Geri getiremediğimiz en kıymetli şey zaman… Ben zamanın kıymetini son bir yıldır daha iyi anladım. Anlamaya başladığımdan beri sanki daha sadeleşiyor, belki yalnızlaşıyor gibi görünsem de aslında zenginleşiyor ve çoğalıyorum.
Eskiden herkese yetmeye çalışırdım. Uzun uzun dinlerdim arkadaşımı. Sevmediğim etkinliklere sırf o gelmemi istiyor diye katılırdım. İnsanları mutlu etmek için zamanımı bol keseden harcardım. Şimdi ise her şeyden kıymetli benim için zaman. Zamanımı iyi yönetmeye başladığımdan beri daha çok şeye yetişiyorum.
Hayatıma baktım, en çok nerelerde vakit kaybediyorum ve neden kaybediyorum diye. Bir plan yaptım. Bana iyi gelen şeylere daha çok zaman ayırmaya, iyi gelmeyen ne varsa kaldırıp atmaya veya süresini kısıtlamaya başladım. Şimdi en sevdiğim, birlikte olmaktan keyif aldığım kişilere zamanımı ayırıyorum. Daha çok okuyorum, daha çok yazıyorum, daha fazla seyahat ediyorum.
Bu durumumu hâlâ kabullenemeyen ya da beni tanımadığı için zamanımı çalmaya çalışanlar yok mu? Elbette var. Eminim sizin de vardır. Özellikle her gördüğü içeriğe mesaj atanlar, mesaj attığı saate bakma zahmeti duymayanlar… Telefonda zamanlı zamansız, devamlı bir uyarı ışığı… Üstelik sizi doğru dürüst tanımıyor bile. Saati pek önemsemeden haberleştiğimiz 10 arkadaşıma bile beğeneceğinden emin olduğum mesajları yollarım, ki o da sürekli olmaz.
Şimdi bir düşün bakalım, bana gönderdiğin mesajdaki konuya benim bir ilgim var mı? Mizah anlayışımı biliyor musun? Yeni gördüğün ve sana ilginç gelen şeyi ben yıllar önce okudum, haberin yok. Neden? Çünkü hakkımda hiçbir fikrin yok.
Şu gruplar da ayrı bir konu. Biri beni eklemiş, ben o gruptaki insanları tanıyor muyum? Sohbetleri takip edecek zamanım var mı? Oraya zaman ayırmak istiyor muyum bakalım? Paylaşılan haberlere gelince… Çoğunu öğrenmek bile istemiyorum, ruhuma iyi gelmiyor. Ben de artık böyle durumlarda ya engel koyuyor ya okumadan siliyor, ya da iş, aile, yakın arkadaş değilse gruptan çıkıyorum. Kim ne düşünür, gerçekten umursamıyorum.
Zamanımız kıymetli, dostlarım. Bize iyi gelen şeylere hayatımızda yer açalım. Zamanımızı önce kendimize, içimizdeki çocuğa ayıralım. O çocuk sizin katladığınız hiçbir şeye katlanmak zorunda değil. hayatın keyfini çıkarmak önce onun hakkı.
Keyifli zamanlarınız çok olsun…