Başımıza istemediğimiz olaylar geldiğinde bizi üzen, sıkan, kızdıran içsel durumların içine giriveririz. Eğer bildiğimiz bir şey varsa "korktuğum başıma geldi" ya da "zaten ben bunun böyle olacağını biliyordum" gibi cümleler söyleriz. Korktuğumuz, zaten zihnimizde canlandırdığımız filmlerdir ve üzerimize çekeriz. Bildiğimiz de o konuyla ilgili inandığımız bir şeyin senaryosudur zaten. O da zihnimizde film gibi kim bilir kaç kere canlanmıştır. Ve zihindeki canlandırmalar defalarca tekrarlanarak inandıklarımıza ve gerçekliğimize dönüşür. Bu yüzden en çok neyi düşlediğimizin her zaman farkında olmalıyız. Zihni başı boş bırakırsak kendi içinde en çok tekrar edilen senaryoları tekrar etmeye devam edecektir. Bu yüzden farkında olarak zihni yönlendirmek çok daha iyidir. Bu yönlendirmelerle ilgili pek çok yazıyı kitaplarımda ve web sitemde yazmıştım. İhtiyaç duydukça tekrar tekrar okuyup çalışmaları uygulayabilirsiniz. Dış dünyadan o kadar çok gelen uyaran var ki kolaylıkla zihinlerimiz oradan oraya uçuşabiliyor. Olumsuz ve gereksiz düşüncelerin arkasına takılıp gidiveriyor. Yolda kalmak için sürekli antrenman şart! :)
Bir de bazen hiç anlam veremediğimiz, neden başımıza geldiğini bir türlü anlayamadığımız durumlar vardır. Başımıza bir şey gelmiştir ve bu, bize o an için bir son, sonuç gibi gözükür. Anlamlandıramadıkça da ''neden, neden bu başıma geldi'' gibi cümlelerle kendimizi daha da dibe çekmeye başlarız. Zaten memnun olmadığımız bu duruma aşırı olumsuz tepkiler vererek kendimize yeni, olumsuz enerji alanları yaratırız. Alın size gelecekte yaşamak için yeni bir olumsuzluk davetiyesi daha. Peki, böyle durumlarda ne yapmalı? En güzeli aklın yetmediği yerde hayır dilemek. Bu durumun, bu sonucun arkasından bir hayır dilemek.
İstenmeyen durumun mutlaka bir sebebi vardır, ancak o an bunun sebebini anlayacak durumda değilizdir. İşte, aklın yetersiz kaldığı, sınırlı olduğu bu anlarda ''bu durum bana bir şey öğretecek, belki de beni bir yere götürecek. Ve ben bunu anlamaya hazır ve istekliyim. Olaylar hayrıma gelişiyor. Teşekkür ederim" diye düşünmeye başlamak en güzeli olur. Çünkü isyan etmek ve fazla düşünmek yeni olumsuz enerji alanlarını büyütürken bir yandan da görmemiz gerekeni görmemizi engeller. Belki de bu istenmeyen, "kötü" diye adlandırdığınız olay, sizi bir hayalinize sürüklüyordur. O hayalin gerçekleşmesi için bu yoldan geçmeniz gerekiyordur. Zihin gözünüzün açılması için iyi telkinler vermeniz size yardımcı olacaktır. Veya gerçekten sizin olumsuzluklarınızın yarattığı bir sonuçtur. Siz de bunu algılayamıyorsunuzdur. Yine de durum değişmez, aynı telkin işe yarayacaktır. Çünkü hayatta her şey bir denge içindedir, her olumsuzluğun içinden alınabilecek bir güzellik vardır. İşte, bu hayırlara kendini açmak, yolda kalmak, sevgiyle yaklaşmak bize zamanı geldiğinde bu farkındalığı da yaşatacaktır.
Sorun gibi gözüken sonuçlarınızın hayırlara dönüştüğü bir hafta diliyorum...
Sevgi ve sağlıkla ilerleyin, sevgiler...
Arzu Bıyıklıoğlu
NLP Uzmanı ve Yaşam Koçu