“Hep çiçek, böcek yazıyorsun”. “Biraz sert yaz”. “Bak, şöyle yaz...”
Bu ara bu cümleleri çok sık duyuyorum. Eleştiriye bayılırım diyemem ama doğru eleştirinin de insanın geliştirdiğine yüzde yüz inanırım. Ancak eline hiç kitap almamış, yazılarımın tamamını okumadan sosyal medyada denk gelip sadece başlığını okumuş kişilerin söylediklerini de çok dikkate almam. Üstelik kavgadan gürültüden bahseden dizisi, haberi, sokaktaki saldırganı başta olmak üzere bu kadar olumsuz uyaran varken neden benim de nefret dolu yazmamı bekler ki insan? Elbette ben de hayatımı bir prenses gibi şatolarda geçirmiyorum. Her şey mükemmel gitmiyor. Zaman zaman işte, sosyal hayatta ben de olumsuz durumlar yaşıyorum. Daha yeni yaşadığım bir seyahat hikayem var ki, onu da bir ara yazacağım.
Ama ben artık iyilik konuşalım, iyi şeylerden daha çok bahsedelim istiyorum. Düzelecek, halledebileceğimiz konuları ve çözümlerini konuşalım. Negatiften değil, pozitif olandan beslenelim. Bu amaçla son dönemde “İyi Şeyler Olur” adını verdiğimiz projeyi geliştirdik. Detaylarını yakında bu sayfada sizinle paylaşacağım.
İyi şeyler olur dostlarım, lütfen buna inanalım.
Bir süreliğine negatif her şeyi susturalım, özellikle de devamlı negatif bir şeyler söyleyen beynimizi…
Yakında iyi şeylerde buluşmak üzere…