İlişki koçluğu için gelen bireysel veya çift danışanlarımda ister evli olsun, ister sevgili ilişkisi olsun fark ettiğim konuşma dili BEN ve O ya da BEN ve SEN diye başlıyor. İlk seans boyunca BİZ kelimesini ya hiç duymuyorum ya da bir iki kez duyuyorum. Sarsılmış ama kurtarılmayı bekleyen ilişkilerin en büyük sorunu BİZ RUHU’nun kaybedilmiş olması. Belki de hiç bir zaman olmadı. Biz ruhunun gelişmediği ilişkiler zaten uzun vadede ciddi bir ilişkiye hiç bir zaman dönüşmez. Çok kısa süreli olur.
Peki nedir bu BİZ RUHU? BEN’leri kaybetmeden aynı zamanda BİZ olabilmek. Eğer BEN ‘ler kaybolur sadece BİZ olursa bu da çok sağlıklı bir şey değildir. İlişki gelişemez ve bir gün tıkanır. Çünkü bu durum kişinin yaşam alanında bireysel gelişimini de, ilişkinin gelişimini de engeller. Tam bir kısır döngü, monoton bir yaşam başlar. Sonunda ne ilişkinin ne de bireylerin ruhu kalmaz zaten.
BEN’leri koruyarak BİZ olabilmek nedir? Bireyin kendi merkezini koruması, değerlerini yaşayabilmesi, özgür olabilmesi, kendi gelişimine ve zevklerine uygun yaşarken bir yandan da ilişkiye enerjisini, sevgisini ve saygısını akıtabilmesidir. BİZ kafasıyla düşünebilmek ama aynı zamanda BEN’lere zarar vermemek. Birlikte hedefler hayaller olduğu kadar bireysel hedeflerinde olmasıdır. Konu derin İlerleyen yazılarımda örnekler ve uygulamalar verceğim. Konuyla ilgilenenler ve kaliteli ilişki yaşamak isteyenler lütfen takipte kalsınlar.
BİZ ruhunu ve BEN leri korumayı en iyi anlatan üstatlardan biri Halil Cibran’dır. Ermiş eserinde evliliği şöyle anlatır; Tanrı’nın sessiz hafızasında bile birlikte olacaksınız. Ancak bırakın birlikteliğinizde mesafeler olsun. Bırakın dans etsin gökteki rüzgarlar aranızda. Birbirinizi sevin, ancak sevgiyle zincirlemeyin kendinizi. Bırakın, ruhlarınızın kıyıları arasında hareket eden bir deniz olsun aşk. Doldurun birbirinizin tasını, ama içmeyin sakın aynı tastan. Dans edip şarkı söyleyin birlikte ve eğlenin ama yalnız olun ikinizde. Kalbinizi verin ancak teslim etmeyin birbirinizin eline. Zira yalnızca hayatın avucuna sığar yürekleriniz. Bir arada durun ancak, ancak çok yakın olmayın birbirinize. Zira tapınağın sütunları ayrı durur ve meşe ağacıyla servi büyümez birbirinin gölgesinde...