Pazar “Mahkemede tanıştık, cezaevinde evlendik!”

“Mahkemede tanıştık, cezaevinde evlendik!”

01.12.2013 - 02:30 | Son Güncellenme:

Ergenekon davasında yargılanan Teğmen Mehmet Ali Çelebi’nin eşi Kezban Merey Çelebi nasıl tanışıp evlendiklerini anlattı: “Dışarıda daha farklı bir düğün istemezdim sanırım. ‘Mahkeme salonunda tanıştık, cezaevinde evlendik!’ Bu bizim sloganımız oldu”

“Mahkemede tanıştık, cezaevinde evlendik”

Ergenekon davasında “terör örgütü üyesi olmak” suçlamasıyla 16.5 yıl hapis cezasına çarptırılan Teğmen Mehmet Ali Çelebi, 30 Ekim’de Hasdal Cezaevi’nde dünyaevine girdi. Çelebi’nin hemşire Kezban Merey ile kıyılan nikahında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu şahitlik yaptı. Düğünün ardından bütün davetliler gibi gelin Kezban Merey Çelebi de cezaevinden ayrıldı.
Bugüne kadar medyaya herhangi bir açıklama yapmayan Çelebi, ilk kez Milliyet’e konuştu. Hemşire olarak çalışırken bir yandan da sağlık coğrafyası üzerine doktora yapan Kezban Merey Çelebi, Teğmen Mehmet Ali Çelebi ile nasıl tanıştıklarını, cezaevindeki düğünde yaşananları ve evliliğini anlattı.

Teğmen Mehmet Ali Çelebi ile nasıl tanıştınız?

Hem çok klasik hem de çok farklı oldu her şey. Ben her duyarlı vatandaş gibi Silivri duruşmalarını takip için gidiyordum. Yargılananlardan Mustafa Balbay çok sevdiğim ve takip ettiğim bir yazar. Ona destek vermek için gidiyordum. Duruşma aralarında Mehmet Ali ile tesadüfen tanıştık. “Kezban Hanım-Mehmet Ali Bey” olarak tanıştık. 20 Ağustos 2010
tanışma tarihimiz. Arkadaşça sohbetlerimiz oldu. “Okul nasıl? İş nasıl?” gibi konular. Ben de onun durumunu soruyordum. Daha sonra mektuplaşmaya başladık.

Haberin Devamı

Ne vardı mektuplarda?

Arkadaşça mektuplardı. Genel şeyler konuşuyorduk. Fakat ben daha çok enerji alıyordum. Çalıştığım için ancak birkaç
ayda bir kez duruşmalara gidebiliyordum. Daha çok, tahliye kararlarının verildiği cuma günlerini tercih ediyordum. Belki tahliye olur diye...

Arkadaşça mektuplardan sonra ne oldu?

Aslında yazdığım başka mektuplar da vardı. Ben onlara “gönderilmemiş mektuplar” diyorum. Ona karşı hissettiğim duyguları içeren mektuplar.
Ancak bu mektupları göndermemiştim. Hâlâ vermedim, özel bir yeri var benim için o mektupların. Daha sonra 20 Mayıs 2011’de Mehmet Ali tahliye oldu.

“İhtiyacım olan her şey oradaydı: Nikah memuru, nikah masası ve Mehmet Ali”

Sonra neler yaşadınız?

Tahliye olup Ankara’ya döndükten bir gün sonra görüşmeye başladık. İlişkimiz farklı bir boyuta taşındı. Bu noktada kadere inanıyorum. Bizi vatana olan sevgimiz birleştirdi. Ben Mehmet Ali’yi tanıdıktan sonra savunmalarını okudum. Önce onu tanıdım ve benim için özel biri oldu. “Teğmen Çelebi” ve savunmaları ise ona olan duygularımı katmerledi. Tekrar yargılanıp cezaevine girdikten sonra da onun masum olduğuna inanıyorum, kafamda en ufak bir tereddüt yok.

Mustafa Balbay bu hikayenizi biliyor mu?

Biz evlendikten sonra, daha doğrusu biz sözlendikten sonra öğrendi. Nikahımızdan sonra da Twitter’dan güzel bir mesaj atarak bizi kutlamıştı.

