1. Zina Nedeniyle Boşanmanın Şartları Nelerdir?
Evlilik birliği devam ederken eşlerden birinin, karşı cinsten bir kişi ile isteyerek cinsi münasebette bulunması zina olarak nitelendirilmektedir. Buna göre zina nedeniyle boşanma davası açılabilmesi için 3 şart bulunmaktadır. Bunlar:
a. Evli olma şartı: Zina, boşanma nedenine dayanılabilmesi için öncelikle zina eden taraf ile aralarında evlilik birliğinin olması gerekmektedir. Taraflar arasında boşanma davasının devam ediyor olması ya da ayrılık kararı verilmiş olması gibi durumlarda eşlerin karşı cinsten birisi ile cinsel ilişkide bulunması da zina fiilini oluşturmaktadır. Ancak resmi olarak evli olmayan kişinin zina nedeni ile dava açma hakkı bulunmamaktadır.
b. Karşı cinsle cinsel birliktelik şartı: Zina nedeni ile boşanma davası açılabilmesi için eşlerden birisinin karşı cinsten bir kişi ile cinsel ilişkide bulunması gerekir. Bu sebeplerle cinsel ilişkide bulunmaksızın el ele tutuşmak, birlikte sevgili gibi gezmek, yakın bedeni temaslar, sevişme, öpme ve sarılma biçimindeki davranışlar zina sayılmamaktadır.
c. Kusur şartı: Zina fiilinin isteyerek gerçekleşmiş olması gerekmektedir. Bu sebeple tecavüze uğramak ve benzeri irade dışı durumlarda zinadan söz etmek mümkün değildir.
2. Zina Nedeniyle Boşanma Nasıl İspat Edilir?
Zinanın ispatı oldukça zordur. Ancak zina, tanık beyanları, fotoğraflar, video kayıtları, otel kayıtları, kamera kayıtları, kredi kartı harcamaları başta olmak üzere her türlü delil ile ispat edilebilir. Burada önemli olan, elde edilen delilin hukuka uygun olmasıdır. Zinanın ispatı oldukça güç olduğu için yaklaşık ispat da çoğu zaman yeterli olmaktadır. Bu sebeple ispat edilen olgular bir zinanın bulunduğuna kanaat verdiği takdirde hakim, zina sebebi ile boşanmaya karar verebilir.
3. Hangi Hallerde Dava Hakkı Düşmektedir?
Zina sebebi ile boşanma davası açma hakkı iki halde düşmektedir. Bunlar:
a. Hak düşürücü sürenin dolması:
Zina sebebi ile boşanma davası açacak olan eş, diğer eşin zinasını öğrenmesinden itibaren altı ay içerisinde ve zina fiilinin gerçekleşmesinden itibaren beş yıl içerisinde davasını açmak zorundadır. Bu süreler içerisinde dava açmayan eşin dava açma hakkı düşmektedir. Ancak zinanın devam etmesi halinde her zina fiili yeni bir süre başlangıcını doğurmaktadır. Süreler hak düşürücü olması sebebi ile hâkim tarafından kendiliğinden dikkate alınmaktadır. Zina nedeni ile açılacak davada sürelerin kaçırılması durumunda, artık zina nedeniyle boşanma kararı verilmesi mümkün değildir. Bu durumda genel boşanma hali olan evlilik birliğinin temelden sarsılmasına dayanılarak boşanma davası açılabilir.
b. Affetmek:
Affeden tarafın zina sebebi ile boşanma davası açmaya hakkı bulunmamaktadır. Açıkça affettiğini bildirmek, müşterek konutta karı-koca ilişkisini sürdürmek gibi durumlar kural olarak af olarak nitelendirilmektedir. Ancak korkutma, baskı, yanıltma ve benzeri şekillerde af iradesinin gösterilmesi zina sebebi ile boşanma davası açma hakkının düşmesine neden olmamaktadır.
4. Zina Nedeniyle Boşanmanın Mal Rejimine Etkisi:
Zina nedeni ile boşanma, özel bir boşanma nedenidir. Bu sebeple sonuçları itibari ile genel boşanma sebeplerinden farklılıklar arz etmektedir. Bu farklılıklardan belki de en önemlisi mal rejimine olan etkisidir. Nitekim zina nedenine dayalı olarak boşanma kararı verilmesi halinde hâkim, kusurlu eşin artık değerdeki pay oranının hakkaniyete uygun olarak azaltılmasına veya kaldırılmasına karar verebilir. Burada takdir hakkını kullanacak olan hâkim ise mal rejimine ilişkin davayı gören hâkim olup; boşanma davasını inceleyen hâkimin bu konuda bir değerlendirme yapması mümkün değildir.
Mutlu Günler
Av. Yaşar ÖKSÜZ