Aynı anda grip, uyuz ve kızıl oldu! Korkutan kokteyl: 'Vücutta eksikse affetmiyor'
Her şey normalken aniden vücudunda yolunda gitmeyen bir şeyler hissetti. Ateşi vardı, boğazı ağrıyordu. Bir müddet sonra ise vücudunda döküntüler ve kaşıntı başladı. Soluğu doktorda alan genç kadın duydukları karşısında şaşkındı. Aynı anda grip, uyuz ve kızıl olmuştu! Bu 'korkunç kokteyl'in ardındaki gerçek ise herkesi yakından ilgilendiriyor.
Betül Yasemin Keskin / Milliyet.com.tr - Son zamanlarda hızla artış gösteren bulaşıcı hastalıkların adeta evrim geçirdiğini, yakalanan kişileri ise çok uzun süre etkilediğini görüyoruz. Ancak bunlar içerisinde öyle bir örnek var ki duyanları şaşkına çeviriyor. Aynı anda birden fazla virüsün hastalık yaratabildiği şu günlerde, sosyal medya fenomeni Inma Campano yaşadıklarıyla gündeme oturdu. Aynı anda Influenza A (grip), uyuz ve kızıl hastalığına yakalanan fenomenin vücudunda neler oluyor? Dünya üzerinde aynı durumu yaşayan başka kişiler var mı? İşte uzman cevabı.
Yarım milyon takipçiye sahip olan Inma Campano için her şey normalken bir anda vücudunda bazı şeylerin yolunda gitmediğini hissetti. Kendini çok halsiz hisseden Campano takipçileriyle bu durumu paylaştı. Ateşi vardı ve boğazında bir ağrı hissediyordu. Ancak işin tuhaf yanı karnında kırmızı lekeler oluşmaya başlamıştı. 32 yaşındaki genç fenomen karnındaki kızarıklıklar döküntüye çevirdiğinde endişelendi ve soluğu hastanede aldı. Influenza A yani gripten şüphelenen doktorlar haklı çıktı, Campano son dönemlerde yakaladı mı bırakmayan Influenza'ya yakalanmıştı. Karnındaki döküntüler başka bir şeyin habercisiydi. Yapılan tetkikler sonucunda kızıl hastalığına yakalandığını, ardından da uyuz olduğunu öğrendi.
Doktorlar bu durumu 'kokteyl virüs' olarak yorumladı. Aynı anda birbirinden bu kadar bağımsız üç virüse yakalanması bağışıklık sisteminde bir aksaklık olduğuna işaretti. Sonunda Campano'ya tedavi uygulandı ve 4 Ocak'ta başlanılan tedavisi olumlu yanıt verdi. Inma Campano'nun eski sağlığına kavuşmasına ise sayılı günler kaldı.
'EŞ ZAMANLI OLARAK YAKALANMAK MÜMKÜN'
Campano'nun yaşadıklarını duyanlar ise böyle bir durumun mümkün olup olamayacağını sorguluyor. Bir kişi aynı anda birden fazla hastalığa yakalanabilir mi? Bağışıklığın bu durum üzerindeki etkisi nedir? İç Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Rıdvan Sivritepe her hastalığın tanısı, tedavisi, belirtileri ve laboratuvar bulgularının farklı olduğunu, influenza A virüsünün solunum yolu enfeksiyonlarına neden olan bir virüs olduğunu hatırlattı. Kızıl hastalığının, A grubu beta-hemolitik streptokok bakterilerinin neden olduğu bir enfeksiyon olduğunu ileten Sivritepe, genellikle streptokok bakterilerinin boğaz enfeksiyonuyla ilişkili olduğunu söyledi. Uyuzun ciltte meydana gelen bir paraziter enfeksiyon olduğunu ileten Sivritepe, 'sarcoptes scabiei' adlı bir parazitin, cildin üst katmanlarında tüneller açarak neden olduğu bir bulaşıcı enfeksiyon hastalığı olduğu hakkında bilgilendirdi.
"Vücudu enfeksiyonlardan koruyan karmaşık bir savunma sistemi olan bağışıklık sistemi, virüsler, bakteriler, mantarlar ve diğer patojenlere karşı tepki verir" diyen Doç. Dr. Rıdvan Sivritepe sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ancak bu sistem birçok faktörden etkilenip zayıflayabilir. Eğer bir kişi zaten bir enfeksiyonla savaşıyorsa veya bağışıklık sistemi zayıflamışsa, başka bir enfeksiyon hastalığına yakalanma riski artar."
"Bağışıklığın bu durum üzerindeki etkisi; kişinin genel sağlık durumuna, bağışıklık sisteminin gücüne ve bağışıklık tepkilerinin koordinasyonuna bağlı olarak değişir" diyen Sivritepe, "İyi bir bağışıklık sistemi, vücudu bir dizi patojene karşı etkili bir şekilde savunabilir ve birden fazla enfeksiyonla başa çıkma kapasitesini artırabilir. Ancak bağışıklık sisteminin zayıf olduğu durumlarda, birden fazla enfeksiyonla mücadele etmek daha zor olabilir. Influenza A, kızıl hastalığı ve uyuz farklı etkenlerin neden olduğu farklı enfeksiyon hastalıklarıdır. Bu nedenle doğrudan birbirini tetiklemeleri nadirdir. Ancak bu üç hastalığın aynı kişide eş zamanlı olarak görülmesi mümkün" dedi.
KIRIP GEÇEN HASTALIKLARA KARŞI 5 ÖNLEM
Son dönemlerde artan grip vakaları birçok ciddi sorunu beraberinde getiriyor. Giderek endişe verici hale gelen bu duruma karşı Sivritepe, "Son dönemde artan grip vakaları yoğun temas, kapalı alanlardaki kalabalıklar ve hava değişiklikleri gibi faktörlerle birlikte grip, hızla yayılabilen bir virüs olma özelliği taşıyor. Bu durum, hastalığın bireyden bireye geçişini kolaylaştırarak toplum içinde geniş çaplı etkileşimlere yol açıyor. Gribe bağlı komplikasyonlar, özellikle yaşlı bireyler, kronik hastalığı olanlar ve bağışıklık sistemi zayıf olanlar için ciddi sonuçlara neden oluyor" diyerek olmazsa olmaz 5 önlemi sıraladı:
1- Aşı: Grip aşısı, influenza virüslerine karşı koruma sağlayan en etkili önleyici yöntemlerden biri. Özellikle yüksek risk grubundakiler (65 yaş ve üzeri, kronik hastalığı olanlar, hamile kadınlar vb.) grip aşısını olmalı. Grip aşısı, hastalığın şiddetini azaltır ve komplikasyon riskini düşürür.
2- Hijyen: El yıkama, grip ve diğer solunum yolu enfeksiyonlarının yayılmasını önlemede en etkili yöntemlerden bir tanesi. Sabun ve su kullanımı, virüs partiküllerini ortadan kaldırarak enfeksiyon riskini düşürür. Sık sık el yıkamalı ve ellerimizi yüzümüze dokunmaktan kaçınmalıyız. Grip gibi bulaşıcı hastalıkların yayılmasını önlemek için toplum içinde sosyal mesafe önemli. Sosyal mesafe ve maske kullanımı, virüsün damlacıklar aracılığıyla bulaşma riskini azaltır. Ayrıca hasta kişilerin maske kullanması ve sağlıklı bireylerin risk durumlarında maske takmaları virüsün yayılmasını azaltır.
3- Bireysel karantina: Grip belirtileri gösterenlerin evde kalması, diğer bireylerle temasını azaltması ve mümkünse ayrı bir odada izole olması hastalığın yayılmasını kontrol altında tutar. Grip belirtileri gösterenlerin hemen sağlık kuruluşuna başvurması da gerekiyor. Özellikle yüksek riskli grupta yer alanlarda bu çok daha önemli.
4- Erken tanı ve tedavi: Erken tanı ve tedavi, komplikasyon riskini azaltır. Sağlıklı bir yaşam tarzı sürdürmek, düzenli egzersiz yapmak, dengeli beslenmek ve yeterli uyku almak bağışıklık sistemini güçlendirir. Bu faktörler, vücudun enfeksiyonlara karşı daha etkili bir yanıt vermesine katkı sağlar.
5- Bilgiyi güvenilir kaynaktan almak: Hasta olan veya hasta olma riski taşıyanların bilgi almak için güvenilir kaynakları kullanmalı. Sağlık Bakanlığı, Dünya Sağlık Örgütü gibi resmi kuruluşlardan, güncel, güvenilir ve doğru bilgi alınabilir. Bu önerilere ek olarak, her bireyin sağlık durumu farklıdır. Bireysel risk faktörleri ve sağlık geçmişi göz önüne alınarak hekim tarafından önerilen kişisel tedavi planları yapılmalı. Hastaların hekimleriyle düzenli iletişimde olmaları, sağlık durumlarını izlemek ve gerektiğinde ayarlamalar yapmak açısından kritiktir.