Cezaevinde evlendiniz, bu yüzden içinizde bir burukluk hissettiniz mi?

Benim istediğimden çok daha güzel bir düğün oldu. Mehmet Ali bu konuda biraz mahzun ama ben gayet mesudum. Zaten ihtiyacım olan her şey oradaydı: Nikah memuru, nikah masası ve Mehmet Ali... Bundan öte bir beklentim yoktu. İnsan başka ne isteyebilir? Oradaki tutuklu subayların duruş ve tavrı hayatta yaşanabilecek birçok güzel ana bedeldi. Her gelin gibi çok heyecanlıydım. Benim için çok büyük bir mutluluk. Dışarıda daha farklı bir düğün istemezdim sanırım. “Mahkeme salonunda tanıştık, cezaevinde evlendik!”
Bu bizim sloganımız oldu.

Haberin Devamı

Aileniz nasıl davrandı?

Annem ve babam emekli öğretmen. Onlara çok şey borçluyum. Hep yanımda durdular.

Haberin Devamı

Kim kimin ayağına bastı?

Nikahtan sonra ayağına ben bastım ama bizim aramızda her şey eşit. Mehmet Ali çok özel bir insan. Duruşmalara gitmeden önce şunları bunları konuşayım diye hazırlanarak gidiyordum ama gidince hepsini unutuyordum. Normalde konuşmayı seven, konuşkan biriyim.

“Mahkemede tanıştık, cezaevinde evlendik”

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da Çelebi çiftinin nikah şahitlerindendi.

“Orada öyle dostluklar kurdum ki akrabalık bağlarından da kuvvetli”

Ergenekon davası için ne düşününüyorsunuz?

Sadece Mehmet Ali açısından bakmıyorum, bu bütün Türkiye’yi kapsayan ve etkileyen bir süreç.
Her şey açık ve ortada. Bir şekilde sona ereceğini ve hakikate ulaşılacağına inanıyorum.

Duruşmalardan aklınızda ne kaldı?

Ben oraya Mustafa Balbay için gidiyordum.
Biz insanların birbirine yakınlaştığını orada gördük. O yüzden Ergenekon davaları sürecini “normal hayatta birbiriyle karşılaşamayacak mükemmel insanların tanışmasını sağlayan bir süreç” olarak görüyorum. Çünkü orada öyle dostluklar kurdum ki belki akrabalık bağlarından da kuvvetli dostluklar...

Haberin Devamı

Eşinizin telefonuna sehven telefon numarası yüklenmesi davasında beraat kararı çıktı...

O davada beraat beklediğimiz bir sonuçtu. Çünkü gerçek suçlular yargılanmadı. Eninde sonunda gerçek sorumlular mahkemelerde yargılanacaktır.

“Dört duvar arasında bile çoğu kişiden daha özgür”

Evlilik nasıl etkiledi hayatınızı?

Bütün hayatım değişti diyebilirim.

Mesela?

Normalde Ankara’da yaşıyor ve çalışıyorum. Gece işe gidiyor, gündüz ise okula devam ediyorum. Son dört aylık süreçte de İstanbul-Ankara arasında mekik dokuyorum. Bundan da çok mutluyum. Daha önce İstanbul’u sadece gezmek için uygun bir şehir olarak görüyor, asla burada yaşayamayacağımı düşünüyordum.
Ama artık buraya yerleşeceğim gibi.

Ne iş yapıyorsunuz?

Hemşireyim. Coğrafya üzerine mastır yaptım; şimdi de sağlık coğrafyası üzerine doktora yapıyorum.

Sizi olumsuz biçimde etkileyen bir şey var mı?

Hayat değişiyor fakat olumsuzlukları görmüyoruz. Çünkü toplumun yaşadıkları yanında bizim yaşadıklarımız çok küçük kalıyor. Ayrıca Mehmet Ali gibi bir adam varsa yanınızda kendinizi çok güçlü hissediyorsunuz, çektiğiniz hiçbir sıkıntı size dokunmuyor. Çünkü ben ona da söyledim: “Sen dört duvar arasında olsan da dışarda tanıdığım birçok kişiden çok daha özgürsün.”