Derleyen: Betül Yasemin Keskin / Milliyet.com.tr - İnsanlık var olduğu günden bugüne yaşam alanlarını su kenarlarına inşa etti, su kaynaklarından beslenerek bu alanlarda her türlü yaşamsal faaliyetlerini sürdürdü. Okyanuslar, denizler, nehir ve göller her zaman için yeryüzündeki tüm canlıların ihtiyaç duyduğu yerlerdendi. Ancak içlerinden bazıları canlıların yakınlaşması değil uzak durması gereken yerlerdi, Amazon'un kalbindeki Shanay-Timpishka Nehri gibi. Çok uzun yıllardır araştırmacıların keşif alanı olan bu nehrin 'geleceğe açılan bir kapı' olduğu düşünülüyor. Shanay-Timpishka Nehri'nde ne oluyor?
'GÜNEŞİN SICAĞINDA KAYNAYAN NEHİR'
Amazon'un kaynayan nehri Shanay-Timpishka diğer nehirlerden tamamen farklı özellikler taşıyor. Güneşin sıcağında kaynayan anlamına gelen 'Shanay-Timpishka' ilk kez 2011 yılında fark edildi. Bu nehrin özellikleri çok uzun zamandır Peru'da dilden dile dolaşan gerçek bir efsaneydi ancak jeolojik olarak böyle bir su kaynağının varlığına ihtimal verilmiyordu çünkü bulunduğu bölge, Amazon havzası aktif bir volkanik yanardağdan çok uzaktaydı. Dolayısıyla o bölgede kelimenin tam anlamıyla kaynayan bir su kaynağı görmek mümkün değildi.
Nehrin hikayesinin peşine düşen Jeolog Andres Ruzo Shanay-Timpishka'yı incelemek için yola koyuldu. Nehrin yanına gidine uzman isim efsanenin gerçek olabileceğine kendi gözleriyle şahit oldu. Uzun yıllar araştırma yapan Ruzo, 2017 yılında yayınlanan bir belgeselde deneyimlerini anlattı. Ruzo, Shanay-Timpishka'yı şu şekilde özetledi:
"Nehirden gelen havanın sıcaklığı o kadar yoğun ki nehrin yakınında nefes aldığınızda burnunuzdan başlayıp ciğerlerinize kadar inen bir sıcaklık hissediyorsunuz."
ELİNİ DEĞDİRENİN DERİSİNİ PİŞİRİYOR
Amazon'un kalbindeki bu nehir tamı tamına 100 derece. Bırakın bu nehirde yıkanmayı ya da yüzmeyi nehre elinizi değdirdiğiniz an saniyeler içinde elde ikinci veya üçüncü dereceden yanıklar meydana gelebilir.
Ruzo nehrin sıcaklığını anlatırken, "Kuşlardan sürüngenlere kadar birçok hayvanın düştüğünü ve saniyeler içinde pişmeye başladıklarını gördüm" diyerek gözlemlerini aktardı.
GELECEĞE AÇILAN PENCERE: SHANAY-TIMPISHKA'NIN SIRRI
Coğrafi olarak Peru'da bulunan bir nehrin sıcaklığının 100 derece olması imkansızdı, peki Shanay-Timpishka'yı böylesine kaynar yapan şeyin ardındaki sır neydi? Jeolog Andres Ruzo'nun araştırmaları nehri kaynatan şeyin derinlerdeki fay hattı olduğuna işaret etti. Böylece Ruzo ve Miami Üniversitesi'nden araştırmacılar, kaynayan nehrin artık doğal bir deney olarak kullanılabileceğini düşünmeye başladı. Amazon'un kalbindeki bu nehrin varlığı küresel ısınma ortamında 'geleceğe açılan bir pencere' olarak nitelendirildi. Küresel ısınmanın hız kazanmasıyla Amazon'un daha da ısınacağını öngören araştırmacılar, bu bölgedeki canlı türlerinde değişimlerin meydana geleceğini de ekledi. 2022 yılında bölgeye giden Miami Üniversitesi'nden araştırmacılar nehrin yakınlarındaki 70 noktada bulunan tüm tropikal bitki ve ağaçları haritaladı. Bu harita nehrin en sıcak kısmında bitki çeşitliliğinin azaldığını, sadece birkaç türün sıcağa dayanabildiğini ortaya koydu.
Araştırmacılar endişe verici bir şekilde bunun Amazon yağmur ormanlarının tamamının gelecekte nasıl görüneceğine dair bir işaret olabileceğini söyledi ve küresel ısınmanın artmasıyla bildiğimiz her şeyin değişeceğini bir kez daha hatırlattı. Yapılan çalışmalar sonucunda herhangi bir canlı yaşamını içinde barındırmayan, kaynağı jeotermal olan Shanay-Timpishka Nehri dünyadaki tek kaynayan nehir olma özelliğini taşıyor.
Bilimsel araştırmaların odağı olan bu nehir yıllar yıllar önce yerli halkın ilgisini çekmiş, sırrı keşfedemeyen halk nehri kutsallaştırmaya başlamıştı. Çeşitli şaman efsanelerine konu olan bu nehir ziyaret edenleri büyülemeye ve bilime ilham vermeye devam ediyor.