23.04.2023 - 03:00 | Son Güncellenme:
Ceyda Ulukaya - Yaklaşık 5 milyon çocuk ve ergeni etkilediği tahmin edilen 6 Şubat depremlerinin üzerinden neredeyse üç ay geçti. Bölgedeki çadırkentlerde hayatını sürdüren binlerce çocuk, hâlâ depremle ilişkili stres belirtileri gösteriyor, barınma ve beslenme gibi en temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorluklarla karşılaşıyor. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı her çocuk gibi şenlik içinde kutlamanın özlemini ise en çok onlar duyuyor.
Deprem bölgesindeki birçok ilde insani yardım faaliyetlerinin yanı sıra çocuklara yönelik psikososyal destek hizmetleri veren Hayata Destek Derneği’nin Hatay Acil Durum ekibinden psikolog Gizem Havare, çocukların psikolojik ve bedensel olarak kendilerini iyi hissetmediklerini anlatıyor: “Travmaya bağlı stres belirtileri akut şekilde devam ediyor. Uyku ve yeme alışkanlıklarında değişmeler, öfke şikâyetleri, alt ıslatma, korku, ayrılık kaygısı, sosyal içe kapanma, yoğun kaygı bu belirtiler arasında sayılabilir. Çocukların ağzından da kendilerini iyi hissetmediklerini, umutsuz ve kimsesiz, yalnız hissettiklerini duyabiliyoruz. Ergenlik dönemindeki çocuklar için ayrı bir parantez açmak gerekiyor. Bu çocuklarda da çaresizlik, işe yaramadığını hissetme, umutsuzluk ve zaman zaman kendine zarar verme davranışı gözlemliyoruz.”
Afetten etkilenen bölgelerde psikososyal destek sürecinin akut ihtiyaçlara cevap verecek şekilde ilerlediğini anlatan Havare, “Çocukların görülme, duyulma, kendilerini ifade etme ihtiyacı, bu tür kriz durumlarında daha da hayatî oluyor. Bu nedenle çocuklarla çalıştığımız deprem bölgelerinde çocuk komiteleri kurmaya başladık. Bu komitelerde çocuklar hem kendilerini ifade edebiliyor, fikir ve şikayetlerini bizimle paylaşabiliyor; hem de birlikte yaptığımız çalışmalarla ilgili karar alma süreçlerine katılabiliyor. Elbette psikososyal destek süreçlerinin çocukların eğitim, sağlık gibi temel hak ve hizmetlere erişimle amacına ulaşabileceğini hatırlamak önemli” diyor.
Çocukların dilinden bayram
Hayata Destek Derneği, deprem bölgesinde bugüne dek yürüttüğü psikososyal destek çalışmalarıyla yaklaşık 4 bin 500 çocuk ve ergene ulaştı. Çocukların içinde oldukları durumu fark edip, kendi içsel kaynaklarını kullanarak yeniden hayata devam etmelerini sağlamayı amaçlayan bu çalışmalar arasında duyusal ve harekete dayalı aktiviteler, müzik, dans, resim gibi tematik atölyeler yer alıyor.
Bunlardan biri de bu hafta Antakya ilçesine bağlı Anayazı Mahallesi’nde yürüttükleri 23 Nisan temalı atölye oldu. Dernek, çalışmaya katılan çocukların çizimleri ile “23 Nisan senin için ne demek?” sorusuna verdiği yanıtları Milliyet gazetesi okurlarıyla paylaştı:
“23 Nisan benim için çocukların eğlendiği, güldüğü, oyunlar oynadığı bir gün.” (8 yaşında)
“23 Nisan demek şenlik, oyun, balon demek.” (10 yaşında)
“23 Nisan benim için okul demek. Okulda daha büyük şenlikler olurdu. Keşke yeniden okula gidebilsek” (11 yaşında)
“Çocuk bayramı olduğu için okulda şiir okurduk. Ben şiir okumayı özledim” (10 yaşında)
“23 Nisan’da öğretmenlerimiz hep yanımızda olur, bu bayramda öğretmenlerimiz yok, keşke olsalardı.” (9 yaşında)
“Okul arkadaşlarımı çok özledim, keşke onlarla bir araya gelebilsek.” (10 yaşında)