Eşlerin, boşanma ve boşanmaya bağlı olan konularda anlaşmaları halinde anlaşmalı olarak boşanmaları mümkündür. Ancak anlaşmalı boşanmanın gerçekleşmesi için kanunun aradığı başkaca şartlar da bulunmaktadır. Bu kapsamda anlaşmalı boşanmanın gerçekleşebilmesi için dört şartın bir arada gerçekleşmesi gerekir.
Bunlardan ilki evlilik birliğinin en az bir yıl sürmüş olması şartıdır. Bir yıllık süre, resmi nikâhın yapıldığı tarihten itibaren hesaplanır. Bir yıllık süre doldurulmadan açılan ve dava açıldıktan sonra bu sürenin doldurulduğu durumlarda anlaşmalı boşanma kararı verilmez.
İkinci olarak boşanmak için eşler ya birlikte mahkemeye başvurmalı ya da bir eş diğerinin açtığı boşanma davasını kabul etmelidir. Anlaşmalı boşanmada kimin davacı olduğunun hiçbir önemi bulunmamaktadır. Nitekim bu davalarda tarafların kusurlarına ilişkin hiçbir değerlendirme yapılmamaktadır. Bu sebeple eşlerden birinin açmış olduğu anlaşmalı boşanma davasının diğer eş tarafından kabul edilmesi ya da eşlerin birlikte mahkemeye başvurmaları gerekir.
Üçüncü olarak hâkim, eşleri aynı anda ve bizzat dinlemelidir. Anlaşmalı boşanma davasında hâkim, tarafları dinleyecek ve beyanlarının serbest iradelerine dayanıp dayanmadığını tespit edecektir. Bu bakımdan anlaşmalı boşanma davalarında tarafların, hâkim huzurunda beyanda bulunmaları şarttır.
Son olarak ise anlaşma şartları, hâkim tarafından uygun bulunmalıdır. Taraflar, boşanmanın mali ve hukuki konularında istedikleri şekilde anlaşabilirler. Ancak hâkim, tarafların vardığı mutabakatta, tarafların ve çocukların menfaatini göz önüne alarak değişiklikler yapabilir. Hâkim tarafından yapılan bu değişikliklerin kabul edilmesi halinde, anlaşmalı boşanma gerçekleşecektir. Ancak hâkim tarafından yapılan değişikliklerin taraflarca kabul edilmemesi durumunda, anlaşmalı boşanma gerçekleşmeyecektir. Anlaşmalı boşanmaya hakimin müdahalesine ilişkin değerlendirmede bulunan Yargıtay, yakın tarihli bir kararında şu tespitlere yer vermiştir:
“Hâkim tarafların ve çocukların menfaatlerini göz önünde tutarak anlaşmada gerekli gördüğü değişikliği yapabilir ise de bu durumda yapılacak iş, taraflara bir öneride bulunmak, öneri kabul edildiği takdirde buna göre karar vermek, kabul edilmediği ve taraflarca anlaşmaya varılarak mahkemenin de uygun bulacağı yeni bir düzenleme de yapılmadığı taktirde, davanın çekişmeli boşanma davası olarak sürdürülüp sonucu uyarınca karar vermekten ibarettir. Tarafların boşanmanın mali sonuçları ve çocukların durumu hakkındaki düzenlemelerden birinde dahi anlaşmaya varmamış olmaları, boşanma kararı vermeye engeldir.” (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2017/2650 E., 2019/485 K., 18.04.2019 T.)
Görüleceği üzere anlaşmalı boşanma davasına bakan hakim, tarafların anlaşmalarını uygun bulmazsa yeni öneride bulunup kabul edip etmediklerini sorabilir. Taraflar, bu öneriyi kabul ederlerse karar bu şekliyle tesis edilir. Ancak önerinin kabul edilmemesi halinde davanın, anlaşmalı boşanmadan çekişmeli boşanmaya dönüşmesi muhtemeldir.
Sağlıklı Günler
Av. Yaşar ÖKSÜZ
www.instagram.com/av.yasaroksuz/
https://twitter.com/avyasaroksuz
https://www.linkedin.com/in/avyasaroksuz/