeri avantaj sağlar.

Düşman radarına denizde sinyal darbesi Yerini bulmak imkansız: Askeri avantaj sağlıyor

ÖZEL İZ VE GÜRÜLTÜ GİZLEME TEKNOLOJİLERİ VAR

Modern denizaltılar, özellikle askeri olanlar, kendilerini gizlemek için özel gürültü azaltma teknolojileriyle donatılırlar. Bu denizaltılar, sonar sinyallerini yansıtmayan ve minimal ses çıkaran kaplamalar ile izlerini minimum seviyeye indirirler. Ayrıca düşük frekansta çalışan motor sistemleri ve titreşimi azaltan özel teknolojiler sayesinde de su altında daha sessiz bir şekilde hareket edebilirler. Tüm bu teknolojiler sayesinde askeri denizaltılar özellikle düşman radarlarından gizlenebiliyorlar. Ancak tabii ki bu durum arama kurtarma operasyonlarını ve yer tespitini oldukça zorlaştırıyor.

Haberin Devamı

Tüm bunlara ek olarak akustik izleri gizlemek amacıyla üretilen bu özel kaplamalar, denizaltının sonar cihazları tarafından saptanmasını imkansız hale getirirken bazı denizaltılar, yalnızca gerektiği zamanlarda kısa süreli sinyal göndererek düşmanın kendilerini bulmasını bilinçli olarak zorlaştırır. Bu durum, özellikle stratejik bölgelerde keşif görevi yapan veya düşman sularında devriye gezen denizaltılar için büyük bir avantaj sağlar.

Düşman radarına denizde sinyal darbesi Yerini bulmak imkansız: Askeri avantaj sağlıyor

ARAMALAR YETERSİZ KALDI, 5 KİŞİ HAYATINI KAYBETTİ

Titanik’i aramak için yola çıkan turistler 18 Haziran 2023 tarihinde OceanGate tarafından işletilen Titan denizaltısıyla Kuzey Atlantik Okyanusu'ndaki uluslararası sularda kayboldu. Titanik enkazını gözlemlemek için Titan denizaltısıyla geziye çıkan 5 kişiden kısa bir süre sonra haber alınamadı. Diğer denizaltılarda da olduğu gibi Titan’la da iletişim kesilmişti, hem de 1 saat 45 dakika sonra! Turistler, planlanan zamanda su yüzeyine çıkmayınca ABD sahil güvenliğine kayıp denizaltı bildirildi. Titan denizaltısı günlerce arandı, bu sırada Titan denizaltısında 4 günlük ihtiyacı karşılayabilecek bir oksijen olduğu açıklandı. Bu denizaltı oksijenin bitimiyle, yani 4 gün sonra Titanik’in 500 metre uzaklığında parçalanmış halde bulundu. Arama çalışmalarında ABD donanması akustik algılama sistemini kullandı. Yetkililer bu durumu patlama olmuş olabilme ihtimaliyle yorumladı.

OceanGate’in ürettiği denizaltılarıyla ilgili 2018’deki bir davaya göre eski denizcilik operasyonları direktörü David Lochridge geliştirilmekte olan denizaltının daha fazla test edilmesi gerektiğini ve ‘aşırı derinliğe’ ulaştığında yolcuların tehlikeye girebileceğini belirten bir rapor yazmıştı. OceanGate ise gizlilik anlaşmasının ihmal edildiğini öne sürerek ile raporu yazan Lochridge'yi işten çıkardı.

Vücut Kitle İndeksi Hesaplama

Sağlığınızı kontrol altında tutmak için Vücut Kitle İndeksi (VKİ) hesaplama aracını deneyin!

VKİ HESAPLA
Yazarlar