08.10.2023 - 02:00 | Son Güncellenme:
Ege Doğaç Erdoğan - Demokrasinin en temel, en düz özelliği seçme ve seçilme hakkıdır. Sadece kendi ülkesinde değil, tüm dünyaya demokrasi yaymayı misyon edinmiş ABD’de bu en temel hakkı kullanmak sanıldığı kadar kolay değildir. Misal bizim ülkemizde 18 yaşını doldurmuş her bir yurttaşımız seçim zamanı sadece kimliğini göstererek oy kullanabilir. ABD’de ise seçmen olarak önce kayıt yaptırmanız gereklidir. Her eyaletin kendine has kayıt kuralları ve prosedürleri mevcuttur. Amerika tarihi boyunca özellikle Güney eyaletlerinde siyahilerin oy kullanmasını engellemek amacıyla çeşitli zorluklar çıkarılmıştır. Bugünlerde Amerika, 2024 başkanlık seçimlerine hazırlanıyor ve belki de hiç aklımıza gelmeyecek bir kişinin seçimlerde kilit rol oynayabileceği konuşuluyor. Bu isim ünlü şarkıcı Taylor Swift.
Swift‘in Eras turnesi gelmiş geçmiş en fazla hasılat getiren etkinlik olma yolunda emin adımlarla ilerliyor. Siyasete fazla bulaşan bir figür değil, ancak nadiren de olsa görüşlerini ifade etmekten de çekinmiyor. Bir süre önce Instagram paylaşımında takipçilerini seçmen olarak kayıt olmaya teşvik etmişti. Aynı gün tam 35 bin yeni seçmen kaydı oluşturuldu! 18 yaşındaki seçmen sayısında yüzde 115 artış görüldü. Swift’in özellikle genç seçmenler üzerindeki etkisi Cumhuriyetçi Parti’yi korkutuyor. Tufts Üniversitesi’nde yapılan bir araştırmaya göre, 18-29 yaş arası seçmenler 28 puan farkla Demokrat Parti’ye oy veriyor. Amerika’da seçime katılma oranları ülkemize göre bir hayli düşük, (2020’deki son başkanlık seçiminde bu yüzde 66.9 idi) haliyle seçmeni sandığa götürmek sonuçları belirleyici olabiliyor.
Trump yüzünden siyasete bulaşmış
Swift kendini siyaset üstü bir yerde konumlandırdığı için eleştirilere maruz kalmıştı. 2016’de alevlenen Black Lives Matter hareketi esnasındaki sessizliği çok tartışılmıştı. Swift bu tutumunu 2018’de Demokratları destekleyerek değiştirmiş ve bunun sebebi olarak da Trump’ı göstermişti. 2021’de Vanity Fair’e verdiği bir röportajda, “Tarihin doğru tarafında yer almak istiyorum” sözlerini sarf etmişti. Her ne kadar seçmenleri şimdilik belirli bir adrese yönlendirmiş olmasa da Swift’ten etkilenerek oy kullanacak gençlerin ve özellikle Z kuşağının tercihinin ağırlıklı olarak liberal ve ilerici yönde olacağı aşikâr. Kaliforniya’nın Demokrat Partili Valisi Gavin Newson da bu farkındalıkla Swift’in 2024 seçimlerinin anahtarı olabileceğini belirten bir açıklama yaptı.
Sosyal medya ve demokrasi
Aslına bakarsanız artık sosyal medya çağı diyebileceğimiz bir zamanda yaşıyoruz ve seçimlerin ne kadar bu platformların etkisi altında kaldığı akademik araştırmalara konu olacak kadar üzerine tartışılan ciddi bir konu. Sosyal medyayı kullanarak Rusya’nın 2016 ABD başkanlık seçimlerinin sonuçlarını etkilediği iddiasıyla geniş çaplı bir FBI soruşturması bile açılmıştı. Tabii işin özünde insanları yönlendirip örgütleyebilecek lider kişilerden bahsediyoruz; bu yeni bir olay değil! Yeni olan ulaşılabilinen seçmen sayısı ve onlara ulaşma hızı. Sosyal medya fenomenlerinin yönlendirdiği bir demokrasi de ne kadar sağlıklı olur ayrı bir tartışma konusu.
Amerikalıların DNA’sında güçlü ve karizmatik liderlere sempati duymak vardır. Bir film yıldızını eyalet valisi (Arnold Shwarzenegger), bir diğerini de (Ronald Reagan) başkan seçecek kadar büyüktür bu sempati. Taylor Swift gibi büyük bir kitleye ve bu kitleyi bir sözüyle harekete geçirebilecek kudrete sahip bir lider deyince akıllara Malcom X gelebilir. Tarihe kazınan bir olay 1957 yılında yaşanır: New York’ta polis ile siyahiler arasında bir arbede gerçekleşir ve yaralanan siyahiler olduğu bilgisi Malcom X’in kulağına gider. Malcom X çok sayıda destekçisini yanına alarak yaralıların bulunduğu hastanenin önüne gider. Polisler kalabalığın dağılması için çağrıda bulunurlar. Bu esnada Malcom X sakinliğini koruyarak bekler ve yaralıların tedavilerinin düzgün bir şekilde yapıldığı bilgisini aldıktan sonra arkasındaki kitleye döner, başını hafifçe hareket ettirir. Bir anda tüm kalabalık olaysız bir şekilde dağılmaya başlar. Orada bulunan polis şeflerinden biri kayda geçecek şu sözleri söyler: “Bir adam için bu kadar güç çok fazla.” İşte Taylor Swift için de aynı yorumu yapmak mümkün.
Bir alt kültür örneği olarak ‘Swifties’
Taylor Swift, ona neredeyse taparcasına sevgiyle bağlı büyük bir hayran kitlesine sahip. ‘Swifties’ lakabı verilen bu grup her platformda Taylor Swift’i takip ediyor, savunuyor, sözünden asla çıkmıyor. Popüler kültürün önemli bir parçası haline gelen Swifties, bir alt kültür olarak akademisyenler tarafından çalışmalara konu olmuş durumda. Taylor Swift’in bu büyük kudretinin kaynağı kuşkusuz ki adeta hipnozlanmış bir destekçi kitlesine sahip olması.