03.12.2023 - 02:00 | Son Güncellenme:
Prof. Dr. Gökalp Öner
Prof. Dr. Gökalp Öner- Tüp bebek tedavilerinde anne adaylarının hiç sevmediği ve oldukça tedirgin olduğu gruptur polikistik over sendromu (PKOS). Dünya üzerinde 10 kadından birinde görülür. Ülkemizde ise görülme sıklığı yüzde 20'lerde olan, yani ortalama her beş kadından birinde gördüğümüz bu sendrom, aslında kronik bir rahatsızlıktır. Yani anne karnında zaten bu sendromu taşıyarak doğar kadın.
Üreme çağındaki kadınlar doktora sıklıkla adet düzensizliği, tüylenme ve hızlı kilo alma gibi şikayetlerle gelir. Doktora başvuran kadınlarda yapılan ultrasonda polikistik over görünümü veya hormonlarda, özellikle AMH yani yumurtalık rezervi değeri dörtten yüksek olduğunda fark edilir. Ayrıca guatr veya süt hormonu yüksekliği gibi ek hastalıkları da mutlaka ekarte etmek gerekir, öyle ki bu hastalıklar da PKOS’la karıştırılabilir. Bir kadında adetten önceki 14 günde yumurtlama gerçekleşmez. O yüzden toplam döngüsünden 14 gün çıkarılarak ve adetli dönemi de içine katmayarak gebe kalma dönemi hesaplanabilir. 28 günde bir adet gören kadın ilk 14 günde yumurtlarken, 35 günde bir adet gören kadında ilk 21 günde yumurtlama gerçekleşir. Adetli iken yumurtlama olmayacağından adet bitimi ile bir sonraki adetten 14 gün öncesi arasında ilişki önerilir. Spermin de bu çatlayan yumurtayı döllemesiyle gebelik çoğu zaman kendiliğinden oluşur.
Polikistik over görünümlü kadınlarda yumurta sayısı normal sayıdan çok çok daha fazladır. Normal şartlarda bir kadında 8-12 sayı arası yumurtayı doktorlar normal sayı olarak değerlendirirken, PKOS olan kadınlarda bu sayı ciddi rakamlara dayanır. 117 yumurtası olan kadın bile vardır. Bu kadar yumurta sayısına sahip olunmasına rağmen işte bu yumurtaların çatlayamamasıdır PKOS ve dolayısıyla yumurtaların spermi de dölleyememesinden ötürü gebelik durumunu maalesef bu çiftlerde görülemeyebilir.
Polikistik over sendromda ise bu çok yumurta sayısına bir de adet düzensizliği eklenir. PKOS’lu hastalarda öncelikle kilosunun yüzde 10'u kadar kilo verilmesi istenir. Çünkü hızlı kilo alımı en sık görülen özellikten biridir. Yüzde 10 kilo kaybı ile bile yumurta kalitesi ciddi anlamda artabilir. Akdeniz usulü beslenme önerilir. Daha sonra folik asit ve D vitamini takviyelerinin alımı da bu çocuk isteminde özellikle bu sendrom için oldukça önem arz eder. Çünkü PKOS görülen çoğu kadında özellikle D vitamini eksikliği de görüldüğü için bu takviyeler önemlidir. Yine birçok PKOS grubu kadında şeker direnci görülüyor. Bu gruptaki kadınlarda da şeker direncini düzenleyici ilaçlar başlanabiliyor. PKOS tanısını muayene ve tetkiklerle ortaya konulan, çocuk istemiyle gelen çiftlerin yüzde 80'i bu şekilde planlanan kilo verme, beslenme, takviyelere olumlu yanıt verir ve doğal yollardan hamile kalabilir.
Doğal yollarla olmazsa?
Bu grubun bir de yüzde 20'lik bir kısmı vardır ki maalesef yapılan tedavilere olumlu yanıt veremezler. Bu süreçten sonra ikinci aşama olan yumurta takibine geçilebilir; yumurtalar ilaçlarla büyütülerek çatlatılır, sperm değerleri iyi ve tüpler açıksa ilişki önerilir. Altı ay içerisinde çoğunlukla yine gebelik elde edilebilir. Bu şekilde de cevap alınamayan, gebelik elde edilemeyen hasta grubuna tüp bebek tedavisi önerilir. Tüp bebek tedavisi noktasında yumurta rezervi azlığı gibi bir durum yoktur. Yani embriyo elde edilebilecek bolca yumurta vardır. Hekimlere ise bu yumurtaları daha da kaliteli hale getirecek olan gerekli tedavileri uygulamak kalır. Daha sonra toplanan yumurtalar, yine tedavilerle daha kaliteli hale getirilen spermlerle laboratuvar şartlarında bir araya getirilerek oluşturulan beşinci gün embriyosu transfer edilir.
Neden tüp bebek tedavisi?
Sperm sayısı normal olan çiftlerde aşılama yapmanın anlamı yoktur. Çünkü hızda yavaş ve sayıda da az olan spermler aşılama yolu ile yumurtaya iletilmek istenir. Ayrıca OHSS denilen yani yumurtanın aşırı uyarılması gibi bir durumu anne adayın yaşaması istenilmez.
Tüp bebek tedavisi işte bu noktada öne çıkmaktadır. Embriyo dondurabilmenin faydaları burada ortaya çıkar. Tedavi sürecinde tüp bebek tedavisi OHSS’ye neden olmayacak iğne ile yumurta olgunlaşma şansı verdiği için, bu aşırı uyarılan yumurtaları baskılama fırsatı tanımaktadır. Bu şekilde çoğu PKOS’lu anne adayında OHSS durumunu yaşanmadan tüp bebek gerçekleştirilebilir.